gerekçesiyle reddedildiğini belirterek usulsüz yapılan tebligat nedeniyle müvekkilinin tebliği öğrenme tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine, icra müdürlüğünce verilen red kararının kaldırılarak icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava;İİK’nun 16.vd maddeleri uyarınca açılan usulsüz tebliğ şikayeti ve gecikmiş itiraza ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. Maddesi'nde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesinin de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır. Madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir....
Dairemize yapılan değerlendirmede; davacı her ne kadar gecikmiş itiraz nedeniyle iş bu davayı açmış ise de, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi dava dilekçesi içeriğinden davanın usulsüz tebligat şikayetine yönelik olduğu anlaşılmış olup, yapılan incelemede; takip dosyasında borçlunun bilinen adresine ilk tebligatın yapıldığı, iade gelmesi üzerine davacının aynı adresine mernis adresi olması nedeniyle TK'nun 21/2 maddesi uyarınca mernis şerhli olarak tebligatın çıkarıldığı ve tebliğ edildiği, Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesinde düzenlendiği üzere TK'nun 21/2 maddesi gereğince yapılan tebliğ işlemlerinde tebliğ memurunun komşuya haber verme yükümlülüğünün bulunmadığı, davacının tebligat mazbatasının kapıya yapıştırılmadığı iddiasının da tebliğ evrakında bu hususun şerh düşülmesi nedeniyle yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Bilginler Sok.No:4 İç kapı No :5 Bakırköy/İstanbul"adresine TK 21/2 maddesi uyarınca geri çevrilmez şerhi içerir tebligatın 18/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği belirlenmiştir. Her ne kadar davacı borçlu tebligatın usulsüz tebliğ edildiğini beyan ederek şikayetçi olmuş ise de tebligatın TK 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edildiği 18/10/2018 tarihinde mernis adresinin "Zuharatbaba Mah. Bilginler Sok.No:4 İç kapı No :5 Bakırköy/İstanbul" adresi olduğu belirlendiğinden usulsuz teblgata yönelik şikayetinin reddine karar verilmiştir. Yine her ne kadar davacı davasını gecikmiş itiraz olarak açmış ise de ;gecikmiş itirazda bulunabilmesi için gecikmeye ilişkin bir sebep sunması gerektiği davacının bu yönde bir açıklaması olmadığından bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı alacaklıların Uşak 3....
GEREKÇE: Üç adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu (keşideci) vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayette bulunularak sair itiraz ve şikayetler ileri sürülmüş olup ilk derece mahkemesince ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği belirtilerek şikayetçinin usulsüz tebligatın iptali, gecikmiş itiraz ve memur muamelesinin iptaline ilişkin açmış olduğu davanın reddine,Borca, fer'ilerine itirazı ile mükerrerlik itirazının süre yönünden reddine,Tazminat talebinin reddine karar verilmesi üzerine borçlu vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir....
Dava dilekçesinde davacının takipten 14/12/2020 tarihinde haberdar olduğu belirtilmiş ve 15/12/2020 tarihinde icra dosyasına itiraz edilmesi karşısında, davacının icra takibini öğrendiğini bildirdiği tarihe göre, 11/03/2021 tarihinde yapılan usulsüz tebliğ şikayetinin yasal süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin kabul edilmesi doğru olmamıştır. Davacının usulsüz tebliğ şikayetinin yasal süresinde olmaması karşısında, takip kesinleşmiş olmakla, icra müdürlüğünün 11/02/2021 ve 05/03/2021 tarihli kararlarında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davacının icra memur işlemlerine yönelik şikayeti de yerinde görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayeti, gecikmiş itiraz ve takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, her ne kadar kısa kararda davanın reddine şeklinde hüküm oluşturulmuş ise de, karar gerekçesinde öğrenme tarihine göre yasal süre içerisinde şikayette bulunulmadığı belirtildiğinden şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Ancak, borçlu vasisi tarafından sair şikayetlerin yanında, kısıtlı aleyhine doğrudan icra takibi başlatılamayacağı yönünden de şikayette bulunulmuş olup, söz konusu şikayet süresiz olarak her zaman ileri sürülebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sultanbeyli İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/06/2007NUMARASI : 2007/99-2007/124 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Mahkemece kısa kararda ".... usulsüz tebligat nedeniyle gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına..." gerekçeli kararda ise "... tebligatın usulsüz olması nedeni ile ve davacı tarafta gecikmiş itiraz olarak kabulünü talep ettiğinden tebligat usulsüz olması nedeni ile tebligatın iptaline ve tebligatın öğrenme tarihinin tebligat tarihi olarak kabulüne...." şeklinde karar verilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2021 NUMARASI : 2020/256 2021/305 DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 16....