Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası yönündeki istemin reddini, iştirak nafakası miktarını, Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen yoksulluk nafakası talebi hakkında lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti verilmemesini, iştirak nafakası artırımı talebinin kabul edilmesini İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakası talebi ile iştirak nafakası artırım talebine ilişkindir. Tarafların Aksaray 4. Aile Mahkemesinin 2020/538 Esas- 2020/431 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 21.11.2020 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....

Aile Mahkemesinin 2011/419 Esas ve 2012/173 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müvekkili için 250 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için 175 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını, çocuğun masraflarının arttığını, davalının maddi durumunun iyi olduğunu, davalının kuyumcu dükkanı ve taşınmazları olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının 500 TL’ye ve iştirak nafakasının 400 TL’ye çıkarılmasını; birleşen ......

    Davada; 2009 yılından itibaren aylık 150 TL olarak ödenen iştirak nafakasının 600 TL daha arttırılması, 750 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesi talep edilmiş; mahkemece 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 400 TL'ye yükseltilmesine ve yardım nafakası olarak davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir . Dosya içeriğinden; davacının 12.10.1992 doğumlu olup, eldeki artırım davasını vekili aracılığı ile 23.10.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır. Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür....

      Aile Mahkemesinin 2011/600 esas 2013/209 karar sayılı ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL artırılarak aylık 550,00 TL'ye yükseltilmesine, aynı ilam ile müşterek çocuk Kadir T3 lehine hükmedilen aylık 125,00 TL iştirak nafakasının aylık 325,00 TL artırımı ile aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu nafakaların her yıl Tüik tarafından açıklanan yıllık TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırım kararının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....

      Aile Mahkemesinin 22/03/2021 tarih, 2019/411 Esas ve 2021/183 Karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı T1 yardım nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, TMK.m.364 uyarınca dava tarihi olan 02/10/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1000,00- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacı Esma'ya verilmesine, belirlenen nafaka miktarına her yıl ÜFE-TÜFE ortalamasının artış oranı esasa alınarak artış uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin Reddine, 2- Davacı Hatice YAKA'nın iştirak nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, Denizli 2....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakalarına yapılan artış miktarlarının düşük olduğunu, vekalet ücretinin yanlış hesaplanıp eksik vekalet ücretine hükmedildiği belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının artırımına ilişkindir. Davacı taraf; hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının düşük oluşu ve vekalet ücretinin yanlış hesaplandığına yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....

      Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 450 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 75 TL artırılarak 525 TL'ye,müşterek çocuk ... için aylık 250 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 75 TL artırılarak 325' TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacının, müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....

        Boşanma veya ayrılık vukunda, çocuk kendisine tevdi edilmemiş olan taraf, gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK. md. 182). Bu madde uyarınca, ilamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı, müşterek çocuk olmayıp, velayet hakkı kendisine verilen eştir. Velayet hakkı küçüğün reşit olması ile sona ereceğinden, bu tarihte iştirak nafakasının da sona ereceği tabiidir. TMK'nun 328. maddesinde, anne ve babanın çocuğuna bakma mükellefiyetinin onun reşit olmasıyla sona ereceğinin, küçük reşit olduktan sonra eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabileceği açıklanmıştır. Somut olayda; iştirak nafakası alacaklısı T3 11.11.2000 doğumlu olup 11.11.2018 tarihinde 18 yaşını ikmal ederek reşit olduğundan, bu tarihte iştirak nafakası son bulmuştur....

        Birleşen davada davacı ... vekili dava dilekçesinde; boşanma davası sonucunda hükmedilen iştirak nafakası miktarının artırılmasını istemiştir. Ancak, dava tarihinde davacı çocuk Ecem ergin olup davayı da vekili aracılığıyla kendisi açmıştır. Mahkemece, talep iştirak nafakasının artırılması olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekir. Davacının Boğaziçi Üniversitesi Kimya mühendisliği bölümü öğrencisi olduğu anlaşılmakla dava tarihi itibarıyla yardım nafakası talebi haklıdır....

          Taraflar arasındaki (asıl davada) iştirak -yoksulluk nafakası artırım, (birleşen davada) yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı kısmen kabullerine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde (asıl ve birleşen davada) davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2012 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde müşterek çocu... velayetinin davacıya verildiğini ve davacı için aylık 100,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk için ise aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacı ve müşterek çocuğun aradan geçen süre de dikkate alındığında ihtiyaçlarının arttığını belirterek, davacı ve müşterek çocuk için hükmedilen aylık 100,00'er TL'lik nafakaların aylık 500,00'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu