a-)"Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m. 4). Davada, Davalı-birleşen davacının birleşen davasındaki velayet ile ilgili talebi iddia edilen maddi vakıaların ağırlığı,sürekliliği ve niteliği,görülen ceza yargılamaları,tanık beyanlarına göre velayetin değiştirilmesi değil velayetin kaldırılması niteliğindedir. Dolayısıyla anne ile davaya konu küçük çocuk arasında menfaat çatışmasının ortaya çıktığının kabulü zorunludur....
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerektirici nedenlerle; 1- )Davalı-birleşen davacı erkeğin nafakanın artırımı kararına ilişkin istinaf başvurusunda;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2 maddesi gereğince; karar davalı-birleşen davacı yönünden kesin olduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 346. ve 352. maddeleri gereğince; İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE, 2- )Davalı-birleşen davacı erkeğin birleşen velayetin değiştirilmesi ile ilgili dava yönünden istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 3- )Davacı-birleşen davalı kadının nafakanın miktarına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜ ile;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının nafakanın miktarına ilişkin A-A1- A2- A3- A4 ncü maddelerinin kaldırılmasına ve yerine AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, Bu kapsamda; 3- a-)Davacı-birleşen davalı kadının nafakanın artırılması davasının kısmen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakası artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, davalı babanın ödediği aylık 350,00 TL iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığı yetersiz kaldığı ileri sürülerek, nafakanın 1.500,00 TL'ye çıkarılması talep edilmiş; mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; 50,00 TL artırımla nafakanın aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
Davalı-birleşen davacı vekili birleşen Torbalı Aile Mah.nin 2018/1040 E-2019/56 K.sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde de özetle"...kişisel ilişkinin keyfi olarak engellendiğini,buna rağmen müvekkili tarafından nafakanın fazlası ile gönderildiğini,müvekkilinin Fransa'ya yerleşip orada düzen kurduğunu,görüntülü görüşme isteklerinin kabul edilmediğini,diğer tarafın ise sonradan bir daha evlenip boşandığını, velayetin anneden alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir. Mahkemece neticeten ve özetle"...birleşen velayet değişikliği davasının reddine-nafakanın artırılması talebinin kısmen kabulü ile miktarın dava tarihinden itibaren aylık 1.000 TL.ye çıkarılmasına-faiz talebinin reddine-üfe artışı uygulanmasına"karar verilmiş,karara karşı her iki taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2015 NUMARASI : 2014/824-2015/417 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; velayeti müvekkilinde bulunan, müşterek çocuk Harun için, 05.10.2010 tarihli artırım kararı ile 225 TL olarak belirlenen iştirak nafakasının, müşterek çocuğun ilköğretim 3. sınıf öğrencisi olduğunu, ihtiyaçlarının arttığını, nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, aylık 400TL' ye artırımı ve her yıl ÜFE oranında artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; önceki nafaka kararının temyiz edilme imkanı olduğu halde temyiz edilmeyip, dava ile nafakanın 500 TL'ye artırımı talebinin yerinde olmadığını, ÜFE oranında artış yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 80 TL' ye artırımına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırımına ilişkindir. TMK'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin,çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
E.. adında müşterek çocuklarının bulunduğu, boşanma kararı ile birlikte çocukların velayetinin davacı anneye verildiği ve müşterek çocuk lehine aylık 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiği; ilgili miktar nafakanın artırımı talebiyle, 16.10.2012 tarihinde, davacı tarafça, nafakanın artırımı talebiyle dava açılmışsa da, takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verildiği, müşterek çocuk Z...E...nin dava tarihi itibariyle 11 yaşında olduğu, T... Koleji'nde eğitim almakta olduğu, aylık 1.460TL eğitim- öğrenim masrafının bulunduğu; davacının, önceki artırım talepli dava esnasında asgari ücretle çalışmakta iken, iş bu dava tarihinde çalışmamakta olduğu, babasından 370TL ölüm aylığı aldığı, kendisine ait evde kızı ile birlikte ikamet ettiği; davalının, ise polis memuru olarak görev yaptığı, aylık 3.000TL maaşının bulunduğu, evli ve çocuğuyla birlikte ikamet ettiği, aylık 1.100TL kira ödediği anlaşılmaktadır....
T5 DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARŞI DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi, Nafakanın Kaldırılması KARAR TARİHİ : 24/06/2021 KARAR YAZMA TARİHİ : 24/06/2021 GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; yaklaşık 5 yıl önce bağlanan nafakaların kendisi ve çocuğunun ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını, kendisi için takdir edilen nafakanın aylık 600,00 TL.ye, müşterek çocuk için bağlanan nafakanın aylık 500,00 TL.ye çıkarılmasına karar verilmesini istemiştir....
Cilt İstanbul 2002.8.294) Somut olayda, davacı kadın ev hanımı olup, kardeşine ait evde kardeşi ile birlikte yaşadığı, 01.02.2012 tarihinden beri aylık 309 TL ölüm aylığı aldığı, davalının ise Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü'nde çalıştığı, mühendis olup aylık 3.000 TL maaş aldığı, aylık 400 TL lojman kirası bulunduğu, ikinci eşinden 1 çocuğunun olduğu, aylık 1.300 TL banka kredi geri ödemesi olduğu; ayrıca, davalının boşanma davası esnasında fizik öğretmeni iken 2010 tarihinde nafakanın artırımı davası yargılaması esnasında milletvekili danışmanlığı yaptığı anlaşılmaktadır. Mahkemece; davacıya bağlanan ölüm aylığı miktarının yoksulluğu ortadan kaldırmayacağı değerlendirilmeksizin yoksulluk nafakasının artırımı talebinin reddi isabetli olmamıştır....
Somut olayda: Tarafların boşanmaları sonucu çocukların velayetleri ilkin davalı anneye verilmiş,sonrasında baba tarafından velayetin değiştirilmesi,anne tarafından iştirak nafakasının artırılması davaları açılmış,taraflar arasında 21.02.2018 tarihli protokol düzenlenmiş,bu protokol kapsamında kadın açtığı nafakanın artırımı davasından feragat etmiş ,velayetlerin değiştirilmesi hususunda da anlaşma üzerine erkeğin açtığı davada velayetin değiştirilmesine ve babaya verilmesine karar verilmiştir....