Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İMZAYA İTİRAZİCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 68İCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 170HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 309HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 310HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 311HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 312HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 211HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 447 "İçtihat Metni"Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından iki adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine karşı borçlu şirket vekili icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip konusu bonodaki imzaya itiraz...

    Görüldüğü üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar, sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenleme ile, yetki sözleşmesi yapılmasında, tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır. Diğer bir anlatımla, maddedeki tacirden anlaşılması gereken, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olmasıdır. Sözleşmenin konusunun ticari iş olması, gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir. Somut olayda; lehtar ...-.... Yapı lehine Hakkı Kan tarafından tanzim edilmiş takip dayanağı bonoda, yetkiye itiraz edenin avalist olduğu, ... Mahkemelerinin yetkisinin kararlaştırıldığı, icra takibine ... İcra Dairesinde başlandığı, yetkiye itiraz eden avalistin, ... kayıtlı iş yeri bilgilerinde, işveren konumunda olduğu anlaşılmaktadır....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili,sözleşmedeki yetki hükümlerine hem de genel yetki kurallarına aykırı olarak, yetkisiz mahkemede ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin gerçek kişi kefil olduğunu, yetki sözleşmesinin kendisini bağlamadığını, müvekkili hakkında kat ihtarnamesi tanzim ve tebliğ edilmediğini,geçerli bir kefalet ilişkisinin kurulup kurulmadığının incelenmediğini, alacaklı banka tarafından İstanbul Arabuluculuk Bürosu'na başvurulduğunu, yetki itirazlarının kabul edilerek Ankara Arabuluculuk Bürosu'nun yetkili olduğuna karar verildiğini, alacaklı bankanın merkezinin İstanbul değil Ankara olduğunu, icra takibine konu kredinin Üsküdar Zeynep Kamil Şubesi'nce verildiğini İstanbul Anadolu Adliyelerinin yetki alanında olduğunu, müvekkili ile diğer dosya borçlularının da İstanbul'da ikamet etmediğini, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

        Davacı vekili her ne kadar davalının yetki itirazında bulunamayacağını; 7155 Sayılı Kanun uyarınca takibin MTS üzerinden başlatılmasının yasa gereği olduğunu bildirse de; MTS yöntemi ile yapılan icra takibinde gerek borca itiraz gerek yetkiye yapılan itiraz sonucunda, alacaklı bu itirazları hükümden düşürmeden takibe devam edemez; Kanun borca itirazın ve yetkiye itirazın hükümden düşürülmesini ayrı düzenlemiştir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde geçerli olarak devam edecek icra takibinin bulunması için Mahkemesinde yetki itirazının kaldırılması şarttır. Mahkeme yetki itirazını inceleyip, dosya üzerinden kesin karar verir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece usulden red kararı yerinde olup, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır....

        nin takibe itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durduğunu, davalıların bu güne kadar herhangi bir ödemede bulunmadığını, davalılar adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin tespiti halinde söz konu malların üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla menkul ve gayrimenkul kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiklerini belirterek, ..... 34. İcra Müdürlüğünün 2016/9905 E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalıların yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların ...." ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak .... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Dava konusu borç abonelik sözleşmesinden kaynaklanan para alacağına ilişkin olup 7155 sayılı kanun ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan yönetmelik gereğince takibin Merkezi Takip Sistemi üzerinden yapıldığını, ilgili yönetmeliğin 11.maddesinde borca itiraz durumunda 2004 sayılı İİK hükümlerinin uygulanacağı , yetkiye itiraz halinde sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçe- neğinin seçileceği belirtilmiş iken, hem borca hem yetkiye itiraz halinde izlenecek yolun belirtil- mediğini, ayrıca borca ve yetkile birlikte itiraz olunması halinde MTS portalından yetki itirazının kabulüne yönelik bir seçenek veya buton bulunmadığını ,kaldı ki yetki itirazında bilirtilen yerde dava açıldığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı olup, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle MTS üzerinden başlatılan...

            KARAR Alacaklı vekili, borçlu aleyhine İznik Asliye (Aile) Mahkemesi’nin 11/03/2014 tarihli ve 10 nolu ara kararına dayanılarak başlatılan ilamsız takipte, borçlunun daha önce aynı ara kararına dayanılarak başlatılan ilamlı icra takibinin harç ödenmeksizin ilamsız takibe dönüştürülemeyeceği, HMK.nun 6. maddesi gereğince, borçlunun ikametgahı icra dairesinin yetkili olması nedeniyle yetki itirazında bulunması üzerine, İcra Müdürlüğü’nün takibin İİK.nun 66. maddesi uyarınca tamamen durdurulmasına karar verildiğini borçlunun yetki itirazı ile esasa ilişkin itirazının kaldırılmasına, alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme’ce borçlunun yetkiye ve borca itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın % 20'si olan, 180,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Kanunun gerekçesinde, mahkemenin yer itibariyle yetkisi konusundaki hükmün kamu düzenine ilişkin olduğu açıkça ifade edilmiş ve 5. maddede belirtilen yetki kuralına aykırı sözleşmelerin geçersiz olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir. Somut olayda, davacı sendika tarafından, sendika aidat alacaklarının tahsili için ... İcra Müdürlüğünün 2013/12152 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış ve takip borçlusu ... Belediyesi tarafından kanuni süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi sebebiyle takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, yetkiye itiraz olması durumunda mahkemece ilk önce bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler ve açıklamalara göre, somut olayda yetkili icra dairesi ...İcra Dairesidir....

                Davacı vekili icra takibine borçlunun borca ve yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce takibin öncelikle yetki yönünden durdurulduğunu belirterek itirazın kesin olarak kaldırılmasını istemiş, davalı vekilince davanın reddi talep edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının İİK 68. maddesinde belirtilen belgelere dayanmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde aslında talebinin icra müdürünün işlemine karşı şikayet davası olduğunu belirtmiştir. İlamsız icra takibi üzerine borçlu tarafından itiraz edildiğinde icra müdürlüğünce yapılacak iş takibin durdurulması olacaktır. İcra müdürünün takibin durdurulmasına ilişkin kararında olayımızda olduğu gibi "öncelikle yetki yönünden takibin durdurulması" şeklinde karar vermesi sonuca etkili değildir. İcra müdürünün açıkça takibi durdurduğu anlaşılmaktadır....

                - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketten mal satın ve teslim alan davalının, fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu