çocuk için aylık 1.000 TL tedbir - iştirak nafakası, kendisi için de aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 30.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE : Dava velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebine ilişkindir. Velayetin değiştirilmesine ilişkin hüküm, taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde müşterek çocuk için aylık 750 TL tedbir - iştirak nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece çocuk için aylık 500 TL tedbir, aylık 600 TL iştirak nafakası takdirine karar verilmiştir. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik HMK'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri 3 bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1.maddesi uyarınca 01/01/2017 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesindeki parasal sınır 3.110 TL, 01/01/2018 tarihi itibarı ile 3.560,01 TL, 01/01/2019 tarihi itibari ile 4.400,00 TL, 01/01/2020 tarihi itibarıyle da 5.390,00 TL, 01/01/2021 tarihi itibarıyle de 5.880,00 TL olmuştur....
(AİLE) MAHKEMESİ Dava, tedbir nafakası ve velayetin bırakılmasına ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma, Katılım Nafakası KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adli yardım taleplerinin kabulüne, tedbir taleplerinin kabulü ile davalıya ait araç ve taşınmazlar ve banka hesapları üzerine tedbir ve ihtiyaten haciz konulmasına, tarafların boşanmalarına, müşterek küçük çocukların velayetinin müvekkil anneye verilmesine; geçici velayet için tensip ile karar oluşturulmasına ve velayetin müvekkil anneye verilmesine, müşterek küçük çocuklar ile davalı arasındaki şahsi münasebetin çocukların okul durumu da dikkate alınarak mahkeme tarafından belirlenmesine, müşterek çocuk Fahriye Gülüşan Yücel için yargılama süresince tedbir, yargılama sonunda iştirak nafakası olmak üzere aylık 6.000- TL nafakanın davalıdan tahsiline, müşterek çocuk Zehra Gül Yücel...
çocuk adına 500 TL iştirak nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, tarafların boşanma davası sonucunda velayetin anneye verildiği ve müşterek çocuk için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, daha sonra 21.04.2015 tarihinde kesinleşen velayetin değiştirilmesi kararı ile velayetin babaya verildiği ve iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında yapılan Velayetin Değiştirilmesi Protokolünde ‘Baba ... anneye verdiği iştirak nafakasının kaldırılmasına ve çocuğun eğitim ve bakımı için anne ... herhangi bir nafaka ödemeyecektir.’ şeklinde düzenleme mevcuttur. İştirak nafakasında nafaka doğmadan feragat mümkün değildir. Kaldı ki, velayetin değiştirilmesi davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü bu nafaka velayet hakkı verilen davacı baba tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, velayetin değiştirilmesi ve katılım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Tarafların Milas 2.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2019/516 E.,2019/356 K.sayılı 09.09.2019 kesinleşme tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları 20.10.2016 doğumlu müşterek çocuk Adnan'ın velayetinin davalı babaya verildiği işbu davanın 27.10.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK.md.385/2)....
Boşanma davasında katılım nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Katılım nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış buna göre; davacının bankacı olduğu aylık kazancının 6.500,00- TL olup 1.300,00- TL kira gelirinin bulunduğunu ,annesine ait evde kaldığını ,iki adet ev ve bir arabasının bulunduğunu ,davalının kendisine ait evde oturduğu, yalnız yaşadığı, makine mühendisi olup aylık kazancının bilinmediği tespit edilmiştir....
Boşanma davasında katılım nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Katılım nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış buna göre; davacının bankacı olduğu aylık kazancının 6.500,00- TL olup 1.300,00- TL kira gelirinin bulunduğunu ,annesine ait evde kaldığını ,iki adet ev ve bir arabasının bulunduğunu ,davalının kendisine ait evde oturduğu, yalnız yaşadığı, makine mühendisi olup aylık kazancının bilinmediği tespit edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ; Dava, katılım nafakasının arttırılmasına istemine ilişkindir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; TMK'nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Katılım nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....