WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde mahkemece Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihin tebliğ tarihi olduğuna karar verildikten sonra, bu durumda da şikayetin İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen (7) günlük yasal sürede olduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken, tebligat usulüne uygun kabul edilerek istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vasisi vekili; davalı kooperatifin parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle müvekkiline çıkardığı ihtarların ve sonrasında ihraç kararının tebliğinin usulsüz olduğunu, müvekkilinin haksız ihracı nedeniyle hattının sağlayacağı gelirden mahrum kaldığını ileri sürerek tazminat talep etmektedir. Dosya kapsamından davacının 15/03/2011 tarihinde tutuklandığı ve cezasının 20/07/2011 tarihinde kesinleşerek hükümlü konumuna geçtiği, ihraç kararının davacı tutuklu olarak cezaevinde iken bizzat kendisine tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat Yasası'nın 19. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği'nin 28. maddeleri gereğince tutuklu ve bir yıldan az hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olan hükümlülere ait cezaevi adresine çıkarılan tebligat bizzat kendilerine yapılır. Bu tebliği, hükümlü veya tutuklunun bulunduğu cezaevi veya müessese müdürü, bunlar da yoksa orayı idare eden memur temin eder....

      Şti'den olan alacağını tahsil için giriştiği takip dosyasında davacıya İİK'nın 89. maddesi uyarınca 1., 2. ve 3. haciz ihbarnameleri gönderildiğini, haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmemesi sebebiyle süresinden sonra öğrenildiğini ve bu sebeple İcra Hukuk Mahkemesi'nde gecikmiş itiraz yolu ile davacının itirazda bulunduğunu kaldı ki dava dışı şirketin davacıdan herhangi bir alacağının bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davacının süresinde itirazda bulunmadını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller uyarınca, davacının davaya konu haciz ihbarnamelerinin usulsüz şekilde tebliğ edildiği iddasıyla ... 18....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine gecikmiş itiraz Uyuşmazlık İİK.nun 65.maddesine dayalı gecikmiş itiraz istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Süre aşımı bakımından temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Borçlu.... aleyhinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, anılan borçlu şirkete gönderilen örnek 10 ödeme emrine karşı, borçlu şirket vekili icra mahkemesine başvurusundan, diğer itirazları ve tebligat usulsüzlüğü işlemi şikayeti ile birlikte şirketin temsilinin iki temsilcinin birlikte imzası ile mümkün olup, takibe konu çekte tek temsilcinin imzasının bulunduğunun, bu nedenle müvekkili şirketin borçtan sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek takibin iptalini ve alacaklı aleyhine % 20 tazminata hükmedilmesini talep ettiği, mahkemece; ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu ve tebliğ tarihinin öğrenme tarihinin 21.12.2014 olarak düzeltilmesine, borçlunun itirazlarının reddine ve şartları oluşmadığından borçlu aleyhine tazminat talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

            - K A R A R - 10.04.2012 günlü Kararımızla istenilen Şişli 6.İcra Müdürlüğü’nün 2008/1368 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesi sonucu, davalı ... vekilinin, 15.02.2008 tarihli itiraz dilekçesi ile “Müvekkili hakkında yapılan icra takibini 13.02.2008 tarihinde öğrenmiş bulunmaktayız.” Bununla ilgili gecikmiş itirazlarımızın kabulü için İcra Hukuk Mahkemesi’ne gecikmiş itiraz dilekçemiz sunulmuştur” denildiği için davalı tarafın icra takip dosyasına itirazının süresinde olup olmadığını denetlemek açısından davalının bahsettiği GECİKMİŞ İTİRAZ talebine ilişkin İcra Hukuk Mahkemesi dava dosyasının araştırılarak temin edilmesi ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın tekrar mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda örnek 10 numaralı ödeme emri borçluya 13.02.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliğ usulsüzlüğüne ilişkin açıkça bir şikayeti olmayan borçlu; İİK.nun 168. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süreden sonra 27.03.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itiraz ettiğini bildirmiştir. İİK'nun 168/ 4-5. maddesi gereğince borçlunun itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekmektedir....

                Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur” denilmektedir. Somut olayda, şikayetçiye 89/2 haciz ihbarnamesinin 23/05/2016 tarihinde, 89/3 haciz ihbarnamesinin ise 12/08/2016 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi vekili her ne kadar usulsüz tebliğ işleminden 09.08.2017 tarihinde haberdar olduklarını belirtip 16.08.2017 tarihinde mahkemeye başvurmuş ise de tebliği gerçekleşen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğlerinin usulsüz olduğuna ilişkin bir şikayetinin olmadığı görülmüştür....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yokluğunda verilen hükmün sanığa tebliğine ilişkin 19/01/2016 tarihli tebligat parçasında, gerekçeli kararın muhatabın kendisine tebliğ edildiği ifade edilmiş ise de; dosyada sadece fotokopisi bulunan tebligat parçasında yer alan muhatap imzasının, sanığın dosyada mevcut imzalarına benzemediği dikkate alındığında ve sanığın bahse konu tebligattaki imzanın kendisine ait olmadığı yönündeki şikayeti üzerine Erdek Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında anılan tebligat parçası aslının soruşturmaya esas olmak üzere işbu temyize konu yargılama dosyasından alınıp anılan soruşturma dosyası içine konulduğu, ancak anılan soruşturmanın akıbetiyle ilgili dosyaya yansıyan bir bilgi yahut belgenin bulunmadığı ve sanığın temyiz talebinden sonra ölmüş olduğu anlaşılmakla; sanığın eski hale getirme ve temyiz dilekçesinde...

                    Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/2410 Esas sayılı dosyasında tahliye davası açtıklarını, dosya kapsamında yapılan yargılamada usulsüz tebligat yaptırılarak tahliye kararı aldıklarını, tahliye kararını ... 8. İcra Müdürlüğünün 2010/5119 Esas sayılı dosyasında işleme koyup yine usulsüz tebligat ile teminat karşılığı ertelemeyi önlediklerini, müvekkilinin tahliye davasını otelden usulsüz bir şekilde tahliye edildiği 01.03.2010 tarihinde öğrendiğini, bunun üzerine kararı temyiz ettiğini, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi tarafından tahliye kararının usulsüz tebligat gerekçesi ile bozulduğunu ve Ankara 1....

                      UYAP Entegrasyonu