İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki hususları tekrar etmiş ilaveten mahkeme kararında davaya konu tebligatın yapıldığı tarihlerin doğru olarak yazılmadığını, bu durumun mahkemece mazbatalar incelenmeden karar verildiğini gösterdiğini, ayrıca tebligat üzerinde TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılması talebini içerir şerh bulunmamasına rağmen mahkemece bu şerhin bulunduğunun kabul edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve takibin usulsüz tebligat ile kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve borca itiraza ilişkindir. Muğla 2....
İlk derece mahkemesince; davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, Ezine İcra Müdürlüğünün 2020/80 esas dosyasında davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 16/07/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, usulsüz tebligat şikayeti kabul edildiğinden, takibin şekline göre davacının sair taleplerinin icra müdürlüğünce yapılması gerektiğinden bu talepler konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davacı-borçlunun kötü niyet tazminatı talebinin reddine, dair karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İcra Müdürlüğünün 2022/4788 esas sayılı dosyası kapsamında müvekkiline gönderilen tebligatın usulsüz olması nedeni ile tebliğ tarihinin takibe mutali olunan 24/04/2022 tarihi olarak kabulü ile usule aykırı olarak tebliğe çıkarılan ödeme emri tebligatı ile takibin iptaline, takibe muttali olunan tarihin 24/04/2022 olmakla icra dosyasına vaki itirazının süresinde olduğu nazara alınarak itirazın kabulüne ve takibin durdurulmasına, usulsüz tebligat nedeni ile icra dosyasından şimdiye kadar konulan hacizlerin kaldırılmasına icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacılar hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu, davacılar tarafından takibin iptali talebi ile şikayette ve borca itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği davacılar vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacılar vekili tarafından dava dilekçesinde ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de usulsüzlük iddiası dışında sebep belirtilmediği anlaşılmıştır. İncelenen tebligatlarda şekli olarak usulsüzlük bulunmadığından ve başkaca sebebe dayanılmadığından mahkemenin usulsüz tebligat şikayetinin reddine ilişkin kararı yerinde olduğundan bu yöndeki istinaf talebi yerinde değildir. Usulsüz tebligat şikayeti yerinde olmadığından borca itirazın süreden reddine karar verilmesinde de usul ve yasaya aykırılık saptanmamıştır....
bu yapılan usulsüz tebligat sebebiyle haksız haciz işlemleri uygulanmıştır....
ile takibin iptali bakımından verilen davanın reddi kararının kaldırılmasına, takibin iptaline, mahkeme aksi kanaatte ise resen ödeme emrinin iptaline, mahkeme aksi kanaatte ise takibin iptali bakımından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak, bu kuralın uygulanabilmesi için borçluya ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmemiş olması ve/veya usulsüz tebliğ şikayetinin bulunmaması gerekir. Borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazları ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut ise, usulsüz tebliğ şikayeti Mahkemece ön mesele olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, şikayetin İİK'nın 16 ve TK'nın 32. maddeleri kapsamına göre süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edildikten ve bu hususa gerekçede yer verildikten sonra borçlunun yetki, imza ve borca itirazlarının öğrenme tarihine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülüp sürülmediği belirlenerek hüküm kurulmalıdır....
dahi belli olmayan borç muhtırasına ilişkin usulsüz bir tebligattan haberdar olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesini, usulsüz tebligat nedeni ile icra dosyası kesinleşmeden yapılan tüm icrai işlerin iptali ile hacizlerin fekkini, haksız olan alacaklı-davalının aleyhine asıl alacağın %20sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ve alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesinin 2020/840 esas sayılı dosyasına konu takibin ve tebligatın usulsüzlük nedeniyle iptalini istediğini, takibin ve tebligatın usulüne uygun olduğunu, öncelikle davacının süresinde dava açmadığını, öte yandan davacı vekilinin takibin derdestliğine ilişkin beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, alacak kalemlerinin birbirinden faklı olduğunu, daha önce durdurulan her iki takip ile ilgili itirazın iptali davası açtıklarını ve yargılama sürecinin devam ettiğini, davacı tarafın Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine aykırı şekilde usulsüz tebligat yapıldığına ilişkin beyanlarının da gerçeği yansıtmadığını, ilk tebligat iade döndükten sonra talepleri üzerine icra müdürlüğünce Ticaret Sicil Gazetesinden davacının adresinin sorulduğunu ve gelen yazı cevabına göre tebligat yapıldığını, icra dosyasından yapılan tebligatın da usulüne uygun olduğunu beyan ederek, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir....