Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 12. maddesi uyarınca velayet düzenlemesi yapılırken çocuğun beyanına da değer verilmesi gerekmektedir. Velayete konu müşterek çocuk ... 21.11.2000 doğumlu olup idrak çağındadır. Velayetin değiştirilmesini isteyen davacı babanın, velayet görevini yerine getiremeyeceğine veya ihmal edeceğine dair bir delil bulunmadığına göre, küçüğün baba ile birlikte yaşama yönündeki görüşüne değer verilerek, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru olmamıştır....
Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir.(4721 sayılı TMK'nun 348 vd. m.leri) 4721 sayılı TMK'nun 348. m.sine göre, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir. Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı, çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s. 117- 137)....
Dosyanın incelenmesinde; tarafların anlaşmalı boşandıkları, velayetin anneye verildiği, davalı annenin çocukları bırakıp il dışına gittiği, tanık beyanlarına göre annenin çocuklarla ilgilenmediği, başkasıyla görüştüğü için çocukları bırakıp gittikten sonra çocukların baba yanında yanında kalmaya başladığı ve ihtiyaçlarının baba tarafından karşılandığı, alınan sosyal inceleme raporlarında da velayetin davacı babaya verilmesi gerektiğinin mütalaa edildiği, yargılama sırasında dosya içerisine alınan Antalya İl Emniyet Amirliği'nce düzenlenen 01/11/2020 tarihli tutanak ile davalı annenin, fuhuş müşterisi konumunda randevu verdiğinin tespit edildiği, bu durumda velayet sorumluluklarını yerine getirmediği ve velayetin babaya verilmesi halinde ortak çocukların bedensel ve ruhsal olarak olumsuz etkileneceğine dair bir delil de bulunmadığı anlaşılmakla velayetin anneden alınarak davacı babaya verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı annenin velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf talebinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Velayetin değiştirilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Aile ve ...10. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. ... 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayet değişikliği, olmadığı takdirde ortak velayet tesisi ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması isteminden ibarettir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Ekin'in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini olmadığı takdirde ortak velayet tesisi ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması isteminde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi ve diğer terditli talepler ile nafakanın kaldırılması talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayet değişikliği, olmadığı takdirde ortak velayet tesisi ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması isteminden ibarettir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Ekin'in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini olmadığı takdirde ortak velayet tesisi ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması isteminde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi ve diğer terditli talepler ile nafakanın kaldırılması talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir....
Şartların değişmesi halinde her zaman velayetin değiştirilmesi yeniden dava edilebilir. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunlu olup, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tüm dosya kapsamı ve alınan sosyal inceleme raporları göz önüne alındığında davanın kabulü ile velayetin anneye verilmesinin hukuka aykırı olduğundan yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren 2 hafta sürede Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere; Velayetin değiştirilmesi ve Tedbir nafakası yönünden HMK'nın 362/1- a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Urla Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2018/68 Esas, 2018/59 Karar sayılı ilamıyla TMK'nın 166/3. maddesi kapsamında 02/02/2018 tarihinde boşandıkları, 31/07/2013 doğumlu ortak çocukları Rüzgar'ın velayetinin davalı anneye verildiği, baba ile haftanın 4 günü olacak şekilde kişisel ilişki kurulduğu anlaşılmaktadır. 1- Velayetin değiştirilmesi davası, velayet kendisinde bulunan veya velayet kendisine verilen verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayet sahibi anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır....