tazminat ve iştirak nafakası talebinin reddine, Ziynet eşyası alacağı hakkında davanın geri alınması nedeniyle HMK 123 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesine," karar verilmiştir....
Böyle bir durumda da velayet kendisinden alınan annenin, babaya verilen çocuk için kararın kesinleşmesinden itibaren koşulları var ise iştirak nafakası ile sorumlu tutulması gerekir. Ayrıntıları Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 19.03.2012 tarih ve 2011/13495- 2012/6273, 14.12.2017 tarih ve 2016/8491- 2017/14586 sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli olan giderler öncelikle velayet hakkına sahip olan ebeveyne aittir. Bu, velayet sorumluluğunun bir gereğidir. Diğer taraf, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK. md. 182/2). Bu yükümlülük, velayet kendisinden alınmış veya kaldırılmış olsa bile kural olarak çocuk ergin oluncaya kadar devam eder ( TMK.md.328/1 ve 350). Ne var ki, velayet kendisinden alınan tarafın bu yükümlülüğü mutlak olmayıp, ödeme gücü varsa söz konusu olur....
Davacının, davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasına dair istinaf başvuruları yönünden; Çekerek Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 2013/251 Esas, 2014/302 Karar sayılı ilamı ile tarafların boşanmaları ve davalı lehine aylık 200,00- TL. yoksulluk nafakası ve velayet tarafına verilmiş olması nedeniyle müşterek çocuk için aylık 150,00- TL. iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Hükmedilen yoksulluk nafakasının bir yıllık tutarı 200x12= 2.400,00- TL., iştirak nafakası ise 150x12=1.800,00- TL. dir. Nafakaların yıllık tutarları 6100 Sayılı HMK.nun 341/2. maddesi gereğince karar tarihindeki istinaf kesinlik sınırı 4.400,00- TL.yi aşmamaktadır. Davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası miktar itibariyle kesindir. Davacının istinaf başvurusunun HMK.nun 341/2. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki "velayetin değiştirilmesi" ve "iştirak nafakası" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin kaldırılması, eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi, kamu düzeniyle ilgili olup. hakimin re'sen harekete geçtiği ve re'sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu işlerdendir....
Davacı taraf kendi adına hükmedilen yoksulluk nafakasının artırımını ve müşterek çocuğun velayeti ile müşterek çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından davacı kadın için artırım talep edilip reddedilen yoksulluk nafakası miktarının 1 yıllık toplam tutarının 600x12=7200 TL olduğu, reddedilen kısım itibari ile HMK'nun 341/2 maddesi gereğince miktar itibari ile kesin nitelikte olduğu ve davacının yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin istinaf başvurusunun miktar itibari ile reddine karar verilmiştir. İştirak nafakasına yönelik yapılan inceleme sonunda; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183. Maddesinde; “Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re'sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu madde, velayetin değiştirilmesi sebeplerini hüküm altına almıştır....
Bu durumda, Gebze 5.Aile Mahkemesi'nin 2019/455 E.- 2021/273 K, sayılı ilamı ile verilen boşanma ve velayet kararının kesinleştiği dikkate alındığında, eldeki davayı açan davacı baba tarafından dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar yönüyle davanın velayetin değiştirilmesi davası olduğu, önceki karardan sonra meydana gelen olaylara dayalı iddianın velayet talebi yönünden delilleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiği, kesinleşmiş velayet kararının derdestlik yönüyle dava şartı olmasının bu davada söz konusu olmayacağı, mahkemece boşanmaya ilişkin dava dosyasının Yargıtay'dan dönüşünün bekletici mesele yapılarak eldeki davanın görülmesi, dosya döndükten sonra, iddia ve deliller kapsamında velayetin değiştirilmesi talebi yönünden değerlendirme yapılması gerekirken, kararda yazılı nedenlerle usul ve yasaya aykırı şekilde derdestlik sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmadığından davacının istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın...
iştirak nafakasına hükmedilmediğini, davalının çalıştığını ve maddi durumunun iyi olduğunu, yine üzerine kayıtlı bir aracı bulunduğunu, davacının ise düzenli geliri bulunmadığını ve çocukların da ihtiyaçlarının da arttığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına ve müşterek çocuklar için dava tarihinden itibaren aylık 400'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı erkek vekili istinaf dilekçesi ile; velayet davasında özel yetkili vekaletname gerektiğini, HMK 114.madde gereği eksiklik nedeni ile dava şartının olmadığını, davalı vekilinin vekaletinde özel yetki bulunmadığını, dosya kapsamında alınan inceleme raporunun taraf tutar nitelikte yazıldığını ve hükme esas alınamayacağını, davalı tanıklarının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, annenin velayet gereklerini yerine getirmediğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, velayetin değiştirilmesi ve bu kapsamda iştirak nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasına hükmedilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması- :İştirak Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetinin değiştirilmesi talebinin reddine dair hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde; davalı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ve müşterek çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının azaltılması taleplerinde de bulunmuştur....