Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayetçi 28.01.2016 tarihinde tebliğ işleminden haberdar olduğunu belirttiğine göre 28.01.2016 tarihi itibariyle usulsüz tebligata muttali olduğunun kabulü ile tebligat usulsüzlüğü şikayetinin bu nedenle kabulüne ve belirttiği tarihe göre tebliğ tarihinin düzeltilmesi gerekmektedir. Bu durumda, mahkemece, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu gözetilerek, borçlunun usule aykırı tebliği öğrenme tarihi olarak beyan ettiği 28.01.2016 tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilerek, zaman aşımı itirazı yönünden işin esasının incelenmesi gerekirken, usulsüz tebliğ şikayeti hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması ve zamanaşımı itirazının süreden reddi isabetsizdir....

    İcra Müdürlüğünün 2020/2170 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin 04/08/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 21/08/2020 tarihinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, borçlunun takipten 20/08/2020 tarihinde haberdar olduğunu belirterek takibe itiraz ettiği, icra müdürlüğünce 24/08/2020 tarihli karar ile icra müdürlüğünün usulsüz tebligat iddiasını inceleme görevi bulunmadığı gerekçesiyle itirazı reddettiği görülmüştür. Dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına da dayanılmış olup, HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan davanın usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazın reddine ilişkin icra memur işlemini şikayeti olarak nitelendirilmesi gerekir....

    Kıymet takdirine ilişkin itiraz davadan tefrik edilmiş, yetki itirazı ve meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2020/1887 E sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, ödeme emri tebligatının davacının 2 sene önce taşınmış olduğu adrese usulsüz olarak yapıldığını, Konya İcra Dairelerinin yetkisiz olduğunu, senet üzerinde yer alan adrese göre Karaman İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını beyanla; davacıya yapılan ödeme emri tebligatlarının usulsüz olduğunun tespiti ile tebliğ tarihinin 22/02/2021 tarihi olduğunun tespitine, yetki yönünden itirazın kabulü ile Konya 7. İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, yetkili İcra Müdürlüğünün Karaman İcra Müdürlüğü olduğuna karar verilmesine, % 20 tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacının yetki itirazı bakımından;Usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilmesi nedeniyle yetkiye itirazın süresinde yapıldığı anlaşılmış ise de davacı borçlunun itirazı tarihi itibariyle yetki itirazında bulunmayan diğer borçlulara ödeme emrinin 06.06.2018 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle icra takibinin yapıldığı Ankara İcra Dairelerinin yetkisinin kesinleştiği anlaşıldığından davacı borçlunun yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının imzaya itirazı bakımından; Usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilmesi nedeniyle imzaya itirazın süresinde yapıldığı anlaşıldığından mahkememizce tarafların bildirdikleri kurumlardan borçlunun mukayese imza asılları getirtilmiş, talimat mahkemesince şirket yetkilisinin imza örnekleri alınmış, yargılama aşamasında takip konusu çekin aslı dosyamıza getirtilmiştir....

    Görüldüğü üzere Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenleme ile ilgili olarak belirtilmesi gereken bir başka husus da, yetki sözleşmesi yapılmasında tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır. Diğer bir anlatımla, maddedeki tacirden anlatılmak istenen, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişilerden olmasıdır. Sözleşmenin konusunun ticari iş olması gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir.Somut olayda, her ne kadar borçluya ödeme emri, ... adresinde tebliğ edilmiş ise de, anılan tebliğ işleminin, Teb. Kanunu'nun 18. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği'nin 27/2. maddesine göre usulsüz olduğu, senedin düzenlenme yerinin ... borçlunun ikametgah adresinin ise ... olduğu görülmektedir....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 30/12/2020 tarihli 2020/319 Esas 2020/486 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, yerine; "a-Davacının usulsüz tebliğ şikayetinin KABULÜ ile; Konya 9....

      yapılması gerektiğinden muhtıra ile birlikte yapılan ödeme emrinin de usulsüz olduğu, İİK'nun 54/1 maddesine göre muhtıra tebliğinden sonrasında ise usulüne uygun tebliğ işlemlerinin gerçekleştirilmediği dikkate alındığında davacının usulsüz tebliğ şikayeti yönünden istinaf sebebi yerindedir....

      İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti, borca itiraz, hacizlerin kaldırılması ve takibin durdurulması şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borçlu şirket yönünden usulsüz tebligat şikayetinin reddine, diğer borçlu yönünden usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, hacizlerin kaldırılması ve takibin durdurulması ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davacı borçlular vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlular vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2020 NUMARASI : 2019/903 ESAS- 2020/238 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜT TEBLİĞ ŞİKAYETİ VE YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 13....

        UYAP Entegrasyonu