Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir (Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin 08/10/2020 tarihli 2020/359 E. 2020/386 K. numaralı kararı). Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda somut olayda yetkili icra dairesince ödeme emri tebliğ edilmemesi ve buna bağlı olarak da ödeme emrine itirazın bulunmaması nedeniyle dava şartı mevcut olmayıp, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine ''karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Antalya ......

    İİK'nun 156/3. fıkrasında "Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir.", İİK'nun 156/4.fıkrasında ise "İflas istemek hakkı ödeme emrinin tebliği tarihinden bir sene sonra düşer." düzenlemesi yer almaktadır. Davacı tarafından iflasın, ödeme emrine itiraz edilsin edilmesin, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren bir senelik hak düşürücü süre içerisinde istenmesi gerekmektedir. Somut olayda, iflaslı takibe ilişkin ödeme emri borçlu şirket vekiline 15/08/2016 tarihinde tebliğ edilmiş, dava ise hak düşürücü süre içerisinde 20/07/2017 tarihinde açılmıştır. İcra ve İflas Kanunu'nun 158. maddesinde düzenlenen depo emri, ödenmesi halinde borçluyu dosya borcundan kurtaracak, alacaklıya da alacağına kavuşma imkânı sunacak tutarın belirlenmesi amacına yöneliktir....

      Bilindiği üzere, icra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, bu itirazın kaldırılması yetkisi münhasıran icra mahkemesine ait olup, yine yetki itirazıyla birlikte borcun esasına itiraz edilmişse alacaklı gerek gördüğü takdirde bu itirazın kaldırılmasını yine icra mahkemesinden isteyebileceği İcra ve İflas Kanunu’nun 50/2. maddesi hükmü gereğidir. Yetki itirazıyla birlikte borcun esasına itiraz edildiği durumda ise; alacaklı, icra mahkemesine başvurmadan aynı Yasanın 67. maddesi hükmü gereğince itirazın iptâli davasını mahkemede açmışsa, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisi araştırılmalı ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değil ise, borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulmalıdır....

        Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir. İİK 67. maddeye dayalı açılan itirazın iptali davası, itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak için açılan bir dava olup takibin kesinleşmiş olması halinde itirazın iptali açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. HMK 114/1- h. maddeye göre hukuki yarar dava şartıdır. HMK 115. maddeye göre; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır ve taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalıya mal bedeli nedeniyle müvekkilinin 37.696 YTL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla önce 2.9.2004 tarihinde İstanbul 9.İcra Müdürlüğünde icra takibi başlatıldığını, takibe yetki itirazında bulunulması üzerine yetkili Üsküdar İcra Dairesinden yeniden ödeme emri tebliğ olunduğunu, bu arada 2.9.2004 tarihli ödeme emrine hem yetki hem borca itiraz eden davalının 17.9.2004, 24.9.2004 ve 18.10.2004 tarihlerinde banka havalesi yolu ile ödemede bulunmasına rağmen yetkili yerde yapılan takibede itiraz ettiğini iddia ederek takibin 20.296 YTL tutarlı kısmı üzerinden itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, davacıya olan borcun ödeme yolu ile kapatıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....

          Başka bir ifadeyle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle tetkik merciinin yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek, kesin olarak sonuçlandırmalıdır. (H.G.K. 28.03.2001 gün ve 2001/19-267-311 sayılı; H.G.K. 20.11.2002 gün ve 2002/19-900-994 sayılı kararları) Kaldı ki; itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerektiği doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. Somut olayda, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edildiğinden, mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, başlatılan takibe de icra dairesi yetkisiz olduğundan borcun tümüne ve icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğini, şirketin ticaret merkezinin İstanbul olduğunu, bu sebeple yetkili mahkemelerin İstanbul mahkemeleri olduğunu, ve Bakırköy İcra Daireleri olduğunu, ticari defter ve kayıtlar incelendiğinde herhangi bir borcunun bulunmadığının ortaya çıkacağını açılan davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmişlerdir. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava Bursa 16.İcra Müdürlüğünün 2017/818 sayılı dosyasında ödeme emrine itirazın iptali davasıdır. Takip konusu alacağın taraflar arasındaki kumaş satımından kaynaklanığı anlaşılmaktadır. Davalı borca itirazın yanında icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz etmiştir. Yetki itirazı dava önşartı olduğundan esasa girilmeden evvel bu uyuşmazlığın giderilmesi gerekir....

              İcra Dairesi’nde davalı aleyhine takibe geçtiği, davalının yetki itirazı sonucu yetkili icra dairesi olan Bağcılar İcra Müdürlüğü’ nce yeniden ödeme emri tebliği yapılıp davalının bu ödeme emrine de itiraz ettiği, bu durumda süresi içinde bu itirazın iptali için yeniden dava açılması gerektiği İİK.’ nun 50. ve HUMK.’ nun 9. maddesi uyarınca yetkisiz icra müdürlüğünce yapılan takip nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm vekalet ücretine ilişkin olarak davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 21.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                a kullandırılan ticari kredinin teminatı olarak davalı yanca taşınmaz ipoteği verildiğini, ödemelerdeki aksama nedeniyle hesabın kat edilerek ihtarname keşide olunduğunu alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kredi sözleşmesinde yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olarak belirlendiğini beyan ederek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, kredi sözleşmesinde yetkili icra dairesi ve mahkeme olarak İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri'nin yetkili olduklarının belirlenmiş olduğu ve icra takibinin süresinde yapıldığı dolayısıyla yetkili icra dairesinde icra takibi yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Alacaklı tarafından Ümraniye İcra Dairesi'nin 2011/4800 esas ile başlatılan icra takibinde, borçlu taraf kendisine tebliğ olunan ödeme emrine, süresi içinde sadece borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisi kesinleşmiştir....

                  İcra müdürlüğüne gönderildiğini, borçlu tarafından Edremit icra dairesinde gönderilen ödeme emrine itiraz ettiği için artık yeniden yetkili icra müdürlüğünce gönderilen ödeme emrine itiraz hakkı bulunmadığını, davacının bizzat Edremit e gelerek evrak getirdiği, yine kira borcu nedeniyle açılmış bulunan Edremit icra müdürlüğünün 2018/31992 E sayılı dosyada borcunu kapattığını, davacının müvekkiline ait daireyi boşalttıktan sonra aynı sitede başka bir dairede oturduğunu, tebligatın bu daireye yapıldığını, mernis adresninn de orası olduğunu, yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunu, mahkeme kararının yerinde olmadığını, davacının icra takibini geciktirmek için kötüniyetli olarak itiraz ettiğini bu nedenle %20 inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu