Örnek 10 ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesinin, borca ve imzaya itiraz süresi, takip dayanağı senedin vasfına yönelik şikayet süresi, ödeme süresinin başlaması ve takibin kesinleşmesi gibi nedenlerle borçlular yararına sonuçları doğmaktadır. O halde mahkemece borçluların usulsüz tebligat şikayetinin esasının incelenmesi, ödeme emrinin borçlulara usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti halinde ise, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihine göre tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ve icra dosyasını 04/10/2021 tarihinde ödemesi sebebiyle itiraz sürelerinin 04/10/2021 tarihinde başladığını, iş bu nedenden dolayı itiraz süresinin müvekkilinin öğrenme tarihi olan 04/10/2021 tarihi olarak kabul edilmesinin önem ve zorunluluk arz ettiğini, ayrıca müvekkilinin ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinde lehdarı hiç tanımadığını, bu kişilere böyle bir senet düzenlemediğini, takip dayanağı evrakı kabul etmemekle birlikte, yapılan tüm usulsüz işlemlerle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılıktan suç duyurusunda bulunacaklarını, bu sebeple icra takibine, takip dayanağı bonoya, borca , imzaya, işlemiş faize, sonraki faize, faiz oranına ve icra takibinin ferilerine ilişkin yasal süresinde itirazlarını sunmak için mahkememize başvurma zarureti hasıl olduğunu, Akşehir İcra Müd.'...
Somut olay ve iddiaların incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında Kahramanmaraş İcra Müdürlüğü'nün 2019/20101 Esas sayılı dosyası üzerinden 1 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek no 10 ödeme emrinin davacı borçluya 09/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, akabinde davacı borçlu icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebligat, borca ve imzaya itiraz etmiştir. Davacı borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin incelenmesinde; örnek no 10 ödeme emrinin davacı borçlunun '' İsmetpaşa mah, Şeyhadil cad, No:36/A Dulkadiroğlu/K.MARAŞ'' adresine çıkarıldığı, adresin kapalı olduğu, muhatabın dışarıda olduğunu beyan eden mazbata üzerinde ismi okunamayan şahıstan muhatabın sorulduğu, muhatabın çarşıya gittiği hususunun beyan edildiği, komşunun imzadan imtina ettiği, 2 nolu haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı ve tebligatın mahalle muhtarına 09/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, takipten 09.07.2021 tarihinde haberdar olduğunu alacaklıya bir borcu olmadığını, ödeme emri teblig tarihinde amcasının kemoterapi tedavisi nedeni ile ...'...
Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek istiyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak sair şikayeti ile birlikte imzaya itiraz iddiasında bulunmuş olup anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.'nun 172. maddesi gereğince icra dairesine yapılması gerekir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve icra memur muamelesine şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin süreden, diğer şikayetlerin ise esastan reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir (HGK 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258E.-1991/344 K). Somut olayda, şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emrinin yukarıda açıklanan sebeple usulsüz tebliğ edildiği, Orhan Mahallesi muhtarının düzenlediği "tebligat tutanağı" başlıklı tutanak içeriğine göre şikayetçi borçlunun usulsüz tebligatı 19/06/2018 tarihinde öğrendiği anlaşıldığından, mahkemece, davanın usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmesi ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi isabetli olmuştur. Dairemizce yapılan yargılama neticesinde; şikayetçi borçlu vekilinin bildirdiği istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından Yargıtay 12....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve sair şikayetlere ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı borçlu tarafça, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte sair şikayet ve itirazlarda bulunulduğu halde, mahkemece maaş kesintilerinin iadesine ve takibin durdurulmasına şeklinde karar verilmiş, usulsüz tebligat şikayeti hakkında herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mirasçıların murisin sağlığında yaptıkları işlemlere itiraz edemeyeceklerini, beş günlük yasal süre dolduktan sonra huzurda görülen davanın açıldığını, kambiyo senedinin mücerret borç ikrarı olduğu, davacının diğer şikayet sebeplerinin de yerinde olmadığını, davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; ''...Davacının murisine 25/03/2019 tarihinde TK 21/1'e göre ödeme emri tebliğ edildiği halde huzurda görülen dava 04/05/2019 tarihinde açılmıştır. Davacının 7 günlük genel şikayet süresine tabi usulsüz tebligat şikayeti ön sorun olarak incelenmiş, tebligat davacının murisine usulüne uygun bir şekilde yapıldığı için reddine karar verilmiştir....
GEREKÇE: Dava, ödeme emrinin usulsüz tebliği iddiasına ilişkin şikayet ve kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraz olup; yerel mahkemece şikayetin esastan, itirazın ise süre aşımından reddine karar verilmesi üzerine davacı yanca yapılan istinaf başvurusu dikkate alındığında, taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı hususudur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....