WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1959-424 Esas 1964-390 Karar sayılı ilamı ile dava konusu vakfın galle fazlasına müstehik vakıf evladı olduğunun tespitine karar verildiği böylece davacıların vakfeden ile soybağı ilişkisi kurularak vakıf evladı olduğu anlaşılmakta ise de; davaya konu ......

    Dava, vakıf kurucu üyelerinden davacının, vakıf yönetim kurulundaki görevlerine son verilmesine dair yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu ile yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiğinin tespiti istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesindede, vakıf ile üyeler arasındaki davaların vakıf merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 51. maddesinde ise, tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 106.maddeye göre vakıf senedinde vakfın ikametgahının (yerleşim yerinin) gösterilmesi gerektiği hükme bağlandığından; dernek, şirket, kooperatif veya vakıfların ikametgahını (yerleşim yerini) tüzük, anasözleşme veya vakıf senedine göre kolayca tespit etmek...

      Davacı dava dilekçesinde, dava konusu vakfın altıncı kuşaktan galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesini isteğini, 08.03.2016 tarihli duruşmada da imzalı beyanı ile bu isteğini tekrar ettiği aynı havale tarihli dilekçesinde; "...Mülhak Alemizade Mustafa Ağa İbni Elhac Ali Ağa Vakfı evladı olduğumun ve tevliyete ehil (mütevelli olmaya ehil) vakıf evladı olduğumun tespitine karar verilmesini...." şeklinde talebini sadece vakıf evladı ile tevliyete ehil vakıf evladı olarak daralttığı. bu aşamadan sonra davacının galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi talebin aşılması niteliğinde olduğu gözetilip taleple bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 3-Kabule göre de; 5737 Vakıflar Kanunu'nun 76. maddesi (2762 sayılı Vakıflar Yasası 40. maddesi) gereğince, vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin davalarda Vakıflar Genel Müdürlüğü kanuni hasım olduğundan davanın kabulü halinde...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; Vakıf üyeliğinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Vakıf Senedinin 3. maddesinde "Çalışan Üye" deyiminin, Banka, Vakıf, Sandık ve İştiraklerinde ana sözleşme, Yönetmelik ve Hizmet Akdi ile çalışanları ifade ettiği, 5/a maddesinde banka, Vakıf ve Sandığa sürekli hizmet akti ile alınan tüm personelin işe başlarken vakfa üye oldukları, bunların vakfın "Çalışan Üyeleri" olduğu, Vakıf senedinin 41/2.maddesi gereğince Vakıf üye veya yararlananı sıfatını kaybedenler ile vakıf senedindeki sosyal yardımlara hak kazanmadan ölenlerin yasal mirasçılarına o tarihe kadar kendilerinden veya murislerinden alınan aidat ve prim tutarı TTK.nin 468. maddesi gereğince geri verileceği şeklinde düzenlenmiştir....

        belirlediğini, vakfa bu konuda herhangi bir takdir hakkı tanınmadığı, erken emeklilik iddiası ile iki çalışanın kendisi ile aynı durumda olduğunun örneğinin verildiğini, ancak söz konusu iki çalışanın kendisi ile aynı dönem, pozisyon veya emeklilik yaşlarına 33 ay kalmış kişiler olmadıkları, dolayısıyla diğerd iki kişi ile eşitlik kapsamında değerlendirilebilecek objektif kriterlerin olmadığını, çalışanların vakfı hiçbir katkıda bulunmadıklarını, vakfın gelirinin şirket tarafından vakfedilen gayrimenkul ve iratlar ile şirket tarafından yapılan katkılardan oluştuğunu, davacı ile görülen davanın iş ilişkisinden kaynaklanmadığını, vakıf senedinin erken emekliliğe ilişkin uygulaması yasalardan kaynaklanan bir hakkın değil, vakıf senedinden doğan özel bir uygulamanın sonucu olduğunu, eşitlik ilkesinin vakıf senedinin açık hükmünü yok sayarak uygulanmasını istemenin vakıf senedine aykırı olacağını, davacının iki çalışandan farklı olarak tercih hakkını sadakat primi almaktan yana kullanmasından...

        Bahsedilen masraflardan sonra geriye her ne gelir fazlası kalır ise evlatlar arasında erkeğe iki-kadına ise bir şeklinde bölüne" denildiği, yani vakıf gelirinin fazlası erkekler iki, kızlar bir alacak şekilde evladına taksim edileceğini şart kıldığı, dava konusu vakfiyede batın şartının öngörülmediğinin ( bir batından vakıf evladı sağ iken, sonraki batından olan vakıf evladının vakıf mallarından yararlanamayacağı) anlaşıldığı, Hacı Mehmet Efendi'nin diğer iki zeyl vakfiyelerinde de bu şartın değiştirilmediği, davacıların üstsoyu Gülser OĞuzkan'ın (Yargıç) 27/10/2008 tarihinde vefat ettiği, davacıların vakıf evladı Gülser Oğuzkan'ın altsoyu oldukları ve vakıf evladı ile soybağını, nüfus kayıt örneği ve mirasçılık belgesi ile ispat etmiş olduğu anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle; "1- Davanın kabulü ile, Davacılar T1 T3 T2 davalı Kayseride kayıtlı Mülhak El-Hac T5 galle fazlasından faydalanan vakıf evladı olduklarının tespitine," şeklinde karar verilmiştir....

        Tazminat ödenmez." şeklinde olduğunu ve vakıf tarafından yapılacak maddi ödemelerin vakıf senedi, yönetmeliği, yönetim kurulu kararları doğrultusunda görevlendirilecek bilirkişi incelemesiyle yapılabileceğini beyanla yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Vakıf üyeliğinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 29906 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6773 sayılı kanunun 41. maddesi ile değişik HMK'nın 341/2. maddesi gereğince miktar ve değeri 3.000,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin davalar kesin olup, hüküm tarihi itibariyle kesinlik sınırı 8.000,00 TL'ye çıkartılmıştır....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, SSK emeklisine ödenen aylığın vakıf emeklisine ödenen aylıklardan fazla olması durumunda, davalı vakıf yönünden yaşlılık aylığı miktarı konusunda ek yükümlülük doğacağından aradaki farkın vakıf emeklisine ödenmesinin gerektiği, mahkemece alınan denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda, vakıf emeklisi ile emsal durumda bulunan SSK emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarı ile vakıf emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarlarının karşılaştırmasının yapıldığı ve vakıf emeklisi davacıya, vakıf senedi hükümlerine uygun olarak ödenen aylıkların, emsali durumda olan SSK emeklisine ödenen aylığın altına düşmediği ve davacının herhangi bir alacağı bulunmadığının anlaşıldığı, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçeleri ile davacı tarafın...

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, SSK emeklisine ödenen aylığın vakıf emeklisine ödenen aylıklardan fazla olması durumunda, davalı vakıf yönünden yaşlılık aylığı miktarı konusunda ek yükümlülük doğacağından aradaki farkın vakıf emeklisine ödenmesinin gerektiği, mahkemece alınan denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda, vakıf emeklisi ile emsal durumda bulunan SSK emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarı ile vakıf emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarlarının karşılaştırmasının yapıldığı ve vakıf emeklisi davacıya, vakıf senedi hükümlerine uygun olarak ödenen aylıkların, emsali durumda olan SSK emeklisine ödenen aylığın altına düşmediği ve davacının herhangi bir alacağı bulunmadığının anlaşıldığı, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçeleri ile davacı tarafın...

            Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, SSK emeklisine ödenen aylığın vakıf emeklisine ödenen aylıklardan fazla olması durumunda, davalı vakıf yönünden yaşlılık aylığı miktarı konusunda ek yükümlülük doğacağından aradaki farkın vakıf emeklisine ödenmesinin gerektiği, mahkemece alınan denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda, vakıf emeklisi ile emsal durumda bulunan SSK emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarı ile vakıf emeklisine ödenen yaşlılık aylığı miktarlarının karşılaştırmasının yapıldığı ve vakıf emeklisi davacıya, vakıf senedi hükümlerine uygun olarak ödenen aylıkların, emsali durumda olan SSK emeklisine ödenen aylığın altına düşmediği ve davacının herhangi bir alacağı bulunmadığının anlaşıldığı, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçeleri ile davacı tarafın...

              UYAP Entegrasyonu