DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 58/3., 61/1. maddeleri uyarınca ödeme emrine takip dayanağı belgenin eklenmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali ve borca itiraz istemine ilişkindir. Tebligat Kanunu'nun “Elektronik Tebligat" başlıklı 7/a maddesinin 2. fıkrasında, birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri halinde elektronik tebligat adresi verileceği, bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılmasının zorunlu olduğu, 3. fıkrasında ise; elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması halinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılabileceği düzenlemeleri yer almaktadır. Somut olayda, davacıya çıkartılan ödeme emrinin tebliğ tarihi itibariyle davacının elektronik tebligat adresi açık ve aktif olduğundan, tebligatın elektronik yolla yapılması yasal zorunluluktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. A-DAVACININ ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....
GEREKÇE; Uyuşmazlık, tebligatın usulsüzlüğü şikayeti ve takibin, ödeme emrinin iptali ve hacizlerin kaldırılması talebine ilişkindir. Mersin 5.İcra Müdürlüğünün 2016/16473 esas sayılı dosyası incelendiğinde, davalı alacaklı T4 T7 T1 aleyhine keşidecisi T1, lehtarı ve yetkili hamili T4 olan 15.12.2016 tanzim, 28.12.2016 vade tarihli 1.000.00,00 TL bedelli, bir adet bonoya dayalı olarak 30.12.2016 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde örnek 10 ödeme emrinin davacıya 23.01.2017 tarihinde TK'nun 21/2. Maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davacı borçlunun takip konusu bono üzerinde yazılı adresinin "GMK Bulvarı Cumhuriyet mah....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti ile icra mahkmesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın iptaline karar verildiği görülmektedir....
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; Mahkemenin usulsüz tebliğ yapıldığına dair tespiti ve kabulü isabetli olmakla beraber ödeme emrinin iptali talebinin reddi kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, takip dayanağı senet müvekkiline tebliğ edilmediğinden ödeme emrinin İcra ve İflas Kanunu'nun 168. ve 60. maddelerine aykırı olduğunu, şikayet konusu ödeme emrinde alacaklı adresi belirtilmediğinden İcra ve İflas Kanunu'nun 58, 60 ve 168. maddelerine aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının davanın kısmen reddine dair kısmının bozularak davanın tamamen kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı Özdemir Kılıç aleyhine bankaya 30/11/2017 tarihinde ibraz edilen Samsun 30/11/2017 keşide yer ve tarihli 80.000,00 TL bedelli çeke dayanarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapılmış, davacının "Aydınlı Mah....
konmamasının hukuka aykırı olduğunu ve ödeme emrinin iptalini gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını ve ödeme emrinin iptalini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklının borçlu hakkında başlattığı ilamsız icra takibinde, borçlu tarafın, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emrinin iptali ve hacizlerin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece ödeme emri tebligatının iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince; tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
İcra Müdürlüğünün 2018/12096 Esas sayılı dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti yönünden; davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün tespitine, TK'nun 32. maddesi gereği ödeme emrinin tebliğ tarihinin 08/02/2019 olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; takibin şekli farketmeksizin ödeme emrinin vekile tebliği gerektiğini, asile ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu, lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Başvuru, ödeme emrinin vekil varken asile tebliğ edilmesi nedeniyle iptali talebi, bu talebin kabul edilmemesi/aksi kanaatte olunması halinde ise usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir....
Bu durumda ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz kabul edilse bile muhatabın en geç bu tarihte usulsüz tebliğ işlemini öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin şikayeti anılan tarihe göre İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. Şikayet süresinin geçirilmesinden sonra borçluya kayyum atanmış olması sonuca etkili değildir. Diğer bir ifadeyle bu husus şikayet süresini yeniden başlatmaz. O halde mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de; mahkemece tebligatın usulsüzlüğü kabul edildiğine göre, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesine göre tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi yerine ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun icra mahkemesine başvurarak, borca ve zamanaşımı itirazlarının yanı sıra ödeme emrinin usulsüz tebliğini belirterek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetini incelemeden, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihe göre, İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca, davanın 5 günlük süre içinde açılmadığından bahisle istemin süre aşımından reddine karar verildiği görülmektedir....