İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2019 NUMARASI : 2019/860 ESAS 2019/1174 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03/10/2019 tarihinde şirket aracına konulan hacizden sonra haklarında başlatılan takipten haberdar olduklarını, daha önce yapılan tebligatın ticaret sicil gazetesinde bulunan adrese gönderildiğini ancak bu adrese tebliğ yapıldığına dair herhangi bir bilginin yer almadığını belirterek usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuş, icra dosyasını öğrenme tarihi olan 03/10/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak sayılmasını talep etmiş, imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2021 NUMARASI : 2021/563 ESAS - 2021/695 KARAR DAVA KONUSU : İlamsız İcra Takibinde Usulsüz Tebligat Şikayeti ve Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı T3 tarafından Karşıyaka 3....
Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tebligat Kanunu m. 32 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.53/1 uyarınca kendisine usulsüz tebligat yapılan muhatap tebligatı öğrendiği andan itibaren tebliğ geçerli sayılacağını,Davacı İstanbul 10....
Davacı, çeke dayalı kambiyo takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, ödeme emri ekinde takibe dayanak belge sureti gönderilmediği şikayetlerinin yanı sıra icra dairesinin yetkisine, borca ve fer'ilere itirazda bulunmuştur. O halde öncelikle davanın yasal süresi içerisinde açılıp açılmadığı tespit edildikten sonra, ileri sürülen itiraz ve şikayet sebepleri çerçevesinde inceleme yapılması gerekir. Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile takip dayanağı çekin ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmediği iddiası, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük şikayet süresine, yetkiye ve borca itiraz ise İİK'nın 168 ve devamı maddeleri uyarınca 5 günlük süreye tabidir....
Davacının beyanları incelendiğinde; tebliğ tarihinde tatilde bulunduğunu, şehir dışında bulunması nedeniyle haber alır almaz Marmara Adası İcra Müdürlüğü aracılığıyla itiraz ettiğini ancak itiraz süresini bir gün kaçırdığını ve takibe devam edildiğini beyan etmiştir. Ödeme emrinin yapılan incelemesinde; 06.08.2019 tarihinde adreste muhattabın bulunmaması nedeniyle komşusunun muhattabın tatilde olduğu beyanı üzerine ödeme emrinin muhtara teslim edildiği anlaşılmıştır. Anılan tebligatta muhatabın tatilde olduğu belirtildiğinden tevzi saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği netlik kazanmamış olup, tebligat TK'nun 21/1 maddesine ve tebligat yönetmeliği uyarınca usulsüzdür. Borçlunun 20.08.2019 tarihinde Marmara Adası İcra Müdürlüğü aracılığıyla borca itiraz etmesi nedeniyle şikayetçi borçlunun usulsüz tebligattan en geç 20.08.2019 günü itibariyle haberdar olduğu anlaşılmaktadır....
nun 13.02.2013 tarihinde icra dairesine gelerek ödeme taahhüdünde bulunduğu, bu ödeme taahhüdüne binaen icra işlemlerinin ve ödemelerin yapıldığı, borçlunun 18/11/2013 tarihinde diğer şikayet ve itiraz nedenleri ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ve takibin kesinleşmemesi nedeniyle yapılan ödeme taahhüdünün geçersiz olduğu iddiası ile yaptığı başvuru neticesinde mahkemece takibin ve ödeme taahhüdü işleminin iptaline ve alacağın %40 oranında tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. Borçlu ...'ya tebellüğ edilen ve usulsüzlüğü ileri sürülen Örnek ... ödeme emri tebligat mazbatasınında; tebliğ yapanın isim ve imzasını ve tarihi içermediğinden tebligatın usulsüz olduğu belirlenmiş ise de; Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren (7) gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde yetkiye ve borca itiraz ile şikayete ilişkindir. 3. Değerlendirme Borçlunun İcra Mahkemesine başvurusunda ileri sürdüğü yetkiye ve borca itiraz ile şikayet iddialarının yasal 5 günlük süreye tabi olduğunun ve kesinleşen ... Bölge Adliye Mahkemesi 22....
Esas sayılı dosyasının incelendiğinde, icra dosyasından takip borçlusu şirket aleyhine 23.538,65 TL asıl alacak (geçiş ücreti ve para cezası), 1.487,35 TL işlemiş faiz ve 267,69 TL KDV olmak üzere toplam 25.293,69 TL alacağına yönelik ilamsız ödeme emri gönderildiği ve takip borçlusunun süresi içinde borca itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür. "Davacı vekili tarafından 27/03/2018 havale tarihli dilekçe ile takibe, borca, faize ve fer'ilerine itirazda bulunulduğu"nun yazılı olduğu ... 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 29/05/2018 tarih ve ...E, ... K, sayılı gerekçeli kararının, ... AŞ vekiline 05/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Davacı tarafından İcra mahkemesi kararına karşı 07/06/2018 tarihinde istinaf yoluna başvurulduğu ve İşbu itirazın iptali davasının ise 02/09/2020 tarihinde açılmış olduğu görülmektedir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin mavi zarf yerine beyaz zarfla tebliğ edilmesi, zarf üzerinde memurun, ad ,soyad ve imzasının bulunmaması, kapıya 2 nolu haber kağıdının yapıştırılmaması nedeniyle tebliğin usulsüz olduğunu, Mahkemece tebliğin usulsüz olduğunun kabul edilerek imzaya ve borca yönelik itirazlarının incelenmesi gerekirken usulsüz tebliğ şikayeti reddedilerek imzaya ve borca itirazları incelenmeden davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 7201 sayılı Kanunun 23. maddesinde, tebliğ mazbatasında yer alması gereken hususlar sayılmış olup, mazbatada tebliği çıkaran mercinin imzasının bulunması koşuluna yer verilmemiştir....
Davacı vekili tarafından 22.03.2019 tarihinde icra dosyasına vekaletname sunulduğu ve bu tarihte davacı tarafından takipten haberdar olunduğundan şikayet süresinde olmadığı gibi ,ayrıca icra müdürlüğünün imzası sonradan tamamlatılması mümkün bir eksiklik olmakla ve tebliğ işlemine yönelik usulsüzlük ileri sürülmediği için usulsüz tebligat şikayetinin kabulü yerinde değildir. Bu nedenle istinaf talebi yerinde olmakla istinaf talebinin kabulü ile usulsüz tebligata yönelik şikayetin reddine ,borca ve faize itiraza ilişkin dava süresinde olmadığından reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile İstanbul 8....