Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda, alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibe başlandığı, borçluya ödeme emrinin 12/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 14/05/2015 tarihinde mahkemeye başvurarak itiraz ve şikayette bulunduğu görülmektedir. Borçlunun başvurusu kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipte icra müdürlüğünün yetkisine itiraz, imzaya itiraz ve iflas erteleme davasında verilen tedbir nedeniyle takibin iptaline ilişkin şikayet olup, İİK.nun 172. maddesi gereğince icra müdürlüğüne yapılması zorunludur....

    İİK'nun 274/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle itiraz tahliye takibini durdurur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan yasa maddesine göre itirazın, tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir. Bu hüküm uyarınca borçlunun süresinde tahliye emrine itiraz etmesi halinde takibin icra müdürlüğünce durdurulması gerekir. Aksi yönde verilen karar, bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olup, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süreye tâbi olmaksızın şikayet konusu yapılabilir. Somut olayda, borçlunun 26.06.2015 tarihli dilekçe ile icra müdürlüğüne yaptığı başvuruda; takip dayanağı 26.02.2015 tarihli kira sözleşmesi ve 30.05.2015 tarihli tahliye taahhütnamesi ile altındaki imzaya süresi içinde itiraz ettiği anlaşılmıştır....

      Somut olayda; borçlular mahkemeye sunduğu itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de, yetkili icra dairesini açıkça belirtmediğinden usulüne uygun bir yetki itirazından bahsedilemez. O halde, mahkemece; yetki itirazının reddi ile imzaya itirazın esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3156 KARAR NO : 2022/2160 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ACIPAYAM İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2021 NUMARASI : 2020/47 ESAS 2021/79 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı ve davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe geçildiğini, taraflarınca yetkiye, imzaya, borca itiraz ettiklerini, Ankara 14....

        Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava konusu takibe dayanak çekin keşide yeri, muhatap banka şubesi ve tüm takip borçlularının ikamet adreslerinin Karşıyaka olmamasına, yetki ve imzaya birlikte itiraz edildiğinde öncelikle yetki itirazının çözümlenmesi gerektiğine, tefrik kararı verilmesinin usulen gerekmediğine, takibe itiraz etmeyen dava dışı borçluların adreslerinin de İstanbul olmasına, ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Karşıyaka 1....

        imzaya itiraz dışındaki diğer talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmaktadır....

          İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve bonoyu imzalayan Cengiz Yüzer'e yetki ve vekaletname verilip verilmediğinin araştırılmadığı belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava ve takip dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve dairemizce benimsenen gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, mahkemece imzaya, yetkiye ve fer'ilerine itiraz etmelerine rağmen salt yetki yönünden hüküm kurulmasının eksik olduğunu, imzaya ve fer'ilerine itirazlarının de değerlendirilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin çek silsilesinde yer alan diğer şirketlerle herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını ve tanımadığını, bu şirketlere de herhangi bir borcunun bulunmadığını, sahte kaşe ve imza kullanılarak düzenlenen takibe konu çekin geçersiz olduğunu ve takibin iptalinin gerektiğini, bu nedenle öncelikle davanın istinaf başvurusunun reddine, aksi kanaatte ise yetki itirazı dışındaki itirazlarının incelenmesinden sonra karar verilmesine ve takibin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir. Açıkça şikayetten vazgeçilmeksizin borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi şikayeti konusuz kılmaz....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/04/2021 NUMARASI : 2019/1261 ESAS - 2021/649 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Yetkiye, İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Ankara 9.İcra Müdürlüğü'nün 2019/16305 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, müvekkilinin İstanbul ili Beylikdüzü ilçesinde ikamet ettiğini, yetkili icra dairesinin Büyükçekmece İcra Müdürlüğü olduğunu, takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, çeki müvekkilinin tanzim etmediğini, müvekkilinin alacaklı görünen kişiye herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle yetkiye, imzaya, borca ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini belirterek, davanın kabulü ile müvekkili yönünden takibin iptaline, davalının...

          Her dava ve şikayet açıldığı tarihteki hukuki durum gözetilerek hükme bağlanır (28.11.1956 tarih, 15/15 sayılı İ.B.K. ve HGK'nun 17.03.1954 tarih, 3/40- 49 sayılı kararları, Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12- 177 esas, 2011/300 karar sayılı 11.05.2011 tarihli kararı) . İtiraz ve şikayet tarihinden sonra borcun ödenmiş olması, itiraz ve şikayetten açıkça vazgeçilmediği sürece, icra mahkemesinin borçlunun başvurusunu incelemesine engel teşkil etmez....

          UYAP Entegrasyonu