Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ödeme emri davacı borçluya 22/01/2020 tarihinde tebliğ olunmuş kabul edildiğinden davacı icra mahkemesine yapması gereken şikayeti ve borca itirazı 04/08/2020 tarihinde 7 günlük şikayet ve itiraz süresi geçtikten sonra yaptığından mahkemece süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde hukuka aykırı yön bulunmamaktadır....

Borçlunun şikayet dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile beraber kıymet takdir raporuna da itiraz ettiği, .......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/... Esas sayılı dosyasına kaydedilen bu dilekçeye ilişkin mahkemenin 05.01.2015 tarihli tensip tutanağının yedinci bendi ile meskeniyet şikayetinin bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verildiği ve mahkemenin 2016/... Esasına kaydedildiği, temyiz incelemesine konu mahkeme kararının da işbu tefrik edilen meskeniyet şikayeti olduğu sorulmaktadır. Karara dayanak dava şartına ilişkin muhtıranın incelenmesinde mahkemece, toplam 829,......

    Somut olayda, istinaf konusu şikayet, kıymet takdir raporunun usulsüz tebliği şikayeti ve kıymet takdirine itiraz talebiyle icra mahkemesine başvuru olup, bu şikayet üzerine verilen karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesin olduğu, istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun İİK'nun 363, 365/son maddeleri gereğince reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. ( 12 HD esas no: 2020/8492 karar no: 2021/3818) HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; İstanbul 10....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davacılara gönderilen haciz ihbarnamesinin 19/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacıların 18/02/2021 tarihinde haciz ihbarnamesine itiraz ettikleri, şikayetin 22/12/2022 tarihinde yapıldığı, 7 günlük usulsüz tebligat şikayeti süresinin şikayet tarihinden önce sona erdiği gerekçesiyle şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin süresinde haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; kararın doğru olduğunu belirterek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Bu durumda, TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur. Borçlunun, şikayet ve itiraz dilekçesinde; usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarihe ilişkin bir beyanı bulunmayıp icra müdürlüğüne 11/11/2019 tarihinde itirazda bulunduğunu beyan etmekle ve aksi yazılı delille kanıtlanamadığına göre, Mahkemece, borçlunun icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğu 11/11/2019 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, bu tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Buna göre Mahkemece, başvurunun usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebligat tarihinin, borçlunun usulsüz tebligattan haberdar olduğu 11/11/2019 tarihi olarak göre düzeltilmesine karar verilmesi isabetlidir. HMK.'...

    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, 05/04/2021 tarihli icra memur işleminin şikayet edildiğini ve bunun da süresinde olduğunu belirtmiş ise de, söz konusu memur işleminin de davacı borçlunun ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla borca itiraz talebinin reddine ilişkin olup, şikayetin özünün de usulsüz ödeme emri tebligatının öğrenme tarihine göre düzeltilmesi ve buna göre borca itirazlarının süresinde kabul edilmesi istemi olduğundan, davacının, usulsüz tebligatı, icra dosyasına sunduğu borca itiraz dilekçesi ile öğrendiği kabul edilerek verilen kararda usulsüzlük bulunmamaktadır....

    Bu halde muhatabın adresi gün aşırı olacak şekilde muvakkatan terk ettiğinin kabulü gerekir ki bu halde TK 21/1 maddesine göre tebliğ muamelesi yapılamaz. Bu durumda posta memurunca evrakın bila tebliğ iade edilmesi gerekirdi. Keza emniyet zabıta tahkikatı ile ilçe nüfus müdürlüğü cevabi yazısına göre muhatabın sorulduğu Ahmet Ünlü isimli kişinin tebliğ adresinde ve etraftan bilinen bir kişi olmadığı, yani komşu olmadığı anlaşılmıştır. O halde davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili, gecikmiş itirazda bulunmuş ise de usulsüz tebliğ şikayeti kabul edildiğinden bu yöndeki talep ayrıca tetkik edilmemiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın kabulüne, İstanbul 22 icra dairesinin 2021/31762 numaralı dosyasında davacıya ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile ıttıla tarihinin 05/01/2022 olarak düzeltilmesine, Gecikmiş itiraz yönünden ayrıca tetkike yer olmadığına," karar verildiği görülmüştür....

    Davacı borçlu itiraz dilekçesinde, takipten 07/09/2017 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş, mahkemeye sunduğu şikayet dilekçesinde de öğrenme tarihinin 07/09/2017 olarak kabulünü talep etmiştir. Buna rağmen, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre geçtikten sonra (20/03/2019 tarihinde) şikayette bulunulmuştur. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle, usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. Yine, usulsüz tebliğ şikayeti reddedilmiş olduğundan, davacının kesinleşen takipte takibin durdurulması ve hacizlerin kaldırılması talebi de yerinde olmadığından ve kötü niyet tazminatı şartları da oluşmadığından bu yöndeki taleplerin reddedilmesinde de hukuka aykırılık yoktur. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....

    İİK'nın 16/1.maddesinde "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı İcra Mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten 7 gün içinde yapılır." hükümleri yer almaktadır. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nın 16/1. maddesidir. Bu yöndeki şikayetin ise, usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde yapılması gerekmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihinin belirtilmemiş olması halinde ise, en geç şikayet tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak, yazılı belge ile ispatlanabilir. (H.G.K.'...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2021 NUMARASI : 2021/495 ESAS 2021/623 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebliğ Şikayeti) KARAR : DAVALI : TÜRKİYE VAKIFLAR BANKASI T.A.Ş - VEKİLİ : Av. AHMET ÜNSALAN; Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. Adana Hukuk İşleri Müdürlüğü Çınarlı Mah. Atatürk Cad....

    UYAP Entegrasyonu