DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma (TMK.nun 166/1. mad.) davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği saptanmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/04/2018 NUMARASI : 2016/266 ESAS - 2018/296 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI ; Davacı vekili dava dilekçesi ile ; tarafların 2016 yılında evlendiklerini, evliliğin fiilen 2,5 ay kadar sürdüğünü müşterek çocukları olmadığını, yaklaşık 2,5 ay kadar evli kaldıklarını, davalının evlilik sonrası karakterinin tamamen değiştiğini, davacı ve ailesine onur kırıcı ve aşağılayıcı sözler sarf ettiğini, tarafların ilk günden bu yana cinsel sorunlar yaşadıklarını ve cinsel yetersizliğini de Whats App yazışmaları ile kabul ettiğini,...
"gerekçesi ile; "Davacının davalıya karşı açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının reddine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili; tarafların iki yıldır birlikte olmadıklarını, eşler arasında hiçbir ortak payda kalmadığını, davalı eşin kendi çocuklarına bile yemek yapmadığı ve evlilik birliği içerisindeki görevlerini yerine getirmediğini belirtmek suretiyle yerel mahkemenin kararının kaldırılarak talebi doğrultusunda karar verilmesine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Davacının Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslahta bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/2) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ( HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez. Gerçekleşen duruma göre, mahkemece delillerin zina hukuksal sebebine dayalı dava çerçevesinde değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.03.2017 (Prş.)...
Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinde "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki ... hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan yine böyle bir düşünce ... taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonra da madem ki ... artık sarsılmış diyerek boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....
Temyiz Sebepleri Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, boşanma, tazminatlar ve nafakalar hükmü yönünden temyiz dilekçesi sunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü ile tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır (TMK m. 166/2). Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur....
Maddenin bir ve ikinci fıkraları, esasen evlilik birliğinin sarsılması ilkesine dayalı olup, birliğin sarsılıp sarsılmadığı hususunda karar vermeye yetkili hâkimin ise tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda gerçekleştirdikleri kusurlu davranışları uyarınca bir karar vermesi gerekliliği nedeniyle; kusur ve evlilik birliğinin sarsılması ilkelerinin her ikisinin de varlığını kapsamaktadır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. 15....
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni nispi bir boşanma nedeni olduğu için evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını her somut olaya göre hakim takdir eder. Dosya kapsamından eşlerin ayrı yaşadığı böylece evliliğinin fiilen bittiği, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin devamında taraflar, müşterek çocuklar ve kamu için korunmaya değer bir menfaatin kalmadığı, tarafların yeniden bir araya gelme ihtimallerinin bulunmadığı ve davacı karşı davalının kusurlu olduğu anlaşılmakla davanın ve karşı davanın (boşanma talebi yönünden) kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İsimli kişiye çıplak görüntülerini gönderdiği, sadakat yükümlülüğünü ihlal edecek nitelikte tekliflerde bulunduğu, davalı erkeğin başkaları ile ilişkisi olduğuna dair iftira attığı, erkek eşe kadın tarafından izafe edilen kusurları ispat edemediği, erkek eşe izafe edilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kadının tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, ağır kusurlu kadının tazminata ve yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının ve erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma...