"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; Limited şirket müdürünün temsil yetkisinin kötüye kullanımından kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup, şirket yetkilisi aleyhine verilen hüküm yine bu bakımdan temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 26/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre vekaletin hile ile alındığı iddiası aynı zamanda vekaletin kötüye kullanıldığı iddiasını da içereceğinde kuşku yoktur. O halde, davada dayanılan hukuki sebeplerden birinin vekalet görevinin kötüye kullanılması olduğu kabul edilmelidir. Belirtmek gerekir ki, Noterlik Kanunu'nun 84. maddesinde, tutanağın düzenlendiği yerin belirtilmesi ispat koşulu olup, vekaletin geçerliliğine etkili değildir. Eldeki davada, satış işlemine konu vekaletnamenin murisin hastalığı nedeniyle noterlik dışında düzenlendiği anlaşılmakla anılan yasal düzenleme karşısında vekaletnamenin geçersiz olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca, davada ileri sürülen hukuki sebep ve talep sonucu bakımından davanın çekişmeli taşınmazın aynına yönelik olduğu tartışmasızdır. 6100 sayılı ...nun 12.maddesi hükmü gereğince, gayrimenkullere ilişkin davalar taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülür....
den tahsili ile davalılara VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (2)Davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen ¨1.000,00 ücreti vekaletin davacı ...'den tahsili ile davalılara VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (3)Davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen ¨1.000,00 ücreti vekaletin davacı ...'den tahsili ile davalılara VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak) P-)(1)Davacı ... kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen ¨7.300,00 ücreti vekaletin davalılar .... Gıda Ltd.Şti ve ...'...
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının manevi tazminata ilişkin vekalet ücretine hükmedilen "manevi tazminat davası için karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarife gereğince 4.700 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen kısım nedeniyle 1.500 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine" şeklindeki bendinin silinerek yerine "manevi tazminat davası için karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarife gereğince 4.700 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, reddedilen kısım nedeniyle 1.500 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine" şeklindeki bendin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalılara yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde ihbar olunanlardan...Ltd. Şti.'...
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, vekaletin kötüye kullanılması, muvazaa ve gabin sebepleri ile açılan tapu iptali ve tescil, bunun mümkün olmaması halinde bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ilişkindir....
Davacı tarafın vekaletin kötüye kullanıldığı yönündeki iddialarının değerlendirilmesinde; somut olayımıza dosya içerisine alınan taşınmaz satış akitlerinden de anlaşılacağına göre satışa davacının bizzat katıldığı vekaletname ile bir satışın olmadığı vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedeninin bulunmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca, hilenin her türlü delille ispat edilebileceği, öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması olduğu, dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları ve tapu satış akitleri dikkate alındığında davacının iradesinin sakatlandığının ispat edilemediği anlaşılmıştır....
Efeninde vekaletnamedeki tevkil yetkisine dayanarak 8.10.2008 tarihinde diğer davalı ... " a vekalet verdiğini, davalı ... tarafından adına kayıtlı taşınmazları 3.kişilere sattığı halde satış bedellerini ödemediğini, vekalet hakkını kötüye kullandığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Dava, hukuki niteliği bakımından Borçlar Kanununun 392. maddesinde belirtilen vekilin hesap verme yükümlülüğüne dayanmaktadır. BK.nun 392. maddesi, vekilin vekaleti ifa için veya ifa dolayısıyla aldığı şeyleri müvekkile verme borcu ile borç para borcu ise zamanında yerine getirilmemesi yüzünden faiz ödeme borcunu düzenlemiştir. Vekil, müvekkilden veya üçüncü kişilerden aldığı değerler, kendi ücret, masraf ve tazminat alacakları hakkında hesap vermek zorundadır. Taraflar arasındaki ilişkinin vekalet sözleşmesine dayandığı, mahkemenin de kabulündedir. Vekalet sözleşmesinin en önemli unsurları arasında; vekilin talimata uygun hareket etme borcu, özen borcu ve hesap verme borcu gelmektedir....
Davalı T3 vekili 17.04.2019 tarihli dilekçesinde; davacı ile diğer mirasçılar arasında yazılı ve sözlü herhangi bir taksin sözleşmesi yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "davanın, miras paylaşım sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil, olmadığı takdirde vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tazminat talebine ilişkin olduğu, TMK 676.maddesine göre mirasçılar arasında miras paylaşım sözleşmesinin yazılı şekil şartına bağlı olduğu, bu halde tanık beyanları esas alınarak hüküm tesis edilemeyeceği, taraflar arasında yapılmış yazılı miras paylaşım sözleşmesi bulunmadığından bu yöndeki talebin reddine karar verilmesi gerektiği, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası yönünden ise; intikal işleminin vekil T5 tarafından vekalet sözleşmesi ile verilen yetkiye dayanılarak yapıldığı, davacı tarafın imzalayarak geçerlilik kazandırdığı resmi belge mahiyetindeki vekaletnamenin...
ya paylarına isabet eden bedelin havale ile gönderildiğini, vekaletin kötüye kullanılmadığını, diğer 2 bağımsız bölümden pay almadıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, asıl dava için verilen red kararı Dairece ‘’...Ne varki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, Medeni Kanunun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur. Oysa bütün çağdaş hukuk sistemlerinde kötü niyet korunmamış daima mahkum edilmiştir. Nitekim uygulama ve bilimsel görüşler bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır....
ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...'ün bir takım taşınmazlarındaki intikal işlemleri için .... Noterliği'nin 17.01.2007 tarih ve ... yevmiye nolu vekaletnamesi ile yeğeni davalı ...'ü vekil tayin ettiğini, ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak çekişme konusu 111 parsel sayılı taşınmazdaki 3/6 payı babası diğer davalı ...'...