Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun talebi usulsüz tebligat şikayeti olup, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak belirlenmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... 13....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın alacaklı Antoto Otomotiv'e usul ve yasaya aykırı olarak ihale edildiğini, takibe konu esas icra dosyasından müvekkiline usulüne uygun olarak ödeme emri icra emri tebligatı gönderilmediğini, tebligat yapılmış ise bu tebligat usulsüz ve geçersiz olduğunu, tebligatın usulsüz ve geçersiz olması nedeniyle icra takibi kesinleşmeden satış yapılamayacağından dolayısıyla yapılan ihale işleminin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin alacaklı görünen karşı tarafa borcu bulunmadığını, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde müvekkilinin eşinin rızası bulunmadığından yapılan ipotek işleminin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın kıymet takdiri raporunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın muhammen değerinin, bilirkişiler tarafından belirlenen muhammen değerinden çok daha yüksek olduğunu, satış ilanı ile kıymet takdir raporunun müvekkiline usulsüz olarak tebliğ edilmesinin de ihalenin feshi sebebi olduğunu, satış...

    Maddeye göre yapılan tebliğ işleminde de resmi adres araştırması yapılmaksızın ve ilk yapılan tebligatın usulsüz olmasının ikinci tebligatı da usulsüz hale getireceği gözardı edilerek tebliğin yapıldığını, bu nedenle de usulsüz olduğunu, 2020/344 Esas sayılı dosya ile açılan temerrüt nedeniyle tahliye davasında 31/12/2020 tarihinde tebliğ edilen dava dilekçesinde takipten bahsedilmiş olmasının ödeme emrinin tebliği yerine geçerek süreleri işletmeye başlamayacağını, borçlunun dosyadan fotokopi almasının da itiraz süreleri başlatmayacağını, icra takiplerinde ödeme emrinde bulunması zorunlu unsurların İİK'nın 58. Ve 60. Maddelerinde tek tek sayıldığını, ödeme emrine itiraz ve itiraz merciinin de zorunlu unsurlardan olduğunu, oysa müvekkiline kanunda sayılan içerikleri ihtiva eden usulüne uygun tebliğ edilmiş ödeme emri bulunmadığını, müvekkilinin itiraz merci ve sürelerden habersiz olduğunu, İİK'nın 269....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Dosyanın incelenmesinde davacının usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte icra takibine itirazları olduğu görülmekle, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanun'un 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır....

    Dava İİK'nun 16,21 vd. maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ile İİK'nun 85. Maddesi uyarınca açılmış taşkın haciz şikayetidir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, davacı vekilinin İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/372 Esas sayılı dava dosyasına sunduğu 16/01/2020 tarihli ihtiyati tedbir talepli dilekçesinde bizzat müvekkili hakkında Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2018/22185 sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını ve müvekkiline ait araçlar üzerine haciz konulduğunu bildirmesine, bu durumda tebliğ tarihi 13/12/2019 olan şikayete konu tebligattan da en geç 16/01/2020 tarihinde haberdar olmasına, inceleme konusu davanın ise TK'nun 32. Maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 ünlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 25/01/2020 tarihinde açılmış bulunmasına, usulsüz tebligat şikayetinin süre yönünden reddi kararının dosya kapsamına uygun olmasına, taşkın hacize ilişkin kısım yönünden İİK'nun 363....

    Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu, usulsüz tebligat şikayeti yönünden kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılması ve yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A) 1- Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca İzmir 1....

    Borçlunun şikayeti, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, İİK.nun 16/1. maddesi gereğince; şikayetin bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun, .... İcra Müdürlüğünce gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine 10.11.2014 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğu görülmektedir. Bu durumda borçlunun, usulsüz tebliğ işlemini 10.11.2014 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden 31.12.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK.nun 16/1.maddesinde öngörülen yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir....

      dosyada gönderilen tebligatlar davacı müvekkilleri için yok hükmünde olduğunu, bir diğer ifadeyle anlatmak gerekirse; davacı müvekkillerine tebligat yapılmadığından ve haberdar da olunmadığından müvekkilleri adına yapılan itiraz taraflarınca henüz tebligat gönderilmeden yapılmış bir itiraz gibi olduğunu, ve bu itirazdan sonra müvekkillerine bir başka ödeme emri ihtiva eden tebligat da gönderilmediğinden sadece icra dosyasına itiraz etmekle yetinmesi gereken müvekkillerinden "bir de icra hukuk mahkemesine usülsüz tebliğ şikayetinde" bulunulmasını beklemenin hatalı olduğunu, aksi halde tüm icra takiplerine önce itiraz edip "dosyada belki usulsüz tebligat da olduğunu , bir de usulsüz tebliğ şikayetinde bulunayım" davranışı beklemek esas kabul edilir ki ilamsız takiplerin niteliği ve sonuçları dikkate alındığında bu sorumluluk vatandaşa yüklenemeyeceğini, bu esasen usul ekonomisi ilkesine de aykırı olduğunu, borçlunun yapması gereken tek şey süresinde icra dosyasına itiraz etmekten ibaret...

      İcra Müdürlüğünün 2019/13180 Esas sayılı dosyasından müvekkiline ödeme emri gönderildiğini 01/10/2019 tarihinde öğrenmeleri üzerine 02/10/2019 tarihinde icra dosyasına itiraz dilekçesi gönderildiğini, müvekkiline gönderilen ödeme emrine ilişkin tebliğ mazbatasında, "şirket yetkilisinin işyeri dışında olduğunu beyan eden aynı adreste daimi çalışan" şerhi ve "Mücahit Öztürk" imzasının yer aldığını, müvekkilinin Mücahit Öztürk adına bir çalışanı olmadığını, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile takibin devamına ilişkin işlemin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2311 KARAR NO : 2022/952 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2021/25 ESAS, 2021/430 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 9....

      UYAP Entegrasyonu