Soybağı ayrıca evlât edinme yoluyla da kurulur (TMK m. 282). Evlilik dışında doğan çocuk, ana ve babasının birbiriyle evlenmesi hâlinde kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tâbi olur (TMK m. 292). Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır (TMK m. 321). Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir (TMK m. 27). Soyadı, bireyin yaşamıyla özdeşleşen ve kişiliğinin ayrılmaz bir unsuru hâline gelen, birey olarak kimliğin belirlenmesinde en önemli unsurlardan biri ve vazgeçilmez, devredilmez, kişiye sıkı surette bağlı bir kişilik hakkıdır....
HMK'nın 382/2- a.13 maddesine göre, velayetin kaldırılması, değiştirilmesi ve geri verilmesi davaları çekişmesiz yargı işlerindendir. HMK'nın 384. maddesine gereğince, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir. Velayetin eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesine ilişkin davalar çekişmesiz yargı işlerinden kabul edilmiştir. Çekişmesiz yargı işlerinde yetkili mahkeme, talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesidir. (Yargıtay 2.H.D'nin 04/11/2013 tarih 2013/18057 Esas, 2013/24954 Karar sayılı ilamı) Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2019/2532 Esas, 2019/4235 Karar sayılı ilamı da aynı doğrultudadır. Dosya incelendiğinde; velayetin değiştirilmesi talebinde bulunan davacının seçimlik yetkili mahkemelerden kendi ikametgahı mahkemesini seçerek Sivas 1....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Velayetin düzenlenmesinde, ana ve babalık duygularının tatmini gözetilmekle birlikte asıl olan çocuğun üstün yararıdır.(TMK.339) Çocuğun üstün yararı belirlenirken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve sosyal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararı etkilenmediği ölçüde göz önünde tutulur. Toplanan delillere göre; tarafların resmi nikahlı olmaksızın birlikteliklerinin bulunduğu, bu birliktelikten Umut Cabir ve Esmanur Aldemir isminde müşterek iki çocuklarının bulunduğu, tarafların aralarındaki geçimsizlik nedeniyle davalının İstanbul'a gittiği, davacının halen başkasıyla evli olduğu anlaşılmıştır....
Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir (TMK 348 vd.m.leri). Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; somut olayda, delillerin yeterince toplandığı, bunların değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, hukuki nitelendirmede hata yapılmadığı, aldırılan SİR raporları, yaşı küçük çocuğun yüksek yararı, henüz ana bakım ve şefkatine muhtaç çağda oluşu, ileride koşulların değişmesi halinde velayetin değiştirilmesinin her zaman talep edilebileceği hususları gözönünde tutulduğunda mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesinin, karar gerekçesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Öyle ise olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hata ile velayetin değiştirilmesi (TMK.md.183. 349) yerine, Türk Medeni Kanununun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde velayetin kaldırılmasına (nez’e) karar verilmesi bozmayı gerektirir gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Bozma ilamına karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Mahkemece, davalının talebi gibi velayetin anneden alınıp babaya verildiği (değiştirildiği) hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, bu husus temyiz incelemesi sırasında gözden kaçırıldığından davacının karar düzeltme isteminin kabulüyle, Dairemizin 28.04.2015 tarih, 2014/23279 esas, 2015/8635 karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2020/1709 Esas sayılı dava dosyası ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin ortak olarak verildiğini, davalının çocuğu müvekkilinden uzaklaştırmaya çalıştığını, davalının bir ilişkiye başladığını, müşterek çocuğun düzeninin bozulduğunu, çocukla ilgilenilmediğini belirterek, ortak verilen velayetin davalıdan kaldırılarak yalnızca velayetin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davacı kadın asıl davada cevap dilekçesi ibraz etmemiştir. İstanbul 16. Aile Mahkemesinde davacı Görsev tarafından davalı Şamil aleyhine velayetin değiştirilmesi davası açıldığı, İstanbul 16. Aile Mahkemesinin 2021/1640 Esas 2021/1358 Karar sayılı 28.12.2021 tarihli kararıyla dosyanın mevcut dosya ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRME: Dava velayetin değiştirilmesi olmadığı taktirde kişisel ilişkinin artırılması talebine ilişkindir. Velayete ilişkin kararlar kesin hüküm oluşturmaz. TMK'nın 183. maddesinde de "Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır" şeklindeki düzenlemeye göre değişen koşullara göre velayetin değiştirilmesi mümkündür. Yine, TMK'nın 349. maddesinde; “Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velayetin kaldırılmasını gerektirmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, reddedilen velayetin değiştirilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.06.2016(Salı)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Artırımı-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki "nafakanın artırılması" ve "velayetin değiştirilmesi" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.09.2012 (Çrş)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.12.2011 (Pzt.)...