"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi Velayetin kaldırılmasına ilişkin olarak açılan davada Şanlıurfa Aile Mahkemesi ile Şanlıurfa 1.Çocuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayetin kaldırılması istemine ilişkindir. Şanlıurfa Aile Mahkemesince, velayetin kaldırılması talebine konu olan çocuğun ailesi tarafından istismar edilen ve suça sürüklenen çocuk olduğu belirtilip, uyuşmazlığın Çocuk Mahkemesinin görevine girdiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Şanlıurfa 1. Çocuk Mahkemesi ise, velayetin kaldırılmasına ilişkin davaların Aile Mahkemesinin görevine girdiğinden söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İstek öncelikle çocuk üzerindeki annenin velayet hakkının kaldırılmasına ( TMK. 348/2 md. ) yöneliktir....
Ancak, ana veya babanın velayet görevini yapamayacak olması veya çocuğun velayet altında bulunmasının, çocuğun fikri, bedeni, sağlık ve eğitsel gelişimi yönünden üstün yararına aykırı düşeceğinin anlaşılması halinde, çocuk velayet altına alınmayıp, kendisine bir vasi de atanması mümkündür (TMK.md.335). Davacı baba küçüklerin velayetini talep ettiğine göre bu talep küçük ... yönünden vesayetin kaldırılması talebinide kapsar. Mahkemece küçük ... yönünden davacının vesayetin kaldırılması talebinin tefrik edilerek görevli ve yetkili Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi ve bu dosyanın bekletici sorun yapılarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Diğer küçük ... yönünden ise çocuğun babanın velayeti altında bırakılmasını engelleyecek bir durum olmadığı anlaşıldığından, talebin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Asıl dava; velayetin düzenlenmesi ve iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava ise; velayetin kaldırılması ve iştirak nafakasının kaldırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince, asıl davada velayet yönünden velayet annede olmakla karar verilmesine yer olmadığına, iştirak nafakasının artırımına, birleşen davada velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karara karşı davalı birleşen dosya davacısı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya kapsamına göre, tarafların 23.05.2013 doğumlu soybağı mahkeme ile düzeltilen evlilik dışı Zeynep Göksu adında bir çocuklarının olduğu, Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesinin 2015/733 Esas, 2016/130 Karar sayılı 15.02.2016 tarihli kararı ile, müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği görülmüştür. TMK 337/1.madde gereğince ana ve babanın evli olmaması durumunda velayet anaya aittir....
"İçtihat Metni"########## MAHKEMESİ :##########Aile Mahkemesi ########## ########## ########## ########## Taraflar arasındaki “velayetin iadesi-velayetin kaldırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ...Aile Mahkemesince velayetin iadesi talebinin reddi, velayetin kaldırılması isteğinin kabulüne dair verilen 18.10.2012 gün ve 2012/215 E.-2012/753 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay ...Hukuk Dairesinin 23.09.2013 gün ve 2013/2494 E.-2013/21461 K. sayılı ilamı ile; (...Velayetin kaldırılması eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi, kamu düzeniyle ilgili olup, hakimin re'sen harekete geçtiği ve re'sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu işlerdendir(HMK. m. 385/2)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi Taraflar arasındaki velayet hukukuna ilişkin davada Bursa 2.Çocuk ile 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Bursa ... Başsavcılığının davanamesi ile Aile Mahkemesinde açılan velayet görevini yerine getiremeyen anne - baba hakkında velayetin kaldırılması ve küçüklere vasi tayini istemine ilişkindir. T.M.Y.'nın 346 - 348. maddelerinde düzenlenen uyuşmazlıklarda, velayet görevini yerine getirmeyen anne-babanın her ikisinden velayetin kaldırılacağı ve çocuğa vasi tayin edileceği hüküm altına alınmıştır. Davanın, 5395 Sayılı Yasadan kaynaklanan tedbir istemi olmadığı, T.M.Y.'nın 346. vd. maddelerinde düzenlenen ve T.M.Y.'nın 2. kitabında yer alan uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. * Anne ve babanın, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir. (TMK.md.348) Toplanan deliller yukarıda açıklanan şekilde bir durumun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar.(TMK.md.183,349,351/1) Öyle ise kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir.Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden duruşma yapılmasını gerektirmez....
Aile Mahkemesi'nin 2020/180 E. sayılı dosyası ile velayetin kaldırılması davası açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, vasi olarak atanan Kemal Şahin tarafından açılan velayetin kaldırılması dosyasının Konya 2. Aile Mahkemesi'nin 2020/180 Esas sayılı dosyasıyla birleştirildiğini, küçüklerin halen velayet altında olmalarına rağmen mahkemece küçükler hakkında herhangi bir sosyal inceleme raporu alınmadan, Konya 2. Aile Mahkemesi'nin 2020/180 E. sayılı dosyasının kararı beklenilmeden çocukların vesayet altına alındığını, şu anda çocukların hem velayet hem de vesayet altında bulunduklarını, Münevver Şahin'in vasi Kemal Şahin'in silahıyla öldürüldüğünü, vasi hakkında kasten adam öldürmeyi azmettirme suçundan dolayı soruşturmanın devam ettiğini, velayet hakkının öncelikli olduğunu, küçüklerin üzerindeki velayetin kaldırılmadan vesayet altına alınmasının hukuka aykırı olduğunu, verilen kararın icrasının mümkün olmadığını ileri sürmüş ve kararın kaldırılmasını istemiştir....
ın vasi olarak atanmasına karar verildiği; anne Selda'nın ise Denizli 3.Aile Mahkemesi'nin 2013/865 esas sayılı dosyası ile velayetin kendisine tevdii hususunda dava açtığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; Türk Medeni Kanununun 336.maddesine göre boşanma halinde velayet, çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olup velayet hakkı sahibinin ölümü durumunda çocuğun velayeti doğrudan sağ eşe geçmez. Velayet altında bulunmayan çocuk vesayet altına alınır ise de aslolan velayet olup sağ olan annenin velayetin kendisine tevdii hususunda dava açtığı anlaşıldığından, öncelikle bu davada, annenin velayet görevini layıkıyla yerine getirip getirmeyeceğinin, çocuğun üstün yararı gözetilerek belirlenmesi gerekir....
nin velayet sahibi olan babanın kısıtlanması ve daha önce de annenin ölmesi üzerine çocuklara vasi tayin edilmesi için Asliye Hukuk Mahkemesince İhbarda bulunulmuştur. Velayet sahibi babanın kısıtlanması ile velayet kendiliğinden sona ermez. Koşullar mevcutsa velayetin kaldırılmasına, uygun değilse ancak o zaman küçüğe vasi atanması yoluna gidilebilir. Mahkemece öncelikle kısıtlanan babaya velayetin verilip verilemeyeceğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Bunu inceleme görevi Aile Mahkemesine, Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde Aile Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Velayetin babaya verilmesinde sakınca bulunan hallerin saptanması halinde ise Aile Mahkemesi çocuğun vesayet altına alınması konusunda Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunacaktır. Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesi sıfatıyla İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
nin de kısıtlanması nedeniyle velayetin kaldırılması isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince, vasi tayini istenilen Esra ve ...'nin 18 yaşından küçük olduğu, annesinin vefatı ve babasının kısıtlanması nedeniyle velayetinin boşta kaldığı, velayetin aile mahkemesi tarafından düzenlenmesi gerektiği gerekçesiyle ihbarda bulunmak suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, kısıtlanan kişinin hakları kullanma ehliyetinden yani fiil ehliyetinden mahrum kaldığı, küçüğün vesayet altına alınacağı, bu durumda görevli mahkemenin Sulh Hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Küçük Esra ve ...'nin velayet sahibi olan babanın kısıtlanması ve daha önce de annenin ölmesi üzerine çocuklara vasi tayin edilmesi için Asliye Hukuk Mahkemesince İhbarda bulunulmuştur. Velayet sahibi babanın kısıtlanması ile velayet kendiliğinden sona ermez....