Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, şikayetçinin usulsüz tebligat şikayeti kabul edilip, öğrenme tarihi olan 15.06.2015 tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edildiğine göre, öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük sürede ileri sürülen diğer şikayet sebepleri incelenerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, şikayetçinin diğer şikayetleri incelenmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı hakkında yürütülen takip sırasında kıymet takdir raporunun 05/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, dava dilekçesinde davacı vekili tarafından kıymet taktir raporunun tebligatı hususunda herhangi bir usulsüz tebliğ iddiasının bulunmadığı, İİK 16. maddesi gereğince usulsüz tebligat şikayetinin en geç 05/02/2019 tarihinden itibaren 7 günlük yasal sürede mahkememizde ileri sürülmediği, davanın ise 09/09/2019 tarihinde açıldığı anlaşıldığından usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. " şeklindeki gerekçelerle davacının usulsüz tebligat şikayetinin süre yönünden reddine karar verilmiştir....

    Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince davacının davasının reddine, davacının usulsuz tebligat nedeni ile iptal talebinin reddi ile 7201 sayılı kanun 32. madde gereği davacıya tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 24/11/2016 şikayet tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi'nce istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 2004 sayılı İcra...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliğ edildiği borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borçlu derneğin çift imza ile temsil edildiği ancak, bonoda tek imzanın bulunduğunu, bu nedenle senedin geçersiz olduğunu iddia ederek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece borçlunun iddiaları kabul edilerek borca itirazın kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, takipten 20/03/2020 tarihinde haberdar olduğundan bahisle usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte bonolardaki keşideci imzasına itiraz ettiği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde muhatabın tevziat saatlerinde dışarıda olduğundan bahisle evrakın mahalle muhtarına 15/09/2009 Tarihinde tebliğ edildiği, imzadan imtina eden komşusu Azim Temel'e haber verildiğinin yazılı olduğu görülmüştür. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti...

        İcra Müdürlüğü'nün 2018/4257 Esas sayılı takip dosyası nedeniyle yetkiye, imzaya, takibe, borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği, mahkemece iş bu dava dosyası ile usulsüz tebligat şikayeti talepli açılan 2018/298 Esas sayılı dosyanın birleştirilmesine ve dosya arasına alınmasına karar verilmiş olmasına rağmen yapılan yargılamanın sadece birleşen dosya yönünden olduğu asıl dosyaki usulsüz tebligat şikayeti hakkında olumlu - olumsuz bir karar verilmediği asıl ve birleşen dosyalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmaksızın yalnızca birleşen dava yönünden inceleme yapılarak sonuca gidildiği görülmektedir....

        İİK'nun 168/3. maddesi hükmüne göre, borçlunun, takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığına yönelik şikayetini 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Aynı Kanun'un 170/a-1 maddesi uyarınca ise borçlu, alacaklının, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip hakkının olmadığını aynı sürede ileri sürmelidir. Somut olayda, borçlunun mahkemeye başvuru tarihinin 12.8.2015 olduğu, mahkemece, borçlu ...'e gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin ise 05.8.2015 olarak düzeltildiği, buna göre de, borçlunun kambiyo hukuku bakımından yaptığı şikayetin İİK'nun 168/3. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra olduğu görülmüştür. O halde mahkemece, borçlunun kambiyo hukuku bakımından yaptığı şikayetin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacı borçluya icra takibinde yapılan TK 21/2 mernis tebligatının usul ve yasaya uygun olduğu, buna göre davacının tebliğ - ıttıla tarihinin 11/09/2015 günü olup, sair Yetki İtirazı, Zaman Aşımı İtirazı ve Kambiyo Şikayeti için iş bu dava tarihi olan 05/10/2018 günü itibarıyla takipten itibaren yasal 5 günlük sürenin de geçmiş olduğu belirtilerek, usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile bu meyanda yasal süresinde ikame olunmayan yetki itirazı, kambiyo şikayeti ve zamanaşımı itirazlarının da reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra takibine dayanak senette Erdemli mahkemelerinin ve icra dairesinin yetkili olduğunun belirtildiğini, belirtilmemiş olsa bile düzenlendiği yer mahkemesinin yetkili olduğunu, ödeme emrinin müvekkiline TK.nun 21/2....

          İstinafa konu kararın, kambiyo senetlerine özgü takipte yetki itirazı ile tahrifat şikayeti olup, İİK'nun 168. Maddesi gereğince 5 günlük hak düşürücü süreye tabi olduğu, ödeme emrinin, davacının önceki vekili Av. Ayfer Altun Sade'ye 05/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebligat usulsüzlüğünün ayrıca ve açıkça getirilmesi gerektiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüz yapıldığını ayrıca ve açıkça dava konusu yapmadığı, sadece müvekkiline tebligat yapılmadığını belirttiği, bu halde usulsüz tebligatın esas alınarak davanın süresinde açılmadığına dair kararın doğru, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. O halde, istinafa konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, aksi yöndeki istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı görülmekle, istinaf başvurusunun HMK.' nın 353/1- b-1 md gereğince esastan reddine, karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....

          olduğu gerekçesiyle tebligat usulsüzlüğü şikayeti ve diğer itirazların süresinde olmadığından reddine karar verildiği görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu