Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi TEMYİZ EDEN :Davacı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından taleplerinin reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba tarafından açılan kişisel ilişkinin kaldırılması, aksi halde süresinin azaltılarak yatısız ve baba nezaretinde olacak şekilde yeniden kişisel ilişki kurulması davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile ortak çocuk 2012 doğumlu ......

    Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Müşterek çocuğun üstün menfaatleri de gözetilerek babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Velayeti annede olan müşterek çocuk ile baba arasında uygun süre ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    gerekçesi ile; "1- Velayetin değiştirilmesine ilişkin DAVANIN REDDİNE, 2- Davacı baba ile müşterek çocuk 30/06/2013 doğumlu Zeynep Berra ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek her ayın birinci ve üçüncü cumartesi günü saat 09:00'dan pazar akşam saat 18:00 'e kadar, her yıl dini bayramların ikinci günü saat 09:00'dan üçüncü gün saat 18:00'e kadar her yıl yarı tatilin birinci günü saat 09:00'dan yedinci günü saat 18:00'e, her yıl temmuz ayının birinci günü 09:00 ile otuzuncu günü saat 18:00 'e kadar küçüğün baba yanında kalması kaydıyla kişisel ilişki tesisine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili, davanın kabulü gerektiğini ileri sürmek suretiyle hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir....

    baba ile kalmak istemediğini, tüm bu nedenlerle çocukların tedbiren velayetin anneye verilmesine, kişisel ilişki kurulmamasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Temyize konu dava da ise müşterek çocuklardan Taha Aslan'ın velayeti babaya verilerek, küçük ile annesi arasında her ayın birinci ve üçüncü haftalarında cumartesi 10.00 pazar 17.00 arasında,dini bayramların 2. günleri, 15 Temmuz 30 Temmuz tarihleri arasında ve sömestr tatillerinin 1. haftasında kişisel ilişki kurulmuştur. Çocukların velayetinin ebeveynler arasında paylaştırılması halinde, kişisel ilişkinin kardeşlerin birbirlerini görmelerine imkan verecek tarzda düzenlenmesi, onların menfaati gereğidir. Bu husus nazara alınmadan velayeti babaya verilen çocuk ile velayeti annede kalan çocuğun birbirlerini göremeyeceği şekilde kişisel ilişki tesisi doğru olmadığı gibi, infazı mümkün olmayacak şekilde dini bayramların 2. günleri, Temmuz ayının 15 ile 30. günlerinde kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatleri ile sömestr tatilinde kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş gün ve saatlerinin gösterilmemesi doğru görülmemiştir....

      Cumartesi günü saat 10.00 ile aynı gün saat 17.00 arasında, dini bayramların 2. günü saat saat 10.00 ile aynı gün saat 17.00 arasında kişisel ilişki kurulmasına karar vermiş, bölge adliye mahkemesince verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir. Toplanan delillerden tarafların 2009 yılında boşandıkları, ortak çocuk ....'in boşanma davası sırasında doğduğu, boşanma davası sonucunda velayetin davacı anneye verildiği, baba ile de kişisel ilişki kurulduğu ancak 2017 yılına kadar davalı baba ile ortak çocuk arasında fiilen bir kişisel ilişki kurulmadığı, davalı babanın ilk olarak 14.10.2017 yılında icra vasıtasıyla ortak çocuk ile kişisel ilişki kurabildiği anlaşılmaktadır....

        Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek “Velâyetin kaldırılması talepli davanın reddine ve torunla kişisel ilişki kurulması talepli davanın kabulüne” şeklinde hüküm kurulmuş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Velâyetin kaldırılması davasının reddi Dairemizin bozma ilamıyla kesinleştiği halde bu konuda yeniden hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, torunla kişisel ilişki kurulması talebine ilişkin olarak başvuru/peşin harcın yatırılmış olması, kişisel ilişki hakkındaki talebi dava haline getirmez. Başka bir ifade ile kişisel ilişki kurulması ile ilgili usulüne uygun olarak açılmış bir dava mevcut değildir....

          Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın asılsız ithamlarda bulunduğunu, müşterek çocuğun annesi ile birlikte gittiğini, kendisine ait odası ve güzel bir yaşamı bulunduğunu, müşterek çocuğa müvekkilinin baktığını ve yanından ayırt etmediğini, müşterek çocuğun sadece teslim günlerinde anneannesine gittiğini ve oradan teslim edildiğini, davacının çalıştığını müşterek çocukla ilgilenmesinin mümkün olmadığını, müşterek çocuğun müvekkilinin eşi tarafından sevilmekte olduğunu ve gerekli ilginin de gösterildiğini, davacının olayın yaşandığı güne kadar çocuğu teslim almaya kendisinin hiç gelmediğini, her geldiklerinde müşterek çocuğu aldıklarını, müşterek çocuğu gelip almadığı günler çok olduğunu, davacının kişisel ilişki günlerine riayet eden bir kişi olmadığını, müvekkilinin hiçbir zaman velayet hakkını kötüye kullanmadığını, aksine davacı tarafın kişisel ilişki hakkını kötüye kullandığını, bu nedenlerden dolayı velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin yönünden de davanın...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı baba tarafından kişisel ilişki yönünden, davalı anne tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçük .... 13.01.2006 doğumlu olup, davacı baba boşanma davası ile anneye verilmiş olan velayetin anneden alınarak kendisine verilmesini istemiştir. Velayet kamu düzeni ile ilgili olup, çocuğun üstün yararı zorunlu kılmadığı müddetçe tarafların bu konuda anlaşmaları yada davalının davayı kabulü tek başına hukuki sonuç doğurmaz. Müşterek çocuğun, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren davacı babasıyla yaşamaya başladığı iddia edilmiş ancak buna ilişkin her hangi bir delil sunulmamıştır....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/10/2022 NUMARASI : 2021/1091 ESAS 2022/845 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek çocuğun boşanmadan sonra doğduğunu, şahsi ilişkinin davalının evinde davalının müsaade ettiği süre ile sınırlı olduğunu, ortak çocuğun büyüdüğünü, kendisinin yeni bir evlilik yaptığını, davalının evinde çocukla görüşmek istemediğini, çocuğuyla kendi evinde görüşmek istediğini, çocuğun kendi tarafından olan hiçbir yakınını tanımadığını belirterek çocuğu ile hafta sonları yatılı olacak halde şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı / vekili cevap dilekçesi sunmamıştır....

            UYAP Entegrasyonu