Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.05.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile kira bedelinin tahsili olmadığı taktirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tapu iptali ve tescil ile kira alacağı talebi yönünden kabulüne dair verilen 23.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil ile kira bedelinin tahsili, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 21 nol'u bağımsız bölümü davalı yüklenici ....'...

    Uygulamada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldıktan sonra yüklenici henüz edimlerini yerine getirmeden; arsa sahibi, arsa veya kat irtifak tapularını veya bir kısmını yüklenici adına tescil ettirmekte ve yüklenici finans ihtiyacını karşılamak için devredilen bağımsız bölüm veya arsa hisselerini üçüncü kişilere satmaktadır. Arsa payı veya bağımsız bölümlerin satılmasından sonra yüklenici edimlerini yerine getirmediği için sözleşmenin geriye etkili feshedildiği bir realitedir. Yukarıda izah edildiği gibi, yükleniciden arsa hissesi veya bağımsız bölüm satın alan iyi niyetli üçüncü kişinin TMK'nın 1023. maddesine istinaden "tapuya güven ilkesi" gereğince iktisabının korunması gerekir. Bu ilkeden ancak üçüncü kişinin kötü niyetli olduğunun ispatlanması halinde vazgeçilebilir.Yüklenici adına yapılan tescil işlemini her halde "yolsuz tescil" kabul etmek, toplumda onarılmaz zararlara sebep olmakta ve adalet duygusuna zarar vermektedir....

      Davacı vekili , müvekkilinin, 32 bağımsız bölüm numaralı daireyi , yüklenici Turan Öztopçu'dan satın aldığını, arsa sahibinin de bu satış sözleşmesinde şahit olarak imzasının bulunduğunu belirterek satın alınan bağımsız bölümün tapu kaydının iptâli ve tescili, mümkün olmadığı taktirde taşınmaz için ödenen bedelin iadesini talep etmiştir....

      a tapuda sattıklarını ileri sürerek, bu bağımsız bölümün asli müdahil adına tescilini, talep ve dava etmişlerdir. Davalılar ... ve ... vekili, 12 numaralı daireyi ...'ın bedelini ödeyerek satın aldığını ve satış bedelinin yüklenici tarafından inşaata kullanıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusu dairenin arsa sahiplerince muvazaalı olarak davalı ...'a satıldığı, yüklenici ve arsa sahiplerinin, asli müdahile karşı tapu verme borcunu yerine getirmedikleri gerekçesiyle, asli müdahillerin açtığı tapu iptal tescil davasının kabulüne, takip edilmediğinden davacı yüklenicinin davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 12 numaralı bağımsız bölümün, 12.06.1995 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, yükleniciye isabet edecek olan bağımsız bölüm olduğu konusunda çekişme bulunmamaktadır....

        Davalı, dava konusu 5 numaralı bağımsız bölümün, yükleniciden, kaba inşatı bitmiş halde satın alınarak kalan eksikliklerinin kendisince tamamlanıp bu taşınmaza yerleştiğini, aslında davacının yüklenici ile aralarında yaptıkları sözleşmenin 6 numaralı bağımsız bölümün satımına ilişkin olup, yanlışlıkla 5 numaralı bağımsız bölümün davacı adına kaydının yapıldığını, bu nedenle 5 numaralı bağımsız bölüm maliki davacı hakkında, Kadıköy Asliye Hukuk Mahkesinin 2007/137 e. sayılı dosyasında iptal tescil isteğiyle dava açtığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; tapu iptali ve tescil istemiyle davalı tarafça açılıp ıslah ile yararlı giderlerin tahsili istemine dönüştürülen Kadıköy 2....

          Davalı ..., taşınmazı tapu kaydına güvenerek edindiğini, taşınmazın bakiye bedeli için banka kredisi kullandığını, muvazaalı olarak edinmediğini, davacıların adi yazılı sözleşmeye dayandığını ileri sürerek davanın reddini; karşı dava ile de taşınmaza elatmanın önlenmesiyle 2.000TL ecrimisil bedelinin davacılardan alınmasını istemiştir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine; 125.000 Euro ile 2.480 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyen faiziyle birlikte davalı yükleniciden alınmasına, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar-karşı davalılar vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacının tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise tazminat; karşı dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir....

            Uygulamada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldıktan sonra yüklenici henüz edimlerini yerine getirmeden; arsa sahibi, arsa veya kat irtifak tapularını veya bir kısmını yüklenici adına tescil ettirmekte ve yüklenici finans ihtiyacını karşılamak için devredilen bağımsız bölüm veya arsa hisselerini üçüncü kişilere satmaktadır. Arsa payı veya bağımsız bölümlerin satılmasından sonra yüklenici edimlerini yerine getirmediği için sözleşmenin geriye etkili feshedildiği bir realitedir. Yukarıda izah edildiği gibi, yükleniciden arsa hissesi veya bağımsız bölüm satın alan iyiniyetli üçüncü kişinin TMK'nın 1023. maddesine istinaden "tapuya güven ilkesi" gereğince iktisabının korunması gerekir. Bu ilkeden ancak üçüncü kişinin kötüniyetli olduğunun ispatlanması halinde vazgeçilebilir.Yüklenici adına yapılan tescil işlemini her halde "yolsuz tescil" kabul etmek, toplumda onarılmaz zararlara sebep olmakta ve adalet duygusuna zarar vermektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat ve alacak hukukuna ilişkin davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 2. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı yüklenici Kooperatif ile diğer davalılar arsa sahipleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması, davacının davalı Kooperatiften satın aldığı 4 adet bağımsız bölümün, davalılar tarafından davacı adına tescil işleminin yapılmaması nedeniyle tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, 4077 Sayılı Kanunun 3. maddesi uyarınca konut alımına ilişkin davaların Tüketici Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....

                Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

                  Uygulamada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldıktan sonra yüklenici henüz edimlerini yerine getirmeden; arsa sahibi, arsa veya kat irtifak tapularını veya bir kısmını yüklenici adına tescil ettirmekte ve yüklenici finans ihtiyacını karşılamak için devredilen bağımsız bölüm veya arsa hisselerini üçüncü kişilere satmaktadır. Arsa payı veya bağımsız bölümlerin satılmasından sonra yüklenici edimlerini yerine getirmediği için sözleşmenin geriye etkili feshedildiği bir realitedir. Yukarıda izah edildiği gibi, yükleniciden arsa hissesi veya bağımsız bölüm satın alan iyi niyetli üçüncü kişinin TMK nın 1023. maddesine istinaden "tapuya güven ilkesi" gereğince iktisabının korunması gerekir. Bu ilkeden ancak üçüncü kişinin kötü niyetli olduğunun ispatlanması halinde vazgeçilebilir.Yüklenici adına yapılan tescil işlemini her halde "yolsuz tescil" kabul etmek, toplumda onarılmaz zararlara sebep olmakta ve adalet duygusuna zarar vermektedir....

                    UYAP Entegrasyonu