WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, hükümlü olan ve annesinin velayeti altına alınan davacı, vasinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın ...2. Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ...2. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, davacı kısıtlının vasisinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup, kısıtlı annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın kül halinde Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 19.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın vesayete ilişkin olduğunu, velayete dair bir davanın bulunmadığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir Somut olayda, davacı kısıtlının vasisinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup, kısıtlı annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/04/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç). Açıklanan sebeple davacı babanın velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle davacı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi talebi yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 23.06.2022 (Prş.)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından velayetin kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davalının çocuklarının davalının evi terk ettiği iki yıldan beri babaanne ve dede yanında kaldığı, davalının çocuklarıyla ilgilenmediği aramadığı sormadığından bahisle velayetin anneden kaldırılmasına, vasi atanmak üzere durumun vesayet makamına ihbarına karar verilmiştir. Velayetin kaldırılması kararı ana ve/veya baba için ağır sonuçlar doğuran bir karardır. Bu nedenle, velayetin kaldırılması kararı verilmeden önce velayetin değiştirilip, diğer tarafa verilmesiyle yetinilip yetinilemeyeceği konusunda gerekli tüm araştırmaların yapılması; başka çözüm kalmadığı takdirde velayetin kaldırılması gerekir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki velayetin kaldırılması ve vasi atanması istemine ilişkin davada Edirne Aile ve Edirne 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayetin kaldırılması ve çocuklara vasi atanması istemine yöneliktir. Somut olayda çocuklar halen anneleri olan Ömriya Atlı'nın velayeti altında bulunduklarından öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup – bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir.Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın Edirne Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

              Davacı anne 15.07.2014 tarihinde eldeki velayetin değiştirilmesi davasını açmıştır. Mahkeme tarafından alınan sosyal inceleme raporunda; babanın çocukla ilgili olduğu, çocuğun baba ile iletişimini iyi olduğu, ancak çocuğun anne özlemi çektiği, hem anne hem de baba ile birlikte yaşamak istediği, annesine daha fazla bağımlı olduğu ve onu daha sık görmek istediği rapor edilmiştir. Tarafların boşanmalarına ve velayetin davalı babaya bırakılmasına ilişkin kararının kesinleştiği tarih ile velayetin değiştirilmesi davasının açıldığı tarih arasında geçen 11 günlük süre içerisinde gerçekleşen velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun varlığı ve babanın velayet görevini kötüye kullandığı veya savsakladığı kanıtlanamamıştır. Açıklanan sebeplerle davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu TMK'nın 336/3. maddesi hükmünce kanun gereği babanın ölümü ile velayetin kendisine geçtiği anneden velayetin kaldırılıp kaldırılmayacağına yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu aile mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus aile mahkemesince değerlendirilecek, küçüklerin annelerinin velayeti altına bırakılması mahkemece uygun görülürse aile mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde küçüklere vasi tayin edilmek üzere dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilecektir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05.11.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Bunun sonucu olarak, annenin açtığı dava sonucu velayetin değiştirilmesi kararıyla birlikte hükmedien iştirak nafakasının başlangıcının da, velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşmesi tarihi olarak kabul edilmesi gerekir. Temyiz edilen hükümde, iştirak nafakasının başlangıç tarihinin, velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşme tarihi yerine dava tarihi olarak gösterilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmişse de; bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hükmün bu kısmının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.m.438/7)....

                    de bulunan davacı (baba) yanında çocuğun sağlık sorununun çözümlenmesinin sağlık imkanları bakımından daha kolay ve elverişli olacağı” gerekçesiyle velayetin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacının, kişisel ilişki tesisi için 03.06.2013 tarihinde çocuğu alıp ...'e götürdüğü, bir daha davalıya teslim etmediği, toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Çocuğun sağlık sorunlarına kayıtsız kaldığına ilişkin bir delil mevcut değildir. Çocuğu ile yeterince ilgilendiği mahkemece de esasen kabul edilmiştir. Çocuğun baba yanındaki yaşam ortamına uyum sağlamış olması, tek başına velayetin değiştirilmesini gerektirmez. Dosyadaki deliller, velayetin değiştirilmesini haklı gösterecek yeterlikte bulunmamaktadır. Bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu