WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi SUÇ : 6100 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Disiplin Hapsi Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayet edilenlerin üzerine atılı bulunan "tedbire ilişkin karara uymamak" eylemi, 6100 sayılı Kanun'un 398. maddesi uyarınca disiplin hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun'un 394. maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan şikayet edilenler vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Mahkemesince, şikayetin reddine dair verilen karar şikayetçi vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 04.10.2011 tarih, 2011/601 E. 816 K. sayılı ilamıyla “kambiyo senetlerinde ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresi 5 gün, ödeme süresi 10 gündür (İİK m.168,II,III,IV). Bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından (İİK m. 78/I), henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi de 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğurur. Şikâyet olunan tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte koydurulan ihtiyati haciz, ödeme süresinin dolduğu 27.06.2010 gününün mesai bitiminde kesin hacze dönüşmüştür (İİK.m.264)....

      Şikayetçinin itirazı şikayet edilenin alacağının aslına değil haczinin düştüğüne ilişkindir. Bunun sonucu ise şikayet edilenin alacağının şikayetçinin alacağından önce veya sonra yazılmasıdır. Bu durumda alacağın esası ile ilgili bir itiraz bulunmadığından ihtilafın icra hukuk mahkemesinde sıra cetveline şikayet olarak görülmesi gerekirken yazılı şekilde görev yönünden red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekili ve şikayet edilen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından (İİK m.78/I), henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi de 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğurur. Borçlu süresi içerisinde itiraz etmezse ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşür. (İİK'nın 264/5.) Şikayet olunan F.. P..'nın alacaklı olduğu Balıkesir 3. İcra Müdürlüğü'nün 2005/2587 ve 2588 E. sayılı takip dosyalarında, kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibi yapıldığı, ödeme emirlerinin tebliğ tarihlerine göre 10 günlük itiraz süresi sonunda bu dosyalardaki ihtiyati hacizlerinin aynı gün 09.06.2005 mesai bitiminde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece şikayetçi Vergi Dairesi ile şikayet olunan İ.. Ç..'a para ayrılmasından sonra kalan paranın, şikayet olunan F.. P..'...

          tarihli sıra cetvelinin iptal edilip, kooperatif üyelerinin sıra cetvelinden çıkarılarak, sadece kooperatif alacaklılarının yer aldığı sıra cetveli düzenlenmesini şikayet ve talep etmişlerdir....

            Uyuşmazlık, sıra cetvelinde alacaklı konumunda olan şikayetçinin diğer bir alacaklı olan şikayet olunanlar tarafından girişilen takiplerde ödeme emirlerinin takip borçlularına usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle şikayet yoluyla sıra cetveline itiraz edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. İİK'nun 142/son maddesi "itiraz alacağın esas ve miktarına tallûk etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yolu ile tetkik merciine arz olunur." hükmünü içermektedir. Bu durumda, sıra cetvelinin düzenlenmesinden sonra alacaklıların diğer alacaklıların icra dosyalarındaki takip hukukuna aykırı işlemlerin kendi sırasına etkili olduğunu ileri sürüp, sıra cetveline itiraz etmelerinin kabulü gerekir....

              İİK'nun 142. maddesinin son fıkrası uyarınca alacaklının itirazı, itiraza konu ettiği alacağın esas ve miktarına ilişkin olmayıp sadece sırasına ilişkinse, bunun şikayet yolu ile icra tetkik merciine arz olunması gerekir. Açıklanan bu hususlar icra takibi sonucunda borçluya ait malların satışı neticesinde düzenlenen sıra cetveli için geçerlidir. Ancak somut olayda icra dairesinin değil, borçlunun iflası sonucu iflas dairesinin düzenlendiği sıra cetveline itiraz söz konusudur. İcra sıra cetveline itiraz ve şikayet İİK 142. hükmüne tabi iken, iflas sıra cetvelinde nazara alınması gereken düzenleme İİK 235. maddesidir. İİK'nun 235.maddesinde; "...İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar....

                Somut olayda, şikayet dışı borçlu rehin veren ile şikayet olunan alacaklı arasında tanzim edilen 12.07.2012 tarihli rehin sözleşmesi içeriği dikkate alındığında, şikayet olunan lehine kesin borç (anapara) rehni kurulduğu anlaşılmaktadır. Yani bu rehin sözleşmesiyle takip giderleri ile faiz ve diğer fer'iler de teminat altına alınmıştır. Bahsi geçen sözleşmede borcun muacceliyetine ve faize ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı gibi dosya içeriğinde borçlunun takip öncesi temerrüde düşürüldüğüne dair savunma ve belge de yer almamaktadır....

                  Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle şikayet olunanın icra takibinin kambiyo senetlerine özgü icra takibi olmasına, İİK'nın 168. maddesi uyarınca bu takip yolunda ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresinin 5 gün, ödeme süresinin 10 gün olmasına, bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz (İİK m.78/1) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, 3. kişiler açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğuracağına, buna göre şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasında ödeme emrinin borçluya 07.06.2011 tarihinde tebliğ edilip ihtiyati haczinin 17.06.2011 Cuma günü mesai bitiminde kesinleşmesine rağmen mahkemece 13.06.2011 tarihinde kesinleştiğinin kabul edilmesi doğru olmamış ise de bu hususun...

                    Kararı, şikayet olunan ... vekili ile ... vekili temyiz etmiştir. Sıra cetveline şikayet davalarında İcra Mahkemesi görevlidir. Ancak itiraz davaları kural olarak genel mahkemelerde görülür (İİK.m.142/I-III). İtiraz hem esasa hem sıraya ilişkin ise yine genel mahkemeler görevlidir. Şikayetçi taraf şikayet dilekçesinde diğer itirazları ile birlikte şikayet olunan Vergi Dairesi'nin alacağına yönelik zamanaşımına uğradığı, bu şikayet olunana ödeme yapılmaması gerektiğini de ileri sürmüştür. Alacağın zamanaşımına uğradığı itirazı alacağın esasına yönelik bir itirazdır. Bu durumda mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu