"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 24/11/2016 gününde verilen dilekçe ile mirastan feragat sözleşmesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/11/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, mirastan feragat sözleşmesinin iptali isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, mirasbırakan ...'nın 10/07/1999 tarihinde vefat ettiğini, mirasbırakan ...'nın ...’dan olma çocukları olduklarını, davalıların ise mirasbırakanın resmi eşi ve çocukları olduklarını, mirasbırakana ait taşınmazlar için ... 4....
Öte yandan uygulamada vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunanlara ve ilgililere bir aylık süre verilmesinin sebebi TMK'nun 598/2.maddesindeki düzenlemedir. Buna göre verilen bir aylık süre içerisinde vasiyetnamenin iptali davası açılmadığı takdirde vasiyetnameyi açan mahkeme, atanmış mirasçının talebi üzerine kendisine atanmış mirasçılık belgesi, belirli mal bırakma şeklindeki vasiyetnamelerde ise lehine mal bırakılan kişinin talebi üzerine vasiyet alacaklısı belgesi verecektir. Vasiyetnamenin iptali davası açılmış ise istem bulunsa dahi atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı belgesi verilmeyecek, bu belgenin verilebilmesi için vasiyetnamenin iptali davasının kesinleşmesi beklenecektir. Bu durumda mahkemece vasiyetnamenin açılmasına ilişkin dosya getirtilip incelenmeli ve değerlendirilmelidir. Mirasçılıktan çıkarma (ıskat), mirasbırakanın tek taraflı ölüme bağlı bir tasarrufu ile gerçekleşir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davanın vasiyetnamenin iptali davası olduğu ve bu davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesince ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddi ile asliye hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden mirasçı Yunus Emre Gürdal vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davanın vasiyetnamenin iptali davası olmadığını, bu nedenle görevsizlik kararının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İstinaf eden davacı vekili; dava dilekçesinde ayrıca vasiyetnamenin iptali ve tenkisi için dava açacaklarını bildirdiklerini, bu davanın vasiyetnameye itiraz davası olduğunu, vasiyetnamenin iptali- tenkisi davası olmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nun "İncelemenin Kapsamı" başlıklı 355. maddesinde "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Noterliği 22.06.2000 tarih ve 30786 yevmiye numaralı mirastan feragat sözleşmesi ile ivazlı olarak feragat ettiği anlaşılmıştır. İptali istenilen ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/189 Esas, 2005/196 Karar sayılı mirasçılık belgesinde mirasçıların ve miras paylarının belirlendiği ve davalının mirastan feragat sözleşmesi yaptığına dair açıklamaya yer verilmediği görülmüştür. Bu husus mahkemece de belirlendiği halde, hükümde ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/189 Esas, 2005/196 sayılı Kararının iptaline karar verilmemesi doğru değildir....
DAVALILAR T3,T10, T5, T6 ve T7 VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ: Mahkemenin vasiyetnamenin iptali davası açmayan kişiler yönünden hüküm ve sonuç doğurmayacağını sadece davanın taraflarını bağlayacağını, davacı dışında kalan mirasçılar açısından hüküm doğurmayacağından dolayı davacı dışında kalan diğer mirasçıların yasal payı açısından vasiyetnamenin hüküm ve sonuç doğurmaya devam edeceğini, mahkemece vasiyetnamenin iptali davasının kabul gerekçesinde şekle aykırılığın gerekçe gösterildiğini, vasiyetnamenin iptali için kanun ve yargıtay kararlarının aradığı şartların mevcut olmadığını, murisin iradesinin davacının iddia ettiği gibi vasiyetnamenin iptaline yönelik olmadığını, davacı tarafın dava dilekçesinde muris T7'ın bir anlık öfkeyle ve yaşadığı müteessir durumlar nedeniyle vasiyetname düzenlediğini ve bu nedenle vasiyetnamenin iptalini talep ettiğini ve vasiyetnamenin iptali için gerekli şartların irade sakatlığı gibi durumların mevcut olmadığını, muris T7'ın ölene kadar gayet aklının...
Somut olayda, terditli istem olan tenkis yönünden davanın kabulüne şeklinde karar verilmesine ve asıl istem olan vasiyetnamenin iptali yönünden şartların oluşmadığı gerekçeli kararda belirtilmiş olmasına rağmen bu hususta bir hüküm kurulmamıştır. Ne var ki, değinilen bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 1 ve 2. bentleri hükümden çıkarılarak yerlerine 1. bent olarak ''Davacı ...'nun vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis davasının kabulüne; davalı ...'dan 5.933,94 TL, ...'dan 2.619,19 TL, ...'dan 2.381,08 TL'nin seçimlik hakkın kullanıldığı tarih olan 27/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı ...'ya verilmesine,'' ve 2. bent olarak ''Davacı ...'ın vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis davasının kabulüne; davalı ...'dan 5.933,94 TL, ...'dan 2.619,19 TL, ...'dan 2.381,08 TL'nin seçimlik hakkın kullanıldığı tarih olan 27/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ,TENKİS Yanlar arasında görülen vasiyetnamenin iptali, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 16.04.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat gelmedi, temyiz edilen vekili Avukat ... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali ve tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir....
Sayılı dosyası ile aynı iddialara dayalı olarak dava açıldığı, açılan davanın reddedildiği ve temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, bu nedenle davacının vasiyetnamenin iptali talebi kesin hüküm nedeniyle reddedildiği, davacının vasiyetnamenin tenfizi talebi yönünden yapılan incelemede ise; TMK'nın 595. maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılıp ilgililere okunacağı, vasiyetnamenin usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başladığı, vasiyetnamenin 2010 yılında açıldığı ve kesinleştiği yani bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunun anlaşıldığı bu sebeple vasiyetnamenin tenfizi talebinin de reddine karar vermek gerektiği, davacının tazminat talebine yönelik yapılan incelemede ise; davacının tapu iptali tescil talebi daha önce red edildiğinden...
Dosyanın incelenmesinden ,davaya konu teşkil eden vasiyetnamenin iptali için dava açıldığı,bu dava sonucunda vasiyetnamenin iptaline karar verildiği, ancak davalılardan ...’nın vasiyetnamenin iptali davasının tarafı olmadığı anlaşılmıştır. Vasiyetnamenin iptali davası, sadece bu davanın tarafları açısından hüküm ifade eder. İptal davasının tarafı olmayan mirasçılardan davalı ... yönünden hüküm ifade etmeyeceği için, bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Öyle ise mahkemece yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetine sahip olduğu gerekçesi ile vasiyetamenin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece, davacının vasiyetnamenin iptalini gerektirdiğini ileri sürdüğü tüm iddialarının araştırılarak, taraf delilleri toplanarak her bir iddia hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2- Davacının, ileri sürdüğü vasiyetnamenin iptaline ilişkin tüm iddialar araştırıldıktan sonra vasiyetnamenin iptali talebinin reddedilmesi halinde ise tenkis talebinin incelenmesi gerekecektir. Zira davacı , murisin oğlu olduğundan saklı pay sahibi olan yasal mirasçıdır....