"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Nez'i-İştirak Nafakasının Arttırılması Taraflar arasındaki "velayetin nez'i" ve "iştirak nafakasının arttırılması" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.11.2013 (Prş.)...
Aile Mahkemesinin 2012/1093 sayılı Kararıyla, velayetin babaya verilmesine, dava tarihinden itibaren iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verildiği, kararın, temyiz edilmeksizin 22.1.2013 tarihinde kesinleştiği, eldeki davada, davacı vekili, müşterek çocuğun 2008'den beri fiilen babanın yanında kaldığı iddiasıyla bu tarihten, Bursa 2....
Bu durumda, mahkemece davacı-davalı anne aleyhine verilen iştirak nafakasının aylık 150 TL' yi geçmeyecek şekilde taktir edilmesi gerekirdi. Bu sebeple, mahkemenin son kararında, davacı-davalı anne lehine oluşan usuli kazanılmış hakkı dikkate almayarak daha fazla iştirak nafakasına hükmetmesi usule uygun olmamıştır. Hal böyle iken, sayın çoğunluğun, usuli kazanılmış hakka uyulmayarak verilen iştirak nafakasının dahi az olduğu yönündeki görüşünün, usul ve yasaya uygun olmadığını düşünüyorum. Yukarıda açıklanan sebeple , temyiz edilen hükmün iştirak nafakası yönünden davacı-davalı anne lehine bozulması gerekirken, aleyhine bozulmasına ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "velayetin değiştirilmesi" davası ile bununla birleştirilen "yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması" davasının ve buna karşı açılan "yoksulluk nafakasının azaltılması ve iştirak nafakalarının kaldırılması"na ilişkin mukabil davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (karşı davacı) tarafından; yoksulluk nafakasının arttırılmasına ilişkin hüküm yönünden; davalı-davacı (karşı davalı) tarafından da; velayetin değiştirilmesi, yoksulluk nafakasının artış miktarı, iştirak nafakaları, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,...
Mahkemece;"Asıl Dava iştirak nafakasının artırılması, Karşı dava ise iştirak nafakasının kaldırılmasından ibarettir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 330 ncu maddesine göre de"...Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur." Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *müşterek çocuk ...’ın velayetinin değiştirilmesine yönelik bir dava bulunmadığı gibi re’sen velayetin kaldırılması, velayetin değiştirilmesi nedeni bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2009 (Pzt.)...
GEREKÇE : Davacının talepleri velayetin değiştirilmesi, velayetin değiştirilmesinin eki niteliğindeki lehine iştirak nafakası verilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, çocuğun 10/12/2015 tarihinden beri yanında olmasından dolayı bu tarihten itibaren ödediği iştirak nafakalarının istirdatına ilişkindir. Yargılama sırasında müşterek çocuk reşit olduğundan velayetin değiştirilmesi davası konusuz kaldığından mahkemece karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmuştur. Bu nedenle davalı tarafın davanın bu yönden reddine karar verilmesi yönündeki istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın velayetin değiştirilmesi talebinin ferisi niteliğinde olan iştirak nafakasına hükmedilmesi talebi de çocuğun reşit olması nedeniyle velayet değişikliği davası konusuz kaldığından konusuz kalmıştır....
Adana 11.Aile Mahkemesinin 2019/226 Esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacısının Bülent Yağrı olduğu davanın velayetin düzenlenmesi istemiyle 23.09.2019 tarihinde açıldığı, mahkemece sosyal inceleme raporu düzenlenmesine, çocuğu temsil etmek üzere kayyım atanması için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına ve davacı tanıkları için davetiye çıkartılmasına karar verildiği duruşmanın 07.04.2020 tarihine bırakıldığı görülmüştür. Davacı kendisine verilen 1 aylık kesin sürede velayetin düzenlenmesi davası açmış ve aile mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesine yazılan müzekkere ile durum bildirilmiş olduğundan mahkemece dava açılmamış olması sebebiyle ve ayrıca vasi atanan kişiye yönelik hiçbir araştırma yapılmaksızın karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenler ve yerleşik Yargıtay uygulamaları birlikte değerlendirildiğinde ilk derece mahkemesince velayetin düzenlenmesine dair açılan Adana 11....
Sonuç olarak; davacının usule, reddedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması ve velayetin değirilmesi taleplerine dair istinaf başvurularının yoksulluk ve iştirak nafakaları yönünden miktar itibariyle kesin olmaları nedeniyle HMK.nun 341/2. maddesi, diğer talepleri yönünden HMK.nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddi ile müşterek çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik talebinin reddine dair istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacının velayetin değiştirilmesine ilişkin davasının kabulü ile, Gaziantep 1.Aile Mahkemesi'nin 2014/825 Esas 2014/733 Karar sayılı ilamı ile velayeti babaya verilen müşterek çocuk İbrahim ER'in velayetinin bu defa davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, velayetin bu şekilde değiştirilmesine, baba ile şahsi ilişki tesisine, davacının müşterek çocuk lehine iştirak nafakası talepli davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, kısmen kabul nedeniyle dava tarihinden itibaren aylık 450,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak velayeten davacı anneye ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının kararın kesinleşmesini takip eden yıl başlamak üzere devam eden her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir....