AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2015 NUMARASI : 2015/502-2015/1103 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müşterek çocuk M...' ın velayetinin müvekkiline bırakıldığını, 30.07.2008 dava, 27.04.2010 karar tarihli nafakanın artırımı davası ile iştirak ve yoksulluk nafakasının ayrı ayrı 150'şer TL olarak belirlendiğini, aradan geçen sürede nafakanın, ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek ayrı ayrı 400'er TL'ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; müşterek diğer çocukları F... Z... ve Y...'...
Davacı tarafından aylık 150 TL iştirak nafakasının aylık 1000 TL ye, 200 TL olan yoksulluk nafakasının 1200 TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından iştirak nafakasının aylık 350 TL sına, yoksulluk nafakasının 450 TL sına yükseltilmesine hükmedilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 5390 TL nin altında olduğundan (200*12 =2400 TL iştirak için. 250*12=3000 TL yoksulluk için ) karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul çağında ise okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir....
Mahkemece, eldeki davanın boşanma kararının kesinleşmesinden 1 yıl sonra açıldığı, tarafların ekonomik koşullarında bir yıl önce takdir edilen nafakanın artırılmasını gerektirir değişme olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nun 331.maddesi gereğince durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zaman diliminin geçmesi aranmamıştır. Kural olarak boşanma kararı ile velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Anne ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Konya Ereğli 2.Asliye Mahkemesinin 2012/106 Esas ve 2012/263 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, çocuk lehine 100,00 TL iştirak nafakasına, davacı kadın lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, kararın 27/12/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul çağında ise okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı tarafından açılan davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için belirlenen aylık 250 TL iştirak nafakasının 500 TL artırılarak 750 TL'ye yükseltilmesine, davacının yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin talebinin daha önce hükmedilen bir yoksulluk nafakasının bulunmaması nedeni ile Reddine karar verildiği görüldü. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili 16/02/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin aylık 250 TL olan iştirak nafakasını ödemekte bile zorlanırken bu nafakanın 750 TL'ye yükseltilmesinin yerinde olmadığını, davacının da geliri olmasına rağmen çocuğun hiç bir giderine karışmadığını, verilen kararın kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü....
Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedebilmek için nafaka talep eden eşin ağır kusurlu olmaması ve boşanmakla yoksulluğa düşecek olması gerekir. Bu durumda eşit kusurlu eş, yoksulluk nafakası talep edebileceğinden kusur durumu gerekçe gösterilerek yoksulluk nafakasının reddi doğru olmamıştır. (TMK m. 175) O halde, mahkemece toplanılan delillerle, davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek; sonucu uyarınca yoksulluk nafakası istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, kusur durumu gerekçe gösterilerek isteğin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Velayet kamu düzenine ilişkin olup resen araştırma ilkesi geçerlidir. Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun üstün yararıdır. Mahkemece velayet düzenlemesi yapılırken uzman görüşüne başvurulmamıştır....
Davacının yoksulluk nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nisbi harç alınmadan (Harçlar Kanunu md. 30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "yoksulluk nafakasının kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3- Kabule göre de; Davacının talebi yoksulluk nafakasının kaldırılması olduğu halde, mahkemece iştirak nafakasının kaldırılması olarak değerlendirilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....
Aile Mahkemesi'nin 2018/285 esas sayılı dosyası ile davacı kadın lehine hükmolunan aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 31/08/2022 tarihinden itibaren aylık 2.000,00 TL'ye yükseltilmesine, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin nafaka talebinin reddine, Afyonkarahisar 2. Aile Mahkemesi'nin 2018/285 esas sayılı dosyası ile müşterek çocuk Eylül lehine hükmolunan aylık 500,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 31/08/2022 tarihinden reşit olduğu 18/01/2023 tarihine kadar aylık 2.000,00 TL'ye yükseltilmesine, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin nafaka talebinin reddine, Karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı talebidir....
Aile Mahkemesi'nin 2016/1065 Esas 2017/529 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklar Ahmet Eren ve Çınar Erdem lehine verilen 200,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000'er TL olarak devamına, belirlenen nafakanın her yıl tüfe oranında arttırılmasına, davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk müşterek çocuk.... için iştirak nafakasının aylık 400,00 TL'ye, davacı için yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının, müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....