Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 2014/1676 esas-2014/3499 karar sayılı ilamıyla onandığını, mülkiyet hakkının hem anayasa hem de uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alındığını, TMKnın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararlardan devletin sorumlu olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile 10.000TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

. maddesindeki kusursuz sorumluluk ilkesine göre 6100 sayılı Kanunun 1007. maddesi uyarınca tazminat tutarları belirlenerek tespitine ve şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak tespit edilecek gerçek değerinin yargılama aşamasında ıslah edilmek ve harcının ikmal edilmek koşulu ile (dava değeri olan 10.000....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl dava taşınmazın tapu kaydında bulunan orman şerhinin kaldırılması; olmadığı takdirde tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan (TMK.1007 md. ) tazminat talebine; birleştirilen dava ise kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali istemine ilişkin olmakla birlikte Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, yalnızca davalı Hazine tarafından TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak hükmedilen tazminat yönüyle temyiz edilmiş ve sadece bu yöne ilişkin olarak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nce bozulmuş olmakla; temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü ve 07.07.2020 tarih ve 2020/173 sayılı Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu kararının 3. maddesinin B/b bendi uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/324 Esas, 1975/744 Karar sayılı dosyasında dava açıldığı, yapılan yargılama sonucu dava konusu taşınmazın deniz kumluğu vasfında olup özel mülkiyete konu olamayacağından tescil harici bırakılmasına karar verildiği, söz konusu kararın 08.07.1977 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 18.11.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. 3. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Kanun’un 146 ncı maddesine (eski 125 inci md.) göre 10 yıllık genel zaman aşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir....

        nci maddesinden kaynaklanan tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre tapu siciline usulen tescil edilmeyen eş deyişle aleniyete intikal etmeyen tapu işlemlerinin varlığı halinde 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi kapsamında değerlendirilmeyeceği gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi bozmayı gerektirir....

          Zira Dairemize aynı bölgeden TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan ve iptal kararlarının kesinleşme tarihi yıllara göre farklılık gösteren pek çok dosya gelmiştir. Bu dosyaların incelenmesinde; metrekare tazminat bedellerinin, yıllara göre arttığı bilinmektedir. Kesinleşme tarihi 2016 yılı olan dosyalarda metrekare birim bedeli 41,22 TL'dir. Eldeki davada ise ; tapu iptal kararının kesinleşme tarihi 2015 yılı olup, metrekare birim değerinin 2016 yılından daha yüksek şekilde 45,34 TL olarak belirlenmesi hakkaniyete ve hayatın olağan akışına aykırıdır. Dairemiz işbölümü gereğince kamulaştırma bedel tespiti, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat ve TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarına bakmaktadır. Karacabey bölgesinden yoğun bir şekilde tüm dava türlerinden dosyalar Dairemize gelmekte ve yıllara göre yapılan değerlendirmelerde bedellerde artış eğilimi olduğu bilinmektedir....

          Vakıf kurma söz konusu olduğunda bu serbestinin sınırı, TMKnın 526.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre miras bırakan, terekesinin tasarruf edilebilir kısmının tamamını veya bir bölümünü özgülemek suretiyle vakıf kurabilir. Miras bırakan tasarruf oranını aşarak saklı pay kurallarını bertaraf ederse, bundan etkilenen mirasçılar vakfa itiraz edebilir. Söz konusu itiraz, TMKnın 560.maddesine göre, tenkis davası açmak suretiyle olur. Buna göre saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, miras bırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler. TMKnın 571.maddesinin birinci fıkrasına göre, tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Ayrıca ilgili kişinin iptal sebebini öğrenmesine bakılmaksızın her hâlde dava hakkı; vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/05/2019 NUMARASI : 2019/24 ESAS VE 2019/213 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (TMK 1007'den kaynaklanan maddi tazminat) KARAR : Adana 10....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353/(1), b, 2 maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, TMK.nun 1007. maddesi kapsamında açılmış tazminat davasıdır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf kanun yoluna taşınmıştır. TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren TBK'nın 125. md. (eski 146.md.) göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Uyuşmazlığın bir bölümü TMK'nun 1007. maddesinden kaynaklanmış bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 5 Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 19/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu