Somut olayda; her ne kadar mahkemece dava hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde düzenlenen (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 31. maddesi) hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de gerek dava dilekçesi gerekse aşamalarda verilen dilekçelerdeki iddiaların içeriği ve ileri sürülüş biçiminden; hile hukuksal nedenine değil, vekaletin hile ile alındığı iddiasına dayanıldığı açıktır. Bilindiği üzere vekaletin hile ile alındığı iddiası, vekalet görevinin kötüye kulanıldığı iddiasını da içermektedir. Ne varki, mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanılması hususunda hükme yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan sonuca gidildiği görülmektedir......
-KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, satış bedelleri ile gerçek değerler arasında fark bulunduğu ve devirler karşılığında davacılara bedelin ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu temliklerin vekalet görevinin kötüye kullanılarak yapıldığı saptanarak davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, artık taşınmazlar davalılar adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olup davacıların miras oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesi gerekirken verasetten iştiraken tescile karar verilmesi doğru değil ise de anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 2. bendindeki “verasetten iştiraken” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K.'...
-KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacılar vekilinin bu yöne ilişkin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddine. Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere, vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları niteliği itibariyle haksız fiil hükümlerine tabidir. Vekil ile son kayıt malikinin el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerinin kabulü halinde, tapu iptali ve tescil isteği ile açılan davalarda vekil ile birlikte son kayıt maliki hakkındaki davanın esastan reddine karar verileceğinde kuşku yoktur....
da yıllarca çalışarak biriktirdiği paraları ve çektiği krediyi kendisi adına ev ve arsa alması ... ...’de yaşayan mirasbırakan eşi ...’a peyder pey gönderdiğini, bu hususta mirasbırakanı sözlü olarak vekil tayin ettiğini, ancak dava konusu 12139 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan adına satın alındığını ve daha sonra taşınmazın mirasbırakan tarafından oğlu olan davalı ...’ye satış suretiyle temlik edildiğini, mirasbırakan ve davalının işbirliği içerisinde hareket ederek vekalet görevini kötüye kullandıklarını, ayrıca temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek öncelikle vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde muris muvazaası nedeniyle tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, bu da mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemiş, aşamada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı davadan feragat ettiğini bildirmiştir....
O halde; öncelikle "hile kullanılmak suretiyle alınan vekaletin kötüye kullanıldığı" iddiasının irdelenmesi, daha sonra sırasıyla muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tenkis isteğinin değerlendirilmesi gerektiği açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kendilerinden hile ile alınan vekaletnamenin kötüye kullanılması suretiyle 2026 sayılı parseldeki paylarının davalıya temlik edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, babasının taşınmazda davacılardan haricen yer satın aldığını, fakat bu kısmın ifraz edilerek adına tescil edilmediğini, vekaletnamelerin düzenlenmesindeki amacın satın alınan yerin ifraz edilerek adına tescilini sağlamak olduğunu belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanılmış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda , yerel mahkemece tazminat isteği yönünden davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı ... taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ise tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, vekil tayin ettiği davalı ... tarafından maliki olduğu dava konusu ... ada ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, 29.12.2011 tarihinde tüm işlemleri yapabilmesi için davalıyı vekil tayin ettiğini, ...'a geldiğinde 924 ada 5 parsel sayılı taşınmazının 04.01.2012 tarihinde ... isimli bir kişiye bağışlandığını ve hemen iki gün sonrasında 22.000 TL bedelle davalı tarafından satın alındığını, öğrendiğini ileri sürüp dava konusu taşınmazının tapu kaydının iptali ile adına tapuya tesciline, bu kabul görmez ise taşınmazın rayiç bedelinin tespiti ile bu bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal sebebine dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ...2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/414 Esas ve 2004/295 Karar sayılı (bozma öncesi 2000/504 esas sayılı) davasının ... tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı satış vaadi sözleşmesinin iptali talepli olarak ... ve ... aleyhine açıldığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/776 esas sayılı davasının da satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile ... tarafından ... aleyhine açıldığı, eldeki davanın ise ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı satış vaadi sözleşmesinin ve tapu kaydının iptali ile adına tescili istemli olarak ... (vasisi) tarafından ... aleyhine açıldığı anlaşılmaktadır....