Şikayetçinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede: İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar(Yarg. 34 XX 330/6563 2020/1979). Somut olayda, şikayetçinin haczedilmezlik şikayetini yasal süresi içerisinde yapmadığı anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken başka gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
Hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti. İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usule aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise tebligat geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, takip dayanağı ilamda borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işlemlerinin adı geçenin vekiline yapılması gerekmektedir. Ancak 103 davetiyesi borçlu asile tebliğ edilmiştir.Vekil varken asile yapılan 103 davetiye tebliği usulsüz olup....
Dava, İİK' nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır. Dava yasal süresi içinde açılmış, İlk derece mahkemesince, dava konusu taşınmaz değerinin 105.000,00 TL olduğu, davacının Diyarbakır’ın en mütevazi semtlerinde yaşayabileceği, asgari şartları sağlayan, mesken olarak kullanılabilecek konutun edinme değerinin ise 105.000,00 TL ve üzerinde olacağı değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve yeterli olmasına, ilk derece mahkemesi kararında yer alan gerekçelere göre, istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 3....
Maişet iddiasına dayalı olarak 21.12.2021 havale tarihli inşaat ve ziraat bilirkişisi raporunda, 1853 parsel sayılı taşınmaz yönüyle taşınmazın arsa ve üzerindeki ağaçlarla birlikte değerinin 68.350,00 TL olduğu belirtilmiştir. Somut olayda, 1853 parsel sayılı taşınmaz tapuda arsa vasfıyla kayıtlı olup, üzerinde çeşitli meyve ağaçlarının bulunması ve sebze yetiştirilmesi arsa vasfını ortadan kaldırmayacağından, taşınmazın tarım arazisi olma özelliği bulunmadığının kabulü gerekir ( Yargıtay 12. HD'nin 14.04.2014 tarihli, 2014/8236 E, 2014/10797 K. sayılı içtihadı). Bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda, şikayete konu taşınmazların tapu kaydından üzerlerinde Tepeköy Tarım Kredi Kooperatifi ve S.S....
O halde; İİK'nın 82/1- 4. maddesine dayalı haczedilmezlik (maişet) şikayeti bakımından açıklandığı şekilde, söz konusu ipotek şerhinin Aydın İli, Efeler İlçesi, İmamköy Mah., 771 parsel sayılı taşınmaza ilişkin haczedilmezlik şikayetine engel teşkil etmediğinin belirlenmesi halinde, İİK'nın 82/1- 4. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetine konu edilen her iki taşınmaz bakımından, aksi takdirde yalnızca Aydın İli, Efeler İlçesi, Kenger Mah., 76 parsel sayılı taşınmaz bakımından, davacının haciz anında kanunen bakmakla yükümlü olduğu kişilerin malvarlığının bulunup bulunmadığı, geçimlerini nasıl temin ettikleri belirlendikten ve belirtilen eksiklikler giderildikten sonra, gerekirse yeni bir bilirkişi kurulundan açıklanan şekilde davacı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin elde ettiği gelirleri mevcut ise, bunlar da hesaba katılmak suretiyle, davacının aylık ve yıllık net geliri, haczedilemeyeceği ileri sürülen taşınmazlara davacının ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimini karşılamak...
GEREKÇE : Dava İİK'nun 82/1- 4 ve 12. maddeleri uyarınca açılmış maişet ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetindir. İİK'nun 82/1- 4- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Öte yandan, taşınmazın usulüne uygun olarak haczedildiğinin kabulü için icra müdürlüğünce haciz kararı verilmesi yeterli olup, haczin geçerliliği ve tamamlanmış sayılması için ayrıca tapu siciline şerh verilmesi zorunlu değildir....
Davalı, icra hukuk mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin icra hukuk mahkemesince kabul edilerek kesinleştiği ve davaya konu taşınmaz üzerindeki borçlunun babasından intikal edecek hissesi üzerine konulan haczin kalktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4. Maddesine dayalı maişet ve İİK'nın 82/1- 12. Maddesine dayalı meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Söke İcra Müdürlüğünün 2015/3447 Esas (2012/1812 Eski Esas) sayılı dosyasının incelenmesinde; takip alacaklısı davalı vekilince davacı borçlu aleyhine 35.481,30 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile ilamsız takip yapıldığı, davacıya ödeme emrinin 22/05/2012 tarihinde tebliğ edildiği, Muğla İli, Milas İçesi, Kazıklıbucak Mah., 121 Ada 223, 224, 440 ve 447 Parsel sayılı zeytinlik vasfı ile kayıtlı taşınmazlarda davacı borçlu hisse kaydına ( 223 ve 224 parsel sayılı taşınmazlarda 1/8, 440 ve 447 parsel sayılı taşınmazlarda 1/4 hisse), Aydın İli. Söke İlçesi, Yuvaca Mah., 168 Ada, 10 Parsel sayılı avlu vasfı ile kayıtlı taşınmazdaki davacı adına olan tam hisse kaydına 26/06/2020 tarihinde haciz şerhi konulduğu anlaşılmaktadır....
Somut durumda açılan davada usulsüz tebliğ şikayeti ile İİK 58/3 ve 61/1. Maddelerine dayalı olarak takipte faturaya dayalı alacak talep edildiği halde ödeme emri ekinde dayanak belge suretlerinin tebliğ edilmediği iddiası ile şikayette de bulunulmuş, ancak mahkeme karar gerekçesinde davacının sadece usulsüz tebliğe dayalı şikayeti incelenerek İİK 58/3 ve 61/1. Maddelerine dayalı şikayetine ilişkin değerlendirme yapılmamıştır. Anılan durumda İİK 297. maddesine aykırı olarak karar verilmesi isabetli olmayıp davacı vekili istinaf talebinde haklıdır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile, HMK'nın 353/1- a/6. maddeleri uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
İstinaf Sebepleri Yerel mahkemece, davaya konu ipoteğin konut finansman kredi sözleşmesi gereğince banka lehine kurulan zorunlu ipotek niteliğinde olduğu nazara alınmadan meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiasının haczedilmezlik şikayeti olup, davacı/borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği, bu tür takiplerde haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet iddiasına konu edilecek bir haciz işlemi de olmadığından meskeniyet iddiasının dinlenmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurunun reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....