A R A R Davacı ... vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin velayeti altında bulunan oğlu......olan soyadının ..... olarak değiştirilmesini, talebin kabul edilmemesi halinde ikinci isim olarak ... adının eklenmesini istemiş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların huzurunda verilmesi zorunludur....
Afyonkarahisar Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünün 23.06.2015 tarihli yazısı ile kısıtlı küçüğün mevcut vasisinin tayininin çıkması nedeniyle vasinin değiştirilmesi talep edilmiştir. Bolvadin Sulh Hukuk Mahkemesince, 09.07.2015 tarihli ek kararı ile küçüğün MERNİS adresinin “İ. Mah. Çetin Sk. No:6 Şuhut/AFYONKARAHİSAR” olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Şuhut Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, vesayet altındaki kişiye yerleşim yerini değiştirmesi için herhangi bir izin verilmediği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." 22/1. maddesine göre, “Vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir." 412/1 maddesine göre de, "Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez."...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince "...davalı babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirmediğine dair, velayetin değiştirilmesi gerektirecek nitelikte bir vakıanın ispat olunamadığı gibi mahkememizde bizzat dinlendiğinde de babasıyla yaşamaya devam etmek istediğini belirttiği, küçüğün sosyal hizmet uzmanına babasıyla yaşamaya devam etmek istediğini de beyan ettiği ve bilgisine başvurulan uzmanın da küçüğün velayetinin babada kalmasının onun yüksek menfaatine daha uygun olacağı yönünde görüş bildirdiği tüm bu hale göre de velayetin değiştirilmesi koşullarının gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın reddine..." karar verilmiştir....
Velayetin nihai amacı, henüz erginliğe ulaşmamış küçüğün, ileride bir yetişkin olarak gelecekteki hayata hazırlanmasını sağlamaktadır (AKYÜZ, Emine Çocuk Hukuku Çocuk Haklarının Korunması, 2012 s.220). 4721 sayılı Kanun'un velayet hakkına ilişkin 335 maddesinde, ergin olmayan çocuğun ana ve babasının velayeti altında olduğu, yasal sebep olmadıkça velayetin ana ve babadan alınamayacağı belirtilmek suretiyle evlilik ilişkisi süresince velayet hakkının ve bu kapsamdaki yetkilerin ortak kullanımına işaret edilmiş; 336. maddesinde evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın velayeti birlikte kullanacağı, ortak hayata son verilmesi veya ayrılık hâlinde hâkimin velayeti eşlerden birine verebileceği, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde velayetin sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olduğu hüküm altına alınmış, velayet hakkı ve içerdiği yetkilerin kullanımı noktasında da eşlerin eşitliği prensibi yansıtılmaya çalışılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Nedeni ile Velayeti Annede olan Küçüğün Adının Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 6,70 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 25.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, boşanma nedeni ile annenin velayetinde olan küçüğün soyadının değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Hukuk Muhakemeleri Kanununun 103/1-c maddesine göre nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalar adli tatilde görülecek davalar arasında bulunduğundan, temyiz süresinin uzaması hakkındaki aynı Kanunun 104. maddesinin de uygulama kabiliyeti bulunmamaktadır. Mahkeme kararı davacıya 11.07.2014 günü tebliğ edilmiş olup, temyiz dilekçesi 08.09.2014 tarihinde kaydedilmiş ve aynı tarihte harcı alınmıştır....
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve bunun değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden, soyadı değiştirilmesi talebi yönünden mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esastan incelenerek reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçelerle 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2- Karşıyaka 2....
Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, davacıların velayeti altındaki küçüğün nüfus kaydındaki adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadı düzeltilmesine ilişkin davalar, diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgilendiren davalardandır. TMK'nın 27. maddesine göre adın ve soyadının değiştirilmesi haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir. Hangi hallerin haklı sebep teşkil ettiği konusunda bir yasal düzenleme bulunmadığından ve esasen bu konuda bir kıstas belirlenmesi de söz konusu olmadığından haklı sebebin var olup olmadığı her bir davada özel koşullara göre mahkemece belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir....
Çünkü çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik yönden olumlu gelişimi, ilerde toplumda zararlı davranışlarının ortaya çıkmasını da engelleyecektir (BAKTIR, Çetiner Selma, Velayet Hukuku, Ankara 2000 s.33).Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi bekarlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin bekarlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda; boşanma kararı ile velayeti anneye verilen ortak çocuk Roza Kaya'nın 10/12/2017 doğumlu olduğu, taraflar arasında Diyarbakır 1....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, velayeti babasında bulunan küçüğün babasının vefatı nedeniyle küçüğe vasi tayin edilmesi istemine ilişkindir. Kocaeli 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, küçüğün annesinin sağ olduğu ve velayet düzenlenebilecekken vasi atanmasına yer olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kocaeli 3. Aile Mahkemesi tarafından ise, sulh hukuk mahkemesince velayet kendisinde olmayan ... ..., velayeti isteyip istemediği konusunda dinlenildikten sonra velayeti istemesi halinde aile mahkemesinde dava açması için süre verilmesi, velayeti istememesi halinde ise vasilik hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin anneye tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır....