Somut olayda; alacaklının, borçlu aleyhine başlattığı genel haciz yoluyla takipte cari hesap, ticari ilişki ve faturalardan kaynaklanan alacağı talep ettiği, borçlunun ise, süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz ettiği, mahkemece verilen 16/08/2013 tarih, 2013/59 E. - 80 K. sayılı kararın, Dairemizin 2013/30886 E. - 38329 K. sayılı bozma ilamı ile alacaklının “itirazın kaldırılması” talebi hakkında karar verilmediği gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği; mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde verilen 21/04/2015 tarih ve 2014/9 E. - 2015/33 K. sayılı kararın borçlunun itirazında icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz ettiği dikkate alınmadan ve öncelikle bu yetki itirazının kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılarak bu konuda karar verilmeden hüküm kurulduğu gerekçesiyle Dairemizin 2015/25726 E. - 2016/2100 K. ilamı ile yeniden bozulmasına karar verildiği; mahkemece anılan bozma ilamına uyulmasının ardından mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetki ve borca ilişkin itirazların...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2019 NUMARASI : 2019/168 ESAS, 2019/922 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 21. İcra Müdürlüğü’nün 2019/7512 esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, tabibin Sakarya icra müdürlüğünde açılması gerekirken İstanbul’da açıldığını, müvekkilinin borcu ödediği halde senedi almadığını bu nedenle borçlu olmadığını ileri sürerek borca ve yetkiye itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....
ciro edildiğini, borca ve imzaya itirazın yerinde olmadığını, çekin şirket yetkilisinin bilgisi, görgüsü ve yetkisi dahilinde imzalanıp kaşelenmiş ve ciro edilmiş olduğunu, yetkiye, imzaya ve borca itirazın yerinde olmadığını beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Ödemiş İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacının yetkiye, borca, imzaya itirazının reddine, davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde birden fazla takip borçlusu bulunması halinde, her borçlunun yetkiye ve borca itirazları ayrı ayrı incelenir. Bir borçlunun yetki itirazının kabulü ve itiraz eden borçlu yönüyle yetkili icra müdürlüğünün tespiti, diğer borçlular yönüyle de yetkili icra müdürlüğünün tespit edildiği anlamına gelmez. Belirtilen nedenlerle, bir borçlunun yetki itirazı hakkında hüküm tesisi, diğer borçluların yetkiye ve borca ilişkin itirazlarının incelenmesine engel değildir. O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazının incelenerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davacının YETKİYE ve BORCA itirazı ile KAMBİYO HUKUKUNA İLİŞKİN şikayetinin ayrı ayrı REDDİNE karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İİK m.168 uyarınca yetkiye ve borca itiraz ile kambiyo hukukuna ilişkin şikayete yönelik dava, 5 günlük yasal süresi içerisinde açılmıştır. Karar yalnızca davacı tarafından istinaf edilmiş olup, istinaf incelemesi istinaf edenin sıfatına göre istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılacaktır. Davalı T5 dayanak bonoların lehtarı olup, takip yetkili son hamil tarafından başlatılmıştır. Bu kişi tarafından başlatılmış bir takip bulunmadığından Mahkemece adı geçen yönünden davanın usulden reddi gerekir ise de; lehtar T5 tarafından yapılmış bir istinaf başvurusu bulunmamaktadır....
A.Ş hakkında cari hesaba dayalı olarak toplam 614.000,00 TL alacak için ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 21/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından icra dairesine verilen 21/03/2022 tarihli itiraz dilekçesi incelendiğinde, borçlunun yetkiye itiraz ettiği, müvekkili şirketin merkez adresinin Kahramankazan/ Ankara olması nedeniyle yetkili icra müdürlüğünün ... icra Müdürlüğü olduğunu belirttiği ayrıca borca ve ferilerine de itiraz ettiği görülmüştür. Yetki ve İtirazlar Başlıklı İİK 50. Maddesinde "Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmeleri uyarınca davalıya teslim edilen araçlardan birinin trafik kazası neticesinde hasarlandığını toplam hasar bedelini oluşturan 7.080,00 TL bedelli faturanın davalıya gönderildiğini ancak davalının faturayı iade ettiğini, girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddi gerektiğini savunmuş, ilk duruşmada da yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin Beyoğlu sınırlarında kaldığını, icrada da yetkiye itiraz ettiklerini bildirerek önceki yetki itirazlarının dikkate alınmasını istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/7189 E sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, ancak icra dosyasına yapmı olduğu yetkiye, borca ve takibe itiraz sebebi ile takibin durduğunu, davalı borçlu aleyhine ödenmeyen toplam alacağın 5.580,38 TL olduğunu, toplam alacağın takip tarihinden itibaren %28,08 temerrüt faiz oranı üzerinden işleyecek temerrüt faizi ile tahsilinin talep edildiğini, bu miktar üzerinde takibe geçildiğini, öncelikle borçlunun yasaya ve usule uygun olmayan yetki itirazının reddi gerektiğini, davalı borçlunun borca ve takibe yapmış olduğu itirazlarının da hukuki mesnetten yoksun ve tamamen kötü niyetli ve takibin sürüncemede bırakılmasına sebebiyet vermek kasdıyla yapılmış itirazlar olduğunu belirterek, davalı borçlunun yasaya ve usule uygun olmayan yetki itirazının reddi ile takibin açıldığı yer icra müdürlüğünün yetkili olduğuna, haksız ve de yasal dayanaktan yoksun bulunan borca ve takibi de yapılan tüm itirazlarının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli olarak itirazda...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin takibin durdurulması, yetkiye, imzaya ve borca itiraz taleplerini ihtiva etmesine karşılık, itirazın sadece "yetki" yönünden incelenerek karara bağlandığını, takibin durdurulması, tazminat ve para cezası talepleri hakkında bir karar oluşturulmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olup hükmün kaldırılması gerektiğini bu nedenle takibin durdurulmasına, lehlerine %20 tazminata, takip alacaklısı aleyhine %10 para cezasına hükmedilerek yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, yetkiye, imzaya, borca itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu Kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı(1) sayılı tarifede gereğince istinaf başvuru harcının ve istinaf peşin harcının alınması zorunludur....