Mahkemece yapılması gereken ..., öncelikle takip dosyasını incelemek, ödeme emrine karşı icra müdürlüğünün yetkisine itiraz varsa bu itirazı değerlendirmek, itiraz haklıysa davayı usûlden reddetmek, haklı değil ise, bunu bir ara karar ile belirledikten sonra mahkemenin görevine veya yetkisine ilişkin hususlar yoksa işin esasına girmekten ibarettir. Hâl böyle olmasına rağmen yerel mahkemece ... 1. İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz kabûl edildiği hâlde, davanın reddi yerine icra dosyasının yetkili ... İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere ... 1. İcra Müdürlüğü’ne tevdiine karar verilmesi yanlış olmuştur. Hüküm fıkrasının 3 üncü bendi de, yetkisizlik kararlarında bulunması gereken bir hüküm olup, hükümde bu şekilde bir fıkraya yer verilmesi de doğru olmamıştır SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek hâlinde temyiz eden davalıya iadesine, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....
Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....
CEVAP: Davalı vekili, davacı şirket tarafından düzenlenen 09.12.2019 tarihli faturaya müvekkili şirket tarafından faturaya itiraz edilerek aslının iade edildiğini, davacının Ankara ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında başlattığı takibe 23.12.2019 tarihli itiraz dilekçeleri ile; yetkiye, borç aslına ve ferilerine itiraz edildiğini, davacının bu kez İstanbul ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasından takip başlattığını ve gönderilen ödeme emrine 01.07.2020 tarihinde muttali olunduğunu, itiraz üzerine takibin durduğunu, ödeme emrinin yasa hükümlerine aykırı olması sebebiyle İstanbul 11....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalıya sattığı ancak bedelini alamadığı 350 kg altın bedeli olan ....404.405.84 USD alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlattığı ... takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasını, davalının verilecek depo emrine uymaması halinde İİK' nın 154. vd maddelerince iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya dayanak yapılan ... takibinin iptaline karar verildiğini, geçerli bir takip kalmadığından bu davanın görülemeyeceğini, taraflar arasında imzalanan 03.....2005 tarihli sözleşmeye göre uyuşmazlıkların ... Uluslararası Tahkim Mahkemesinde uygulanan kurallara göre çözümleneceğinin kararlaştırıldığını, bu nedenle görev ve yetki itirazları olduğunu, ayrıca davalı aleyhine açılan bir başka iflas davası olduğunu, davaların birleştirilmesi gerektiğini, davacının alacak miktarının da belli olmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
CEVAP: Davalı vekili 30/10/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazının yersiz olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, sözleşmeden doğan para alacakları için kanunda öngörülen bu özel yetki kuralları, borçlunun ikametgahının (yerleşim yerinin) bulunduğu yerde takip yapılmasına (genel yetki kuralı) engel teşkil etmeyeceğini, icra hukukunda; usul hukukunda olduğu gibi, yetki kural olarak kamu düzeni ile ilgili olmadığını, borçlunun, MK gereğince (m. 19-22) ikametgahı (yerleşim yeri) sayılan yerdeki icra dairesi genel yetkili icra dairesi olduğunu, her ilamsız takip hakkında, başka kesin yetki hükmü bulunmadıkça borçlunun takip tarihindeki ikametgahının bulunduğu yer icra dairesinde yapılabileceğini, borçlunun yetki itirazının yersiz ya da usulsüz olduğundan bahsedilemeyeceğini, yetki itirazı yapıldığı takdirde bu hususun incelenerek ilamsız takipte kesin yetki/ kesin yetki olmayan haller araştırılarak yetki itirazının yerinde olup olmadığı noktası aydınlanacağını...
Davalı-borçlu vekili icra takip dosyasında yasal sürede ödeme emrine itiraz dilekçesinde alacaklı ile müvekkili arasında akdi ilişki bulunmadığını ve Bursa icra dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir. Davacı vekili delil listesinde taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunu ispat etmek için hesap ekstresi ve tarafların ticari defter ve kayıtlarına dayanmıştır. 6100 sy. HMK'nun 116/1-a maddesine göre kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazının ilk itirazlardan olduğu, ilk itirazların ise bir ön sorun gibi incelenerek karara bağlanacağının müteakip (HMK. md. 117/3) maddesinde düzenlendiği, mahkemenin bu süreçte nasıl bir yöntem takip edeceğinin ise HMK'nun 163-164 maddelerinde açıklandığı görülmektedir....
Davalılar, kredi sözleşmesinde yetki şartı olduğunu, uyuşmazlıkların İstanbul icra müdürlükleri ve mahkemelerinde, ayrıca davacı bankanın genel müdürlüğünün bulunduğu yerde çözümleneceğini, bankanın genle müdürlüğünün----- olmakla İstanbul mahkemelerinin yetki alanı içinde kaldığını, kendilerinin yerleşim yerlerine göre de İstanbul mahkemelerinin yetkili olacağını ileri sürmüştür. Davacı, replik dilekçesi ile davalıların icra dosyasında ödeme emrine itiraz ederken yetki itirazında bulunmadıklarından bahisle artık mahkememizin de yetkili mahkeme haline geldiğini ileri sürmüşse de, bu itiraza itibar etmek mümkün değildir. Yerleşik Yargıtay kararları ve uygulamaya göre icra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır....
Dairesi'nin 2013/135 esas sayılı dosya üzerinden takip başlatıldığını, davalıların yetki ve borca itiraz ettiklerini, itirazlar üzerine takibin durduğunu, yetki itirazının davacı tarafından kabul edilerek dosyanın ... Dairesi'ne gönderilerek 2013/58 sırasına kaydedildiğini, bu dosya üzerinden gönderilen ödeme emrine davalıların itiraz ettiklerini, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek davalıların ... Müdürlüğü'nün 2013/58 esasına kayıtlı olan takibe yaptıkları itirazlarının iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, açılan davanın kabulüne,davalının ... Müdürlüğünün 2013/58 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile 9.000,00 TL asıl alacak ve asıl alacağa işleyecek yasal faiz ile 539,26 TL işlemiş faiz üzerinden takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
nin ... adresine yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın bilâ tebliğ iade edildiği, itiraz tarihinde henüz diğer borçlu açısından takibin kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla yetkili icra müdürlüğünün belirlenmesinde HMK.nun 7/1.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Diğer yönden, HMK.nun 7/1.maddesi uygulanmış olsa dahi, itiraz etmeyen borçlu şirketin mahkeme dosyası içinde yer alan 04.10.2013 tarihli ticaret sicil bilgilerine göre adresi Yenişehir/... olup, mahkemenin gerekçesi bu nedenle de yerinde değildir. Borçlu şirketin yetki itirazının, diğer yetki kuralları muvacehesinde incelenmesi halinde; İtiraz eden borçlu şirketin merkezi ile takip konusu çekin keşide yerinin ... olduğu ve ödeme emrinin de borçlu şirkete bu adreste tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda sözkonusu icra takibi yönünden ... İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunun kabulü gerekir....