"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Velayetinin değiştirilmesi istenen 27.08.1998 doğumlu ...'nun 27.08.2016 tarihi itibariyle ergin olduğu anlaşılmakla, bu çocuk yönünden velayet istemi konusuz kaldığından bu konuda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 2-17.10.2006 doğumlu çocuk ...'ye dair velayet istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflar 09.09.2015 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşanmışlar ortak çocuk 17.10.2006 doğumlu ...n velayeti ise tarafların anlaşmaları doğrultusunda davalı babaya verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir. Hakkında velayetin kaldırılması istenen çocuk 11.02.2000 doğumludur. Babası, 04.03.2013 tarihinde ölmüş ve çocukların velayeti anneye kalmıştır. Davacı babaanne inceleme konusu davayı 01.04.2015 tarihinde açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonrası davalı anne üzerindeki velayetin kaldırılmasına ve vasi tayin edilmek üzere sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş, karar davalı anne tarafından temyiz edilmiştir. Annenin, velayet görevini gereği gibi yerine getirmediği, çocuğa yeterli ilgiyi göstermediği veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsakladığı kanıtlanamamıştır (TMK m. 348)....
(TMK. m. 348) Toplanan deliller yukarıda açıklanan şekilde bir durumun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar.(TMK. m. 183,349,351/1) Öyle ise kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir.Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden duruşma yapılmasını gerektirmez. O halde kararın düzeltilerek onanması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesine uygun düşer. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple karşı dava yönünden hüküm fıkrasının 1. bendininin tamamen hükümden çıkarılmasına, yerine "Davalı-karşı davacı ...'ın velayete ilişkin davasının KABULÜ ile,.... l.Aile Mahkemesinin 17/05/2012 tarih 2012/326 Esas-2012/446 karar sayılı ilamı ile davacı -karşı davalıya verilen müşterek çocuk 17/01/2004 doğumlu, ... T.C.numaralı ......'nın velayet hakkının...ve....'den olma, 10/02/1967 doğumlu,..... T.C.numaralı davacı-karşı davalı ...'dan alınıp,....ve ...'den olma, 17/01/1972 doğumlu, 21677007796 davalı-karşı davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hakim velayeti eşlerden birine verebilir. (TMK 336/2 md.) Anne ve baba arasındaki evlilik birliği halen devam ettiğine göre, davacının talebi, Türk Medeni Kanununun 197/son maddesi gereğince, müşterek çocukların velayetinin tedbiren kendisine verilmesi isteğini içermektedir. Toplanan delillerden;tarafların aynı şehirde yaşadıkları, müşterek çocukların dava tarihinden öncesinden itibaren davalı baba ile birlikte kaldıkları, mahkemece alınan 31.10.2014 tarihli raporda mevcut durumda çocuklar açısından tedbiren velayete ilişkin düzenleme yapılmasını gerektirecek bir durum olmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır....
Yasal sebep olmadıkça velayet ana ve babadan alınamaz. Hakim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velayeti altında kalırlar. Aynı Kanunun 419/son maddesinde ise kısıtlanan ergin çocukların kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılacağı hükme bağlanmıştır. Açıklanan kanun hükümlerine göre, kısıtlanıp velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince aile mahkemesidir. Buna göre ergin olan kişi ana veya babanın velayeti altında bırakılmış ise veli hakkında vesayete ilişkin özel hükümler değil velayete ilişkin hükümler uygulanacaktır. Veli ...'ın velayetin kaldırılması için aile mahkemesine dava açması mümkün ise de, TMK 417. maddesindeki sebepleri ileri sürerek kaçınma talebinde bulunması mümkün değildir. Mahkemece her ne kadar hükümlü ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; kişisel ilişki ve nafakaya hükmedilmemesi yönünden, davalı tarafından ise davanın tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK m.348). Gerçekleşen ve mahkemece kabul edilen olaylar sebebi ile ancak velayetin değiştirilmesine karar verilebilir....
GEREKÇE : Davanın velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde şahsi ilişkinin genişletilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece, her iki talebin reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırı gördüğü takdirde bunu re'sen gözetir. TMK' nun 183. ve 349'ncu maddelerinde yer alan hükümlere göre, yeni olguların zorunlu kılması ve küçüğün menfaatinin gerektirmesi halinde velayet sahibi değiştirilebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Taraflar 2012 yılında anlaşmalı olarak boşanmışlardır. 2007 doğumlu müşterek çocuğun velayeti tarafların anlaşması doğrultusunda anneye verilmiştir. Karar kesinleşmiştir. Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK.md.385/2). Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Taraflar Manisa 2. Aile Mahkemesinin 2012/656 Esas - 2012/691 Karar sayılı ilam ile TMK 166/3 maddesi gereğince boşandıkları, velayetin anneye verildiği, 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 05/12/2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....
Dava, boşanma davası sonucunda velayet kendisine verilen annenin vefatı nedeniyle küçüğe Türk Medenî Kanununun 337. maddesi uyarınca vasi tayin edilmesi istemine ilişkindir. TMK'nın 337/2. maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hâkimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu aile mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus aile mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse aile mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK 337. maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilecektir....
Türk Medeni Kanunu'nun 348. maddesinin (1.) bendinde "... ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi..." velayetin kaldırılması sebebi olarak hükme bağlanmıştır. Olayda çocukların babası Mustafa 24.11.2005 tarihinde ölmüştür. Velayet hakkına sahip olan (TMK m. 336/3) anne Neriman ise, kocasını kasten öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmakta olup, bu suçtan 24.11.2005 tarihinden bu yana cezaevinde tutukludur. Yargılandığı suçun niteliği itibariyle kısa sürede salıverilme olasılığı da uzak görünmektedir. Annenin cezaevinde tutuklu olması, velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engeldir. Bu bakımdan velayetin kaldırılmasına karar verilmesi ve her iki çocuğa da bir vasi atanması için yetkili vesayet makamına ihbarda bulunulması yönünde hüküm tesis edilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir....