Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince gecikmiş itiraza konu hallerden biri olduğunu, yine takip dosyasından tebliğin yapıldığı adreste Shell A.Ş.nin kiracı olarak bulunduğunu ve o dönemde ödemeler sebebi ile aralarında anlaşmazlık bulunduğunu, zabıta araştırması yapılmış olsa adreste kiracı olduğu ve davacı şirket yetkilisinin cezaevinde olduğu hususunun anlaşılacağını beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayeti, İİK'nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraza ilişkindir. Manisa 3....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebliğ işleminin usule uygun olduğunu, kaldı ki davacının 02/03/2022 tarihinde uyap üzerinden ödeme emrini incelediğini, gecikmiş itirazın süresinde olmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK 65. maddesine göre borçlunun gecikmiş itirazda bulunabilmesi için, öncelikle borçluya ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması ve borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebi ile süresi içerisinde borca itiraz edememiş olması gerekir. Ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edilmiş olması halinde, HMK 33/1 maddesinde belirtilen hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu kuralından hareketle şikayet dilekçesinde istemin gecikmiş itiraz olarak yazılması durumunda dahi istemin resen usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmesi gerekir....

Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. İlk derece mahkemesince, davacı-borçlu tarafından Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/176 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenmeksizin ve değerlendirilmeksizin, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verilmiştir. Mahkemece yapılması gereken, Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/176 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenerek, bu davada verilen karara göre gecikmiş itiraz davasının değerlendirilerek karar verilmesinden ibarettir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlu hakkında 47.750,00 TL alacağa ilişkin olarak ilamsız takip yaptığı, çıkarılan örnek 7 nolu ödeme emrinin davacıya 03/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile 08/10/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmiş, davalı taraf şikayetin gecikmiş itiraza yönelik olduğunu, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin olmadığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir. İİK'nun 65. maddesinde (Değişik: 18/2/1965- 538/35 md.); "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak, borçlu, maniin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye... mecburdur" hükmüne yer verilmiştir....

GEREKÇE: Dava, genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığı şikayeti ile birlikte borca itiraz nedeniyle takibin iptali taleplidir. Dava dilekçesinde açıkça ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve öğrenme tarihinin 06/03/2019 olduğu ileri sürüldüğünden ve hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan şikayetin ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayeti olduğu, ilk derece mahkemesince bu yönde bir hukuki nitelendirme yapılmasının yerinde olduğu anlaşılmıştır. Bununla birlikte, davalı tarafça istinaf dilekçesinde, tebligatın usule uygun olduğu ve tebliğ tarihi olarak, aksini gösterir delil olmadığı gerekçesiyle davacının bildirdiği tarih kabul edilmiş ise de bu hususta taraflarına delil sunma hakkı verilmediği ileri sürülmüştür. Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği; tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde, bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir....

İİK'nun 65. maddesinde koşulları belirlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması halinde, muhatabın bir engel nedeni ile süresi içinde takibe itiraz edememesi durumunda başvurulacak bir yoldur. Usulsüz tebligatta ise, tebligat usulüne uygun olarak yapılmamış olup, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurulur. Böyle bir durumda, mahkemece yapılacak iş, tebliğ işleminin 7201 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak yapılıp yapılmadığının incelenmesi ve tebligatın usulsüz olduğunun saptanması halinde de aynı Kanunun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihine göre tebliğ tarihinin düzeltilmesinden ibarettir. Somut olayda, borçlu vekilinin icra mahkemesine 30.12.2015 tarihinde yaptığı başvuruda, gecikmiş itiraz sebebi olarak bildirilen borçlunun hastanede yatışı sebebiyle engelin 28.10.2015 tarihinde kalkmış olmasına rağmen yasal üç günlük süre içerisinde gecikmiş itirazda bulunulmadığı anlaşılmıştır....

    İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. Somut olayda; borçlu ...'e yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı, ancak Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 25.12.2015 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüz olup, başvuru bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir....

      DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti ve Gecikmiş İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Gümüşhane İcra Müdürlüğünün 2021/637 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibi uyarınca gönderilen ödeme emrinin usule aykırı şekilde tebliğ edildiğini, müvekkilinin tebliğ işleminden 18.05.2021 tarihinde haberdar olduğunu, öte yandan usulsüz tebligat şikayetinin reddi halinde gecikmiş itiraz talebinde bulunduklarını ileri sürerek öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine aksi halde gecikmiş itiraz talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2265 KARAR NO : 2022/1072 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2021 NUMARASI : 2021/132 ESAS, 2021/312 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ- GECİKMİŞ İTİRAZ KARAR : Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/132 Esas, 2021/312 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebligat şikayetinin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bodrum 2....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından davacının aynı dilekçe ile usulsüz tebligat, şikayeti ve gecikmiş itiraz sebeplerine dayanarak icra takibine itiraz davası açtığı ,dilekçe içeriği itibariyle usulsüz tebligat ve gecikmiş itiraz nedenleri ayrıntısı ile incelendiğinde tebligatın yönetmelik ve kanuna uygun olarak T.K.35’e göre tebliğ edildiğinin anlaşılmış olduğu ,gecikmiş itiraz kurumunun kanunda tahdidi olarak sayılmış olduğu ve somut olayda gecikmiş itiraz nedenlerinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu