... ve ... tarafından açılan dava temliken tescil isteğine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/34 esasında davacı aleyhine elatmanın önlenmesi ve kal istemli bir dava mevcut olduğundan ve aralarında bağlantı bulunduğu anlaşıldığından HMK'nın 166. maddesi gereğince her iki davanın birleştirilmesi gerekir. Temliken tescil talebi ile ilgili olarak davacının kök tapu maliki ... ölünce geriye mirasçı olarak oğlu ... ve kızı ...'...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, 582 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 24 bağımsız bölüm numaralı villanın Türk Medeni Kanununun 724. maddesi hükmü gereğince temliken tescil, ikinci kademede ise 3 katlı villa satış bedeli, ... duvarı bedeli ve 14.04.2008 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen ağaçların bedeli ile 500 m2 yere karşılık ödenen arsa bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının temliken tescil talebi kabul edilmiş, davalının temyizi üzerine hüküm Dairemizce bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş, temliken tescile ilişkin davacı talebi reddedilmiştir....
Davacı vekili, dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın 775 sayılı Yasa gereğince müvekkiline devredilmiş olduğundan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde temliken tescil hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece 775 sayılı Kanun gereğince taşınmazın davacıya devredildiği ve dava konusu taşınmazın ... Belediyesi adına kayıtlı iken ... Valiliği İl İdare Kurulunun 06.04.1989 tarihli ve 14 sayılı Kararı ile davalı belediyeye devir kararının yolsuz olduğu gerekçesiyle davacının birincil derecedeki talebinin kabulüne karar verilmiş ise de 24.03.1976 tarihinde davacıya temlik edilerek tapuda devredilen 1253 ada 260 parsel sayılı taşınmazdaki davacı adına olan tahsis 1985 tarihinde iptal edilmiştir....
Davacı- karşı davalının .... parsel sayılı taşınmazına tecavüz teşkil eden ve temliken tescile konu olan 18.07.2011 tarihli fen bilirkişi raporunda "A" ve "B" harfleri ile gösterilen kısmında bulunan binanın .... parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasıyla oluşmasından sonra yapıldığı anlaşılmaktadır. Temliken tescil nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminde bulanabilmek için öncelikli koşul malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. Malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesi veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmaması ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunması gerekir. 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir....
Bu konumdaki taşınmazın maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişki TMK'nin 722, 723 ve 724. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacıların temliken tescil talepleri reddedildiğine göre, yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin mal varlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme sahiplerine muhik (haklı) bir tazminat vermesi gerekir. Ancak, malzeme sahibi iyiniyetli değilse, tazminat miktarı, levazımın en az kıymetini geçemez. Davacıların murisinin iyiniyetli olduğu kanıtlanamadığından temliken tescile yönelik ... iptali ve tescil talebi reddedildiğinden, inşaatın asgari levazım bedeli olan 57.176,19TL tazminat isteğinin kabulüne yönelik yerel mahkeme kararının onanması gerekir. Açıklanan nedenle sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyoruz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 724 ve devamı maddelerine dayalı (temliken tescil) tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece de temliken tescile yönelik talep yönüyle inceleme yapılarak hüküm kurulduğu anlaşılmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 30.01.2019 gün ve 2019/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.07.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Birleşen davada ise, davalı-davacı taşınmazlar arasında kot farkı olduğunu, çekişmeli yere iyiniyetle ağaç diktiğini ve duvar yaptığını ileri sürerek, Türk Medeni Kanununun 724 ve 729. maddeleri hükmü uyarınca temliken tescil istemiştir. Mahkemece, davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı-davalı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu m. 684. ve 718 hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, yasa koyucu somut olaydaki taşınmazların durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmazların maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişkiyi Türk Medeni Kanununun 722, 723. ve 724. maddelerinde özel olarak düzenlemiştir. Uyuşmazlığın bu kapsamda değerlendirilmesi gerekecektir....
Eldeki davada, yetkili mercii olan Belediye 13.12.2004 tarihli yanıtında, taşınmazın 1500 m2’den az olmamak kaydıyla ifraz olanağı bulunduğunu belirttiğinden oysa temliken tescil davasına konu taşınmaz bölümü 1500 m2’den az olduğundan Türk Medeni Kanunu’nun 724. maddesine dayalı temliken tescil davasının kabulüne olanak yoktur. O yüzden davacının mülkiyet aktarım istemine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; İmar uygulaması sonucu 4096 ada 1 parsel sayısını alan ve 16.05.1994 tarihinde ihdasen çapa bağlanarak Hazine adına tescil edilmek suretiyle davalı ve birleşen davanın davacısı ... adına 15.12.1997 tarihinde tescil edilen taşınmazın çap kaydı içerisinde 16.05.2003 günlü krokide ahır ve iki katlı kagir ev olarak işaretlenen yapılar bulunmaktadır. Hiç şüphesiz Türk Medeni Kanununun 684 ve 718. maddeleri gereğince yapı üzerinde bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmüm cüzü) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....
Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesi uyarınca temliken tescil isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 684. ve 718.maddeleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, yasa koyucu somut olaydaki taşınmazların durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmazların maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişkiyi Türk Medeni Kanununun 722, 723. ve 724. maddelerinde özel olarak düzenlemiştir. Konunun bu kapsamda değerlendirilmesi gerekecektir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir....