Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Bu durumda davalı yüklenici ayıpsız bağımsız bölüm devri yükümlülüğünü yerine getirdiğinden bahsedilemeyeceğinden davacı ile davalı yüklenici arasında tüketici işlemi kalmadığı ve davalılar arasında kredi sözleşmesi gereğince davalıların davacıya karşı ipoteğin kaldırılmasına yönelik açık taahhütlerinin bulunmadığı ve davaya ticaret mahkemesinde bakılması gerektiği yönündeki İDM değerlendirmesi doğru görülmemiştir. Taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğindeki ipoteklerin kaldırılmasına yönelik açılan davada taşınmazın davacı adına tapuda tescil edilmiş olması davacının tüketici sıfatını kaldırmayacağı gibi yükleniciye karşı davanın yöneltilmiş olması nedeni ile tüketici işleminin sona erdiği sonucuna varılamaz. Davacı tüketici olup davalı yüklenici ile arasındaki ilişki tüketici işlemi olmakla davaya tüketici mahkemesinde bakılması gerekir....
Eldeki dava dosyasında tapu iptal tescil ve ipoteğin terkinine hükmedilmiş, taşınmaz üzerindeki ipoteğin bulunması hukuki ayıp olarak nitelendirilmekte olup, davanın açılmasına her iki davalı da sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinden müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuşlardır, ayrıca ipoteğin fekki davalarında her ne kadar yargılama giderleri ipotek bedeli üzerinden hesaplansa da eldeki dava dosyasında ipotek davalı İnanlar İnşaat ve davalı Anadolu Bank A.Ş arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklanmakta olup, ipotek bedeli her iki davalının arasındaki kredi ilişkisi sebebiyle 1.550.000,00 TL olarak belirlenmiş olup, davacının davalılar ile ilişkisinin yalnızca dava konusu olan taşınmazla sınırlı olduğu göz önüne alınarak yargılama masrafları taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli üzerinden hesaplanmış" şeklinde karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir, Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur....
hukuki sebebe dayanmayan menfi tespit ve ipoteğin fekki davasının reddinin gerektiğini, Öncelikle menfi tespit ve ipoteğin fekki istemlerinin tefrik edilmesine, Menfi tespit davasının görevsizlik kararı verilerek ----- Asliye Hukuk mahkemesi'ne gönderilmesine, İpoteğin fekki davası yönünden hem görevsizlik hem de kesin yetki dolayısıyla yetkisizlik kararı verilerek ------- Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine, davanın reddine, Menfi tespit istemi yönünden takip çıkışının %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır.6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Davalı taraf istinaf itirazında mahkemenin görevine itiraz etmiş olmakla birlikte dava açan tüketicinin davalı yükleniciden konut satımına ilişkin tüketici işlemine dayanarak fekki istenen ipoteğin sözleşme konusu taşınmaz üstündeki ayıp olarak ileri sürüldüğü bu nedenle TKHK 8. Ve 11....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Davalı taraf istinaf itirazında mahkemenin görevine itiraz etmiş olmakla birlikte dava açan tüketicinin davalı yükleniciden konut satımına ilişkin tüketici işlemine dayanarak fekki istenen ipoteğin sözleşme konusu taşınmaz üstündeki ayıp olarak ileri sürüldüğü bu nedenle TKHK 8. Ve 11....
Bu sebeple borçlunun ipoteğin fekki için icra dosyasına başvuruda bulunma zorunluluğu yoktur. Sonuç olarak davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Bu nedenle davalı istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Yargılama aşamasında ipoteğin fek edildiği ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır. İpoteğin fekki davalarında harç ve vekalet ücreti ipotek bedeli olan belirlenen harca esas değer üzerinden nisbi olarak tayin edilir. Davacının davadan önce ipoteğin fek edilmesi için davalılara ihtar çekerek gereken süreyi vermesine rağmen davalıların bu sürede ipotekleri fek etmemeleri sebebiyle davacı açtığı davada haklı olup mahkemece davalı aleyhine nisbi vekalet ücreti tayini yerine yazılı şekilde maktu vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş, bu konudaki davacı istinaf itirazları haklı görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin fekki K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK'nun 194. maddesine dayalı ipoteğin fekki isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
i tasfiyeye girdiğini, şirkete ulaşamadıkları için fekki konusunda işbu davanın açılma gereği doğduğunu, müvekkilinin herhangi bir borç karşılığının teminatı olmayan ipoteğin, alacaklıya ulaşılamaması nedeniyle fekkine karar verilmesi gerektiğini belirterek, müvekkilinin taşınmazı üzerinde mevcut ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. ....Asliye Hukuk Mahkemesi 02/12/2020 tarih ve ....sayılı kararı ile davaya bakmak görevinin ticaret mahkemeleri olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir. CEVAP: Davaya cevap verilmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava dışı ... için ... A.Ş....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.03.2012 gününde verilen dilekçe ile yüklenicinin temlikine dayalı ... iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 19.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temlikine dayalı ... iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, davalı arsa sahipleri ile dava dışı yüklenici arasında yapılan ... 2....