Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret Taraflar arasındaki borca ve imzaya itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile davacı borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; imzaya ve borca itiraz etmiş, takibin iptalini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekilince verilen cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. III....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1251 KARAR NO : 2021/489 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2020 NUMARASI : 2019/941 ESAS, 2020/234 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET, YETKİ İTİRAZI, BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/941 Esas, 2020/234 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 5....
Buna göre, itiraz dilekçesinde öne sürülen taleplerin ve dava nedenlerinin her birinin ayrı ayrı tartışılarak bunlar hakkında hangi sonuca ulaşıldığı ve verilen kararın ne olduğu hükümde birer birer açıklanıp gösterilmelidir. Somut olayda, borçlu diğer itirazlarının yanı sıra, Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunduğu, mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu hususta mahkemece bir değerlendirme yapılmamış olması HMK'nun 297/2. maddesine aykırı olmakla birlikte, bu konuda temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. 2-2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2021 NUMARASI : 2020/487 2021/133 DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın süresinde olmadığını, davacılar vekilinin takip dosyasına daha önce vekalet sunarak, 23/09/2019 tarihinde borca itiraz talebini icra müdürlüğüne yaptığını, itiraz mercii İcra Mahkemesi olduğundan itirazın reddedildiğini, borçluların İcra Müdürlüğüne yaptığı itirazda, imzaya itiraz etmediklerini, borca ve imzaya itirazın 5 günlük yasal süreden sonra yapıldığını, davacıların iddialarının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve %10'dan aşağı olmamak üzere para cezasına hükmedilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacıların davasının reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu ,davacı tarafından icra müdürlüğünün yetkisine ve imzaya itirazda itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından yetki itirazının kabulüne karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından itiraz dilekçesi ile yetki itirazında ve imzaya itirazda bulunulması nedeni ile öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir....
Borçlular tarafından İİK'nun 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı veren mahkemeye yetki itirazında bulunulmuş, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 09.09.2013 tarihli ek kararı ile yetki itirazının kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Borçluların kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte süresinde imzaya ve borca itiraz etmesi takibin kesinleşmesine ve hacze engel değildir. Bu sebeple asıl icra takibine başlanmış olduğundan yapılan hacizler artık ihtiyati haciz değil kesin haciz niteliğindedir. İhtiyati haciz kararının yetkisizlik sebebiyle kaldırılması kesin hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmaz. Bu sebeple İcra Müdürlüğü'nün borçluların hacizlerin kaldırılması talebini reddine dair işlemi yasaya ve usule uygundur. Belirtilen sebeplerle, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....
Ancak, davacı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise, imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddedilebilmesi için öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayeti ön sorun olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olduğu tespit edildiği takdirde usulsüz tebliğ şikayeti ve dava süre yönünden reddedilmelidir. Tebliğin usulüne uygun olmadığı ve davanın TK'nın 32. maddesi uyarınca öğrenmeden itibaren yasal süresi içerisinde açıldığının tespit edilmesi halinde ise, ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilerek davacının imzaya ve borca itirazları değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmelidir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2022 TARİHLİ EK KARAR NUMARASI : 2021/270 ESAS 2022/528 DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Adana Genel İcra Müdürlüğü’nün 2021/4353 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiklerini belirterek takibin iptaline karar verilmesinin talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
edilen borca, faize ve tüm ferilerine, ödeme emrine açıkça itiraz ettiğini, ayrıca senedin kötü niyetle ve ağır kusurla düzenlenmiş olması nedeni ile davalı tarafın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata ve para cezasına mahkum edilmesine, ödeme emrinin iptaline, takip konusu bonoların kendisine gönderilen suretinde düzenleme tarihinin tam olarak gözükmediği, senetlerin kambiyo vasfının bulunmadığı ve zamanaşımı itirazında bulunduğunu, alacaklı gözüken taraf ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin mevcut olmadığını, karşı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını, imzası kendisine ait olmayan ve yasal unsurları mevcut olmayan senet icraya konulduğundan zararına sebebiyet vereceğinden icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, takibe konu senetlerdeki imzaların tarafına ait olmaması sebebiyle imza itirazının, yetki itirazının ve sair borca itirazlarının kabulü ile icra takibinin iptaline, icra takibinin kötü niyetle ve ağır kusurla başlatıldığından davalının %20'den aşağı olmamak kaydı...