Bu istisnai nitelikteki yetki kurallarına “özel yetki” kuralları denilmektedir. İlke olarak, özel yetki kuralları genel yetkiyi kaldırmaz, onunla birlikte uygulanır. Ancak istisna olarak, bazı davaların mutlaka belli bir yer mahkemesinde açılması öngörülmüştür ki, bu halde kesin yetki söz konusudur. Kesin yetki halleri, genel yetkiye istisnadır. Bunun dışında, bir dava için özel yetki kuralı bulunsa bile, davacının genel yetki ile özel yetki arasında bir seçim hakkı vardır. Özel yetki kuralları ilke olarak kamu düzenine ilişkin değildir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.07.2009 gün 2009/10-236-345 sayılı kararında da aynı ilkeler benimsenmiştir. Ayrıca 6100 sayılı H.M.K m.19/2 hükmünde şöyle denilmiştir: “... Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir” hükmü de göz önünde bulundurulmalıdır. 6100 Sayılı HMK’nın 19/2....
Tüketici Mahkemesinde açtığı, davalının taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 17 nci maddesi uyarınca Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı gerekçesiyle yetki itirazında bulunarak yetki şartı çerçevesinde Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle dosyanın Bolu Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. 6. 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi gereğince davalı, yetki itirazında yetkili mahkemeyi göstermemişse, yetki itirazı kabul edilmez. Davalının yetki itirazında yetkili olduğunu bildirdiği mahkemenin gerçekten yetkili olması lazımdır. Mahkeme, yetki itirazını incelerken, kendisinin yetkili olup olmadığını tespit bakımından, davalının yetki itirazındaki beyanları ile bağlı olmayıp, yetki hakkındaki kanuni hükümleri bütün şümulü ile nazara almak ve ona göre yetkili olup olmadığı hakkında bir karar vermek zorundadır....
Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir." denilmektedir. 6100 sayılı HMK’nin 127. maddesinde, cevap dilekçesini verme süresinin, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki hafta olduğu, 116/1-a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazının ilk itirazlar içinde sayıldığı ve 117/1.maddesinde de ilk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorunda olduğu belirtilmiştir. İncelenen dosyada, davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde ve 08.10.2015 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı vekilince yetki itirazında bulunulduğu, mahkemece davalı Kurum vekilinin yetki itirazı kabul edilerek karar verildiği anlaşılmıştır....
Yetki sözleşmesi de ancak kesin yetki bulunmayan hallerde ve tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olmaları halinde geçerli olarak yapılabilir. Somut olayda taraflar tacir olup, dosyaya sunulan ......Sözleşmesine göre ... Mahkemelerinin yetkili olacağı kararlaştırıldığından sözleşmedeki yetki şartı geçerlidir. HMK'nın .... maddesi gereğince davanın sadece sözleşme ile belirlenen mahkemede açılacağına dair hüküm aksi de kararlaştırılabileceğinden münhasır yetki olup, kesin yetki niteliğinde değildir. Davalı tarafça da gerek icra dosyasında gerekse açılan itirazın iptâli davasında süresi içinde yetki itirazında bulunulmamıştır. Bu durumda ilk itiraz olarak mahkemenin yetkisiz olduğu ileri sürülmediği ve ilk itiraz süresinden sonra taraflar yetki hususunu tartışamayacakları ve kesin yetki de bulunmadığından mahkemece işin esasının incelenip, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur....
Somut olayda; dosya içerisinde davacı alacaklı ... tarafından İİK'nun 121. maddesine göre icra mahkemesinden alınmış yetki belgesine rastlanmamış olup; davacı alacaklı tarafından, anılan yasa hükmü doğrultusunda icra mahkemesinden alınmış yetki belgesi var ise temin edilerek, yok ise davacı alacaklıya icra mahkemesinden yetki belgesi almak üzere süre verilerek, yetki belgesi davacı alacaklı tarafından dosyaya sunulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 29.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bütün davalar için uygulanan yetki kuralına genel yetki kuralı denilmekte olup, genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahı mahkemesidir. Eş deyişle, her dava, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görülür (HMK.md.6/1). Ayrıca davacı tacir davalı ise kamu kurumu olduğundan taraflar arasındaki yetki sözleşmesi de geçerlidir. Bundan ayrı, bazı davalar için davalının ikametgahı mahkemesinin yanında, başka yer mahkemeleri de yetkili kılınmıştır. Bu istisnai nitelikteki yetki kurallarına özel yetki kuralları denilmektedir. İlke olarak, özel yetki genel yetkiyi kaldırmaz, onunla birlikte uygulanır. Ancak istisna olarak, bazı davaların mutlaka belli bir yer mahkemesinde açılması öngörülmüştür ki, bu halde kesin yetki söz konusudur. Kesin yetki halleri, genel yetkiye istisnadır. Bunun dışında, bir dava için özel yetki kuralı bulunsa bile, davacının genel yetki ile özel yetki arasında bir seçim hakkı vardır....
Özel Kreş Şirketi’nin yetki itirazında bulunduğu, ancak iş bu davalıların yetki itirazının da HMK'da belirtilen usulde ve süresinde yapılmadığı, bu nedenle geçerli bir yetki itirazlarının bulunmadığı, diğer davalıların da süresi içerisinde yapılmış yetki itirazlarının bulunmadığı, bu nedenle tüm davalılar yönünden süresinde ve usulüne uygun yetki itirazı bulunmadığı ve davalılar açısından Ankara Ticaret Mahkemeleri’nin yetkisi kesinleşmiş bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda, genel mahkemelerce tespit edilecektir....
Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı ... vekilinin süresi içinde yetki itirazında bulunduğu, diğer davalının cevap dilekçesinde yetki itirazının bulunmadığı, dava tarihinin 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonraki bir tarih olması nedeniyle HMK'nun 60/son maddesi gereğince yetki itirazından itirazda bulunmayan diğer davalıların da faydalanacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 26. Asliye Hukuk Mahkemesince, dosya davalısı ... tarafından yetki itirazında bulunulmuş ise de, dosyada birden fazla davalının bulunduğu, davalılardan ... tarafından yetki itirazında bulunulmadığı, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu, usul işlemlerini birlikte yapmak zorunluluğunun bulunduğu, bir davalı tarafından yapılan yetki itirazının hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Yetki itirazında bulunan davalı kurum avukatının ise ileri sürdüğü yetki itirazında İstanbul mahkemelerinin de yetkisiz olduğu belirgin olmakla, usulünce bir yetkili mahkeme ileri sürüldüğü kabul edilemeyeceğinden, usulüne uygun olmayan yetki itirazına göre bir karar verilmemesi nedeniyle, usulünce bir yetki itirazında bulunulmadığı ve mahkemenin yetkili hale geldiği gözetilmeksizin yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. ; nın 11/06/2013 tarihli ve 1130 sayılı kararı ile kurularak, 08/07/2013 tarihinden itibaren fiilen hizmete başladığı, böylelikle gerek genel yetki kuralına göre davalı ikametgahının yetkili olması, gerek göre tüketicinin ikametgahının lehe yetki kuralı getirmesi nedenleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir. se; yetkinin kesin olmadığı gibi, davalının cevap süresi içinde yetki itirazında bulunmadığı, süresinde yapılmayan yetki itirazına dayanılarak verilen yetkisizlik kararının usulüne uygun olmadığından bahisle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nun 19/2. Maddesinde" Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir.Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." düzenlemesi yer almaktadır....