İlk derece mahkemesince 19/04/2023 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü ile adli yardım talebi bulunması nedeniyle; davalılar .... ve .... adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine şimdilik teminatsız olarak (İİK.'nun 82. ve 83. maddeleri ile özel yasalarınca haciz edilemeyecek mal, hak ve gelirler ile maaş gelirleri ve maaş gelirinin yattığı banka hesapları hariç) ihtiyati haciz konulmasına, davalılar .... A.Ş, .... A.Ş ve .... (.... Ticaret) yönüyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı .... ve davalı .... vekilinin bu karara karşı yaptığı itirazlar duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve 06/09/2023 günlü ara kararla, davalılar vekillerinin itirazı reddedilmiş, bu karara karşı davalı .... ve davalı ... vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Uyuşmazlık, açılan maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz konulması isteğine ilişkindir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yeterli delillerin sunulduğunu, davacının dava konusu alacağını güvence altına alınması için ihtiyati haciz kararının verilmesi gerektiğini, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sulh olma, tazminatın ödenmesi vs. gibi durumlar nedeniyle hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya tamamen imkansız hale gelmesi ihtimalinin söz konusu olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Uyuşmazlık, trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemli açılan davada geçici hukuki koruma talebine ilişkindir. Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK'nın 353'üncü maddesi uyarınca dosya üzerinden yürütülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Ve GEREKÇE Uyuşmazlık; ölümlü trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat istemli davada, davalılar T9 ve T8 menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde borca yetecek ölçüde teminatsız olarak ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesine, davalılar T9 ve T8 adına kayıtlı taşınmaz ve taşınırların dava sonuçlanıncaya kadar başkalarına devrinin, cebri icra ile satışının ve üzerinde ayni hak tesisinin önlenmesi için tapu ve trafik kayıtlarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, tapu, trafik vb kayıtlarına davalıdır şerhi işlenmesine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır. Duruşma açılmasını gerektiren sebepler bulunmadığından HMK'nın 353 ve 355 maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler dosya üzerinden yürütülmüştür....
A) DAVACI VEKİLİNİN İSTEMİNİN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin geçirdiği trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 21.200,00 TL maddi ve manevi tazminatın olay tarihi işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsillen tahsiline karar verilmesi talep etmiş, davalılardan T3 adına kayıtlı 34 XX 264 plaklaı ara. ve davalıların üzerine kayıtlı araç ve gayrımenkullerine ihtiyati tedbir konulmasına, mahkeme aksi kanaatte ise teminatsız yada uygun bir teminat karşılığında davalıların bütün menkul-gayrımenkul ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. B) İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Diyarbakır 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 27/03/2023 tarihli, 2023/122 Esas sayılı ara kararıyla; "Davacının ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE" karar verilmiştir....
Kişilere devrini ve temlikini engeller nitelikte davalıların UYAP üzerinden malvarlıkları sorgulanarak malların kayıtlarına davanın niteliği gereği takriben teminatsız olarak HMK'nun 389 vd. ile İİK 257 vd. maddeleri gereğince teminatsız ihtiyati haciz / ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, haksız fiil niteliğinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası nedeniyle manevi tazminatın tahsili istemine ilişkin davayla birlikte istenen ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinden kaynaklanmaktadır. İDM'nce yukarıda özetlenen gerekçelerle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 355....
Öte yandan, manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir. Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1-b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla, ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....
GEREKÇE : Talep, trafik kazası nedeniyle davacı mirasçılar yönünden destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. HMK'nın 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....
nın avukatı tarafından; müvekkillerinin beyanı alınmadan ve müvekkilleri dinlenmeden ihtiyati haciz kararı alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ilk derece mahkemesinin kararı ile müvekkillerinin tüm mal varlığına haciz konulduğu ve bu hususun taşkın haciz oluşturduğu, müvekkillerinin mal kaçırma girişiminde bulunmaması ve böyle bir ihtimalin de bulunmaması nedeniyle ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmediği, koşulları somut olayda gerçekleşmemesine rağmen ihtiyati hacze hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, belirtilmek suretiyle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Yukarıda belirtildiği üzere eldeki dava; trafik kazasına bağlı ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma maddi tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İİK'nın 257.maddesinde "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarının ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir" denmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle manevi tazminat isteğine ilişkin olup, uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır. 6100 Sayılı HMK’nın 389/1 maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, UYUŞMAZLIK KONUSU HAKKINDA ihtiyati tedbir kararı verilebilir." şeklinde düzenleme getirilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda trafik kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulması talep edilen araçların mülkiyeti ile davalıların taşınırları ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile eldeki tazminat davasının konusu değildirler....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı Muhammed El Kadı vekili istinaf dilekçesinde; söz konusu davada davacı tarafından vadesi gelmiş bir para alacağının söz konusu olmadığını, mahkemece ihtiyati haciz için polis tutanağına itibarı edilerek karar verildiğini, ancak polis tutanaklarını tamamen farazi olarak rafların beyanları ile oluşturulmuş bir tutanak olduğunu, müvekkilinin meydana gelen kazada kırmızı ışıkta geçtiğini gösterir hiçbir delil bulunmadığını, bu nedenle verilen ihtiyati haciz kararının hatalı olduğunu, ayrıca manevi tazminat esasa ilişkin olarak hüküm içerdiğinden manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini belirterek usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir....