Birleştirilen davada davacı T3 vekili, muris T10 05.06.2004 tarihinde vefat ettiğini, Devrek Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/6 esas sayılı dosyası ile muris tarafından düzenlenen 26.05.1988 tarihli 7788 sayılı vasiyetnamenin açıldığını, murisin irade fesadı ile bu vasiyetnameyi yaptığını belirterek vasiyetnamenin iptalini olmadığı takdirde tenkisini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; hem asıl hem de birleştirilen davada vasiyetnamenin iptali talebinin reddine ikinci kademedeki istek olan tenkis isteği hakkında ise davanın kabulüne ve her bir davacı için 26.962,94 TL'nin 25.01.2021 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir....
Davada, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkise karar verilmesi istenilmiş, yargılama aşamasında davacı taraf 14.07.2011 tarihli celsede iptal isteminden vazgeçip tenkis davası olarak devam edilmesini talep etmiştir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 04.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmesi nedeniyle şekle aykırılığa yönelik iptal talebinin yerinde olmadığı, Adli Tıp Kurulu ve Üst Kurul tarafından düzenlenen bilirkişi raporlarında mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetini haiz olduğunun belirtildiği, Mahkemece dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamında vasiyetnamenin mirasbırakanın iradesinin sakatlanması suretiyle düzenlendiğinin ispatlanamadığı, bu haliyle vasiyetnamenin ehliyetsizlik ve irade sakatlığı yönünden iptali taleplerinin de yerinde olmadığı, davacı tarafın terditli tenkis talepleri yönünden alınan bilirkişi raporunda ise mirasbırakanın vasiyetname ile davacının saklı payını ihlal etmiş olsa da davacının terekeden saklı payından fazlasını tahsil etmesi nedeniyle tenkis talebinin de yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmiştir. IV....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2019/268 ESAS, 2020/165 KARAR DAVA KONUSU : Vasiyetnamenin İptali KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacının istinaf başvurusu üzerine Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/268 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 06/10/2020 tarih ve 2020/165 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle, muris babası T3 27.02.2019 tarihinde vefat ettiğini murisin Zonguldak 1. Noterliğinin 09.07.2009 tarihli 14674 yevmiye sayılı vasiyetname ile tapusuz 400 metrekare yeri ile üstündeki tek katlı yapıyı davalı torununa bıraktığını, bu tarihte murisin 80 yaşında olduğunu okuryazarlığı da bulunmadığını belirterek vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir. Davacı 06.03.2020 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiş vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis talebinde bulunmuştur....
Noterliğince 08.04.1987 tarihinde düzenlenen vasiyetname ile malların davalılara bırakıldığını, murisin 2009 yılında öldüğünü, vasiyetnamenin açıldığını, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığını, ehliyetsiz olduğunu, bu nedenle vasiyetnamenin iptaline, davacının muris vasiyetcinin oğlu Yaşar'dan olma torunu olup mahfuz hisse sahibi olduğunu bu nedenlede de vasiyetnamenin iptalinin mümkün olmaması halinde tenkise karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece vasiyetnamenin iptali şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekil tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı taraf vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istemli davada mahkemece asıl ve birleşen davada vasiyetnamenin iptali isteğinin reddine, asıl davada tenkis isteğinin reddine, birleşen davada tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar birleşen davada bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu raporu okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl davada davacılar, mirasbırakanları ...'ün ... 1. Noterliğinin 30.12.1998 tarih 22036 yevmiye numaralı vasiyetnamesini tanzim ettirdiğini, vasiyetnamenin ......
Mahkemece; Adli Tıp Kurumundan alınan rapor ile murisin vasiyetnamenin yapıldığı tarih itibariyle fiil ehliyetine haiz olduğu iradeyi sakatlayan hata, hile ikrah gibi sebeplerin olmadığı, buna dair davacı tarafın delil ve belge ibraz etmediği, davacı tarafın yargılama sırasında verdiği 13/12/2018 tarihinde ıslah dilekçesi ile netice-i talebini vasiyetnamenin iptali ,olmadığı takdirde saklı payların tenkisine karar verilmesini talep ettiği, ıslah dilekçesi ile birlikte ıslah harcını ikmal etmediği, HMK 178/1 maddesi gereğince ıslah dilekçesi ile birlikte ıslah harcının ikmali gerekli olup, ıslah harcını ikmal süresi geçmiş olduğu gerekçesiyle ıslahın yapılmamış sayılmasına, vasiyetnamenin iptal koşularının oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir....
Tenkis, saklı payın yaptırımıdır ve saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır. (TMK md. 570) Somut olayda; davacıların dava dilekçelerinde beyanlarında, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebinde bulundukları anlaşılmaktadır. Bu durumda; mahkemece, TMK.nun tenkise ilişkin hükümleri doğrultusunda da inceleme ve araştırma yapılarak ve ilgili .... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/188 Esas sayılı dosyanın da incelenerek, sonuca göre karar verilmesi gerekirken, tenkis talebi hakkında yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ, TAPU İPTALİ- TESCİL, TAZMİNAT, TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada: Asıl ve birleşen davasında davacı, miras bırakanın eşi ...'den kendine intikal eden 5 parça taşınmazdaki payını kızı davalı ...'ye vasiyet ettiğini, 228,424, 431 ve 521 parsel sayılı 4 parça taşınmazı ölünceye kadar bakım akti ile davalı kızı ...'ye devrettiğini, 794 parsel sayılı taşınmazını davalı torunu ...'a icra yoluyla temlik ettiğini, 22 parsel sayılı taşınmazı da gizli bağış şeklinde bedelini kendisi verdiği halde davalı kızına 3.kişiden satış yoluyla aldığını, ölünceye kadar bakım aktine konu 4 parça taşınmazı davalı ...'nin bilahare oğlu ve gelini olan diğer davalılara devrettiğini ileri sürerek, vasiyetnamenin iptali, tapu iptali ve tescil, 3. kişilere temlik edilen taşınmazlar bakımından tazminat; olmadığı takdirde ise tenkis isteğinde bulunmuştur....
Ancak, davacının dava dilekçesinde, davaya konu vasiyetnamenin iptali bu talep kabul edilmediği takdirde mahfuz hissesine tekabül eden kısım yönünden tenkisine karar verilmesi istemi terditli bir talep olup; mahkemece, iptal istemi reddedilmiş olduğu halde tenkis istemi hakkında herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....