WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz ise borçlu, usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren beş gün içinde borca veya imzaya itiraz ederken ayrıca ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep etmelidir (Tebligat Kanunu m. 32). Bunun üzerine, icra mahkemesi, ilk önce usulsüz tebliğ şikâyetini inceler, tebligatın usulsüz olduğu kanısına varırsa, ödeme emrinin tebliğ tarihini öğrenme tarihine göre düzeltir, bu tarihe göre borca veya imzaya itiraz beş günlük sürede ise borca veya imzaya itirazı incelemeye başlar. Borçlunun tebligatın usulsüzlüğü hakkında şikâyeti bulunmadıkça icra mahkemesi, tebligatın usulsüz olduğunu re'sen dikkate alamaz. 17....

    İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir. Mahkemece üçlü bilirkişi heyetinden aldırılan bilirkişi raporunda ile takibe konu senetteki imzaların borçluya ait olduğu hususu ispat yükü kendisinde olan alacaklı tarafından ispatlandığından, hükme esas alınan raporda da incelemede kullanılan cihazlar, incelemenin şekli ve inceleme yapılan hususların fotoğraflarla desteklenmek suretiyle yapılmış olması nedeniyle yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan imzaya itirazın reddine, davacının borca itirazını da İİK'nın 169/a maddesinde sayılan birisiyle ispatlayamadığından borca itirazın reddine, takip durdurulmadığından davacı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmemesi isabetlidir....

    Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 6. fıkrasında borca itirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda mahkemece, boçlunun takipten, öğrendiğini beyan ettiği tarihten daha önceki bir tarihte haberdar olduğu tespit edilmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve bunun sonucu olarak da borca itirazın süresinde olmadığı görülmektedir....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26/06/2019 tarih 2018/5 esas 2019/491 karar sayılı mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkından Mersin 6.İcra Dairesinin 2017/16412 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takibe dayanak çekte keşidecinin imzasının müvekkiline ait olmadığını, muhatap banka tarafından da çekteki imzanın keşideciye ait olmadığı kuşkusu doğduğundan üzerinde herhangi bir işlem yapılmadığını, müvekkili ile davalı arasında hiçbir şekilde ticari veya akdi ilişki gerçekleşmediğini beyan ederek yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilerine itirazlarının kabulüne, davalı aleyhine % 20 kötü niyet tazminatı ve %10 para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının reddine, takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiğinden İzmir 21. İcra Müdürlüğünün 2019/13928 Esas sayılı dosyasında asıl alacağın%20 oranında inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacı borçlunun asıl alacağın %10 u oranında para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik inceleme ile düzenlendiğini, davacının çekin keşide tarihinde İzmir'de değil Samsun'da yaşadığını, bu nedenle yetki itirazlarının kabulü gerektiğini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatı ve para cezasına hükmedilmiş ise de davacının itirazını kötü niyetle yapmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiye ve imzaya itiraza ilişkindir....

        Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret Taraflar arasındaki borca ve imzaya itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile davacı borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; imzaya ve borca itiraz etmiş, takibin iptalini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekilince verilen cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. III....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, tahrifat iddialarının gerçeği yansıtmadığını beyanla borca ve imzaya itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Aydın Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen raporda söz konusu imzanın davacının eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı, raporun usule uygun olduğu, dolayısıyla takibe konu bonodaki imzanın borçluya ait olduğu, dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olduğu, İİK 169/a maddesi gereğince borçlunun borca itirazını resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat etmesi gerektiği, somut olayda davacının borca itirazını kanıtlayacak yukarıda yazılı nitelikte belgeler ibraz edemediği anlaşıldığından bu itirazlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

          Ciranta olan borçlu aleyhine bir adet unsurları tam çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte , borçlu vekili tarafından yetkiye, imzaya , borca ve ferilerine itiraz edilerek alacaklının yetkili hamil olmadığı ,ciro zincirinin kopuk olduğu ileri sürülmüştür. İlk derece mahkemesince, davacının yetki itirazının Reddine, Davacının imzaya itirazının Kabulü ile, Adana 11. İcra Dairesinin 2019/8045 esas sayılı takibin davacı T1 yönünden DURDURULMASINA, Asıl alacağın %20'si oranında hesaplanan 4.594,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Asıl alacağın %10'u oranında hesaplanan 2.297,00 TL para cezasının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, Davacının imzaya itirazı kabul edildiğinden sair itirazları hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

          İcra Müdürlüğünün 2022/2735 Esas sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığını, müvekkili şirketin merkezinin Hınıs / Erzurum olduğunu ve yetkili icra dairesinin müvekkili şirketin bulunduğu yer olduğunu, takibe konu senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin borcu olmadığını bildirerek, imzaya, borca ve yetkiye itirazla takibin iptaline, müvekkili şirket lehine tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; "Yetki itirazın kabulüne; Takibe yetkili icra müdürlüğünün Hınıs İcra Müdürlüğü olduğu anlaşılmakla, Bursa 8....

          İcra Müdürlüğünün 2022/2735 Esas sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığını, müvekkili şirketin merkezinin Hınıs / Erzurum olduğunu ve yetkili icra dairesinin müvekkili şirketin bulunduğu yer olduğunu, takibe konu senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin borcu olmadığını bildirerek, imzaya, borca ve yetkiye itirazla takibin iptaline, müvekkili şirket lehine tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Yetki itirazın kabulüne; Takibe yetkili icra müdürlüğünün Hınıs İcra Müdürlüğü olduğu anlaşılmakla, Bursa 8. İcra Müdürlüğünün muteriz/borçlu T1 T1 Tic. ve San. Ltd....

          UYAP Entegrasyonu