"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi, Yoksulluk Nafakasının Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesine gerek görülen... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/136 esas, 2000/153 karar sayılı dosyası ile ...32.İcra Müdürlüğünün 2007/4752 sayılı takip dosyasının dava dosyası içine konulduktan sonra birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 07.04.2010 (çrş.)...
Davada, boşanma davasından sonra davalının 730 TL yetim aylığı almaya başlaması nedeniyle, davalı lehine hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ile müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının ise indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mmahkemece, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kabulüne, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiş hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 176/3.maddesine göre; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın, yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılması mümkündür. Yine, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır....
nun 361- (1) maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına ilişkin davalar yönünden, 6100 sayılı HMK.'nun 382/2- b-13 ve 362/1- a-ç maddeleri gereğince kesin olmak üzere OY BİRLİĞİYLE karar verildi....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yoksulluk ve iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 275 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının yoksulluk nafakası yönünden temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Müşterek çocuğa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Dava dosya içeriğine ve dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın reddi gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin geçim şartları, paranın satın alma gücü, müşterek çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetildiğinde, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi şartlarının oluşmadığı, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine kararvermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin İskenderun 2....
Davacı-davalı anne, dava dilekçesiyle velayetin değiştirilmesi yanında iştirak nafakası istemiş, eğer bu talebi kabul edilmez ise ortak çocukla olan kişisel ilişkisi günlerinin genişletilmesini talep etmiş, davalı-davacı baba da birleşen davasında anlaşmalı boşanma davasıyla kararlaştırılmadığından iştirak nafakasının hüküm altına alınmasını istemiş, mahkemece, kadının veleyetin değiştirilmesi, karşı davacı babanın da iştirak nafakası davaları kabul edilerek, ortak çocuğun velayetinin tedbiren anneye verilmesine, velayetin değiştirilmesi davası kesinleştikten sonra çocuk yararına iştirak nafakasına, ayrıca baba içinde çocuğun anneye teslim edileceği tarihe kadar iştirak nafkasına ve babaya verilen iştirak nafakasının da anlaşmalı boşanma davasında ortak çocuk adına devri kararlaştırılan konutun tahmini kira geliri kadar mahsubuna karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı – karşı davalı, dava dilekçesinde; tarafların ....Mahkemesi' nin 15/10/2009 tarih ve ..... sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetlerinin davacı – karşı davalı anneye bırakıldığını, davacı – karşı davalı için aylık 300TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar lehine aylık 200'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; ağırlaşan hayat şartları, çocukların servis ve okul masrafları nedeni ile nafakaların yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 400TL' ye, iştirak nafakasının 500' er TL' ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakası-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin birleşen dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 4916 ve 5236 sayılı kanunlarla değişik 427/2. maddesi gereğince miktar veya değeri 1.090. YTL’yi geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesindir. Artırılan nafaka miktarının bir yıllık tutarı temyiz edilebilirlik sınırının altında kalmaktadır. Hükmü davalı temyiz ettiğine göre , verilen karar kesin olup temyizi kabil değildir.Bu bakımdan temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple temyiz isteğinin REDDİNE oybirliğiyle karar verildi. 17.10.2007 Çrş....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması-azaltılması istemine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
HÜKÜM : Yukarıda gösterilen sebeplerle, 1- Davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince, ilk derece mahkeme kararının DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, 1/1- İlk derece mahkemesince verilen velayetin değiştirilmesi buna bağlı harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm fıkraları aleyhine, taraflarca istinaf yoluna başvurulmadığından bu hususlarda YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 1/2- Davacının katılım nafakası davasının KISMEN KABULÜ ile;velayetin değiştirilmesi davasının kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklardan Arda ve Utku lehine ayrı ayrı aylık 600,00'er -TL,Efe için aylık 700,00- TL katılım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazla istemin reddine 1/3- Davacı tarafından yapılan yargılama gideri ve harca ilişkin kesinleşen velayetin değiştirilmesi davasında karar verildiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,velayetin değiştirilmesi...