Davalı ... ile ... kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmayıp, davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişilerdir. Davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici arasındaki sözleşme geriye etkili olarak feshedilmiştir. Tapuda pay devri yapılmış olsa dahi bu devirler gerek yüklenici gerekse ondan bağımsız bölüm satın alan 3. kişiler yönünden avans niteliğindedir. Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde tapu payları BK’nın 108/I. maddesi uyarınca talep halinde arsa sahibine döner. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yüklenici ve ondan bağımsız bölüm satın alan şahısların temlik nedeniyle arsa payına hak kazanabilmeleri için yüklenicinin inşaatı sözleşme ve eklerine, tasdikli projesine, imara, fen ve tekniğine uygun biçimde tamamlayıp arsa sahibine teslim etmesi, yani edimini ifa etmiş olması gereklidir....
Somut olayda; davacı, 05.12.2001 tarihli adi yazılı bir sözleşme ibraz ederek dava konusu bağımsız bölümü iş karşılığı olarak davalı şirketten satın aldığını, ... kaydının sonradan verileceğinin kararlaştırıldığını belirterek ... iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Bu tür davalarda tescili talep edilen bağımsız bölümün arsa sahibi ile yüklenici arasında yapılmış olan bir inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden temlike dayanılıyor ise veyahut da arsa sahibi ile yüklenici sıfatı bir gerçek kişi veya tüzel kişide birleşmiş ise Borçlar Kanununun 162. vd maddelerinde düzenlenen alacağın temliki hükümlerine göre araştırma ve inceleme yapılması gerekir. Bunun için de öncelikle yapımı devam etmekte olan bir inşaattan bağımsız bölüm temlik alınıp alınmadığının belirlenmesi gerekir. Davaya konu olayda mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmış değildir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, yükleniciden bağımsız bölüm temlik alan davacının açtığı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, 633 ada 36 parsel sayılı taşınmazda bulunan 10 numaralı bağımsız bölümü yükleniciden satın aldığını, satış bedelini ödediğini belirterek tapu iptal ve tescil istemiştir. Davalı arsa sahibi müvekkilinin sözlemeye taraf olmadığı ve yüklenicinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı yüklenici davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı arsa sahibi ... vekili temyiz etmiştir....
Davacı arsa sahibi, sözleşme gereği üstünde yapılacak tüm bağımsız bölümlerin yükleniciye bırakıldığı ... no'lu parselin ... hissesini 23.07.1996 tarihinde bedel karşılığı tapuda satmıştır. Yüklenici ...no'lu parseldeki B Blok birinci bodrum kat 2 no'lu dairenin kat irtifakına ayrılan 16/1028 payını ... 04.02.1997 tarihinde satmıştır. ... 11.04.1997 tarihinde satın aldığı bu payı ..., ...ise ... ...ise 29.05.2000 tarihinde ..., ... ise 20.09.2013 tarihinde ...'a, bu şahısta 20.02.2014 arihinde ...'a satmıştır. Tapu kaydında arsa payı sözleşmesi şerhi mevcut değildir. Bağımsız bölüm ...adına kayıtlı iken 02.05.2011 yılında ... AHM'nin 2011/224 esas sayılı dosyasında davalıdır. Şerhi işlenmiştir. ...ve ...söz konusu şerh varken bağımsız bölümü satın almışlardır....
Şti. arasında 08.06.1998 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, Yalova da 17.08.1999 tarihinde meydana gelen deprem nedeniyle yüklenicinin edimlerini yerine getirememesi nedeniyle sözleşmenin geriye etkili feshine, yüklenici şirket ve yüklenici şirketten kat irtifak tapusuyla bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişiler adına olan tapuların iptali ile davacı-arsa sahibi adına tesciline karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme, 2344 parsel ve 3010 ada 1 parsel ve üzerindeki tüm kat irtifakı tapularının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar vermiştir. Yargılamanın tüm aşamalarında yükleniciden bağımsız bölüm satın alan ve kararı temyiz eden davalılar iyi niyetli olduklarını, tapuya güvenerek bağımsız bölümü satın aldıklarını beyan etmişlerdir. Davacı taraf, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini tapuya şerh ettirmeden, tapuları yüklenici şirkete devretmiş, yüklenici şirket kat irtifakı kurduktan sonra davalılara bağımsız bölümleri satmıştır....
Bir kısım davacıların davalı yüklenici ile inşaat yapım sözleşmesi konusunda anlaştıkları ve davalının yerine getirmediği sözleşme hükmü uyarınca iş bedelinin istendiği somut olayda, davacıların bir kısmının yükleniciden konut amaçlı bağımsız bölüm satın aldığı belirtilmiştir. Davacıların tamamının zorunlu dava arkadaşı olmadığı nazara alındığında, davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın alanlar tarafından açılan davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bu kişiler bakımından yargılamaya devam edilmeli, yüklenici ile yapılan 17.04.2001 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan davacılar bakımından ise, Tüketici Mahkemesince dava dosyasının tefrik edilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Antalya Tüketici Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 23/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliği, 16.03.2001 tarih 12406 yevmiye nolu işlemle feshedildiğini, müteahhitin inşaatın tamamlanma seviyesine göre beş adet bağımsız bölüm hak ettiğini, bu hakkınıda kullanarak üçüncü kişilere devrettiğini, davacıya satılan bağımsız bölüm açısından müteahhitin herhangi bir hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... cevap dilekçesinde, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi sözleşmesi imzalanmasına rağmen bu tarihten sonra da fiilen müteahhitliğe devam edip inşaatı 2002 yılında kendisinin tamamladığını, buna rağmen 8 nolu bağımsız bölümün tapusunun arsa sahibi davalılar tarafından davacıya devredilmediğini, bağımsız bölümü uzun süredir kullanan davacıya karşı arsa sahibi davalıların herhangi bir itirazının bulunmadığını belirterek diğer davalılar açısından davanın kabulüne, kendi açısından davanın reddine karar verilmesini gerektiğini bildirmiştir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...