İcra Hukuk Mahkemesinin 24.10.2022 Tarihli ve 2022/433 Esas, 2022/454 Karar Sayılı Kararı Somut olayda; davacının kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayalı şikayette bulunduğu, kıymet takdiri raporunun İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2018/862 Esas sayılı takip dosyasından tebliğe çıkartıldığı, söz konusu şikayeti inceleme yetkisinin de tebliğ işlemini yapan esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. B. İstanbul 42....
iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanık ...'...
Takip dosyasının incelenmesinde; şikayetçinin şikayet dilekçesinde usulsüz olduğunu belirttiği ödeme emri tebliğ işleminden sonra kendisine 19.02.2016 tarihinde taşınmaz haczine ilişkin 103 davet kağıdı tebliğ edildiği görülmektedir. Her ne kadar söz konusu tebliğ işlemi de Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca usulsüz yapılmış ise de, 103 davetiyesine yönelik tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair bir iddia ve şikayet olmadığı anlaşıldığından, şikayetçinin en geç 19.02.2016 tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Dolayısıyla şikayetçinin, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair 15.04.2016 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru 7 günlük sürede değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun meskeniyet şikayeti mahkemece süresinde olmadığından bahisle reddedilmiştir. İİK'nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....
Sözkonusu tebligatta, muhatabın adresten taşındığını beyan eden komşunun ismi belirtilmemiş olup tebligat bu haliyle Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine uygun olmadığı gibi TK.nun 10. maddesi uyarınca önce bilinen adrese tebligat yapılmadan doğrudan doğruya TK.nun 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işlemi de usulsüzdür. O halde mahkemece Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihin tebliğ tarihi olduğuna karar verildikten sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, tebligat usulsüzlüğü şikayeti reddedilerek işin esasının incelenmiş olması doğru değil ise de mahkemece dayanak bononun teminat olarak verildiği iddiasının da incelenerek yazılı olarak ispat edilemediğine dair verilen karar yerinde olduğundan yanılgılı değerlendirme bozma nedeni yapılmayarak mahkeme kararının onanması cihetine gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddiyle mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Soruşturma aşamasında alınan beyanında sanıktan şikayetçi olduğunu bildirdiği halde, kovuşturma aşamasında şikayeti ve davaya katılma isteminde bulunup bulunmadığı sorulmayan müşteki ...'ın yokluğunda verilen hükmün, müştekiye tebliğine ilişkin bilgi ve belgeye dosyada rastlanmadığının anlaşılması karşısında, varsa tebliğ belgesinin dosyaya eklenmesi, aksi taktirde belirtilen hükmün müştekiye usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, sunarsa temyiz dilekçesi ve bu konuda ek tebliğname de düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize iletilmesi için mahkemesine gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davacı tarafından 17/05/2021 tarihli dilekçe ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz için icra mahkemesine başvurulduğu, davanın görüldüğü İstanbul Anadolu 18. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/236 E. sayılı dosyasında, meskeniyet şikayeti yönünden tefrik kararı verilerek aynı Mahkemenin 17/05/2021 tarihli, 2021/268 E., 2021/320 K. sayılı ilamı ile meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verildiği ve bunun üzerine dosyanın istinaf incelemesine konu kararı veren mahkemeye gönderildiği görülmüştür. Mahkemece, davanın ilk açılış tarihi olan 17/05/2021 tarihi dikkate alınmaksızın, yetkisizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği İstanbul Hukuk Mahkemeleri tevzi bürosu tarafından yapılan tevzi tarihi dikkate alınarak, dava tarihinin hatalı tespiti ile karar verilmiş olması isabetsizdir....
Somut olayda, mahkememiz dosyası ve icra takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafın 14/12/2021 tarihinde tesadüfen hacizden haberdar olduğu iddia olunmuşsa da taşınmaza ait kıymet taktiri raporunun 31/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 24/04/2019 tarihinde İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/740 Esas sayılı dosyasına kıymet taktirine itiraz da bulunduğu, öğrenmenin kıymet taktiri raporunun tebliğ ile gerçekleştiği anlaşılmakla meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra yapılmıştır. Bu nedenle mahkememizce, İİK 16.maddesine göre bu tarihten başlayarak 7 günlük süre içerisinde gerçekleştirilmesi gerekirken, davanın 17/12/2021 tarihinde açıldığı sabit olduğu, bu davanın süre aşımı nedeniyle reddine'' karar verildiği görülmüştür....
Somut olayda; davanın meskeniyet şikayeti ile birlikte kıymet taktirine itiraz dilekçesi verdiği, yargılama sonunda meskeniyet şikayeti yönünden davanın süre nedeniyle reddedildiği, kıymet taktirine ilişkin kararın ise İİİK'nun 363. Ve 128/a maddesi gereği kesin olduğu, istinaf dilekçesinde sebep ve gerekçe gösterilmediği HMK'nun 355. Maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin bir aykırılığın da tespit edilemediği anlaşılmakla meskeniyet şikayeti ve kıymet taktirine itiraz yönünden aşağıdaki hüküm kuruldu....
Dairemizin 23.05.2019 tarihli, 2018/1035 E. 2019/9010 K. sayılı kararıyla; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, imzaya itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olduğu, borçluya ödeme emrinin 29.07.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından tebliğ işleminin usulsüzlüğü ileri sürülerek 11.08.2016 tarihinde imzaya ve borca itirazda bulunulduğundan borçlunun öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirilerek oluşacak sonuca göre itirazlarının incelenmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. B....