Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anayasa Mahkemesi'nin 2014/6672 başvuru nolu 25/07/2017 tarihli, 29/09/2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 tarihli 2009/4- 383 E. - 2009/517 K. sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, ne var ki HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından dava açılmasının mümkün kılacak makul süre içinde TMKnın 1007. maddesi dayanarak dava açılmalıdır. Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin güncel uygulamalarına göre makul süre 1 yıl olarak kabul edilmektedir....

Dava, TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında Hazinenin sorumlu olduğu belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 04/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 13/07/1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanun'un 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş ve bu ormanlar hiçbir işlem ve bildirime gerek olmaksızın devlete geçmiştir. Aynı Kanun'un 5 ve devamı maddeleri gereğince devletleştirilen ormanların sahiplerinin taşınmazın bedelini almak için 1 yıllık süre içerisinde başvuruda bulunmaları gerektiği ve başvuruda bulunmadıkları taktirde ormanın karşılığını alma hakkını kaybedecekleri öngörülmüş ve devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuş ve iadenin koşulları aynı Kanunda gösterilmiştir. Devletleştirilen ve iadeye tabi olmayan ormanlara ait tapu kayıtları hukuki değerlerini yitirirler. Hukuki değerini yitiren bir tapuya dayanılarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteminde bulunulamaz....

    Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre, uyuşmazlık Türk Medeni Kanunu'nun 1007 maddesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 20. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 20. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 12.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2019/555 ESAS DAVA KONUSU : Tapu Sicilinin Tutulmasından Kaynaklanan Tazminat (TMK.1007. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi ara kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili adanı tescil edilen taşınmazların daha sonradan mahkeme kararı ile elinden alındığını ileri sürerek tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı olarak TMK.nın 1007. Maddesi kapsamında tazminat talebinde bulunmuştur. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu Sicilinin Tutulmasından Kaynaklanan Tazminat (TMK.1007. madde) istemine ilişkindir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, her ne kadar dava; eski tapu kaydına dayanılarak tescil harici bırakılmış yere ilişkin tescil olmadığı takdirde olmadığı takdirde tazminat talebine dayanılarak açılmışsa da davacılar vekili tarafından 09.03.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun ( 4721 sayılı Kanun ) 1007 inci maddesinden kaynaklana tazminat davası olarak ıslah edilmiştir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

        Dava, TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İncelenen mahkeme dosyasına, kararın dayandığı gerekçeye, tapu iptal kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinde açılan davada, değerlendirme tarihi itibari ile arazi nieliğindeki taşınmaza gelir metodu kullanarak değer belirleyen bilirkişi raporu dikkate alınarak hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz isteminin duruşmalı yapılması nedeni ile Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2.037,00....

          Dava, ... kadastrosuna itiraz ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 1. Davanın terditli olarak; ... kadastrosunun iptali; olmadığı takdirde taşınmazın Hazine adına tescili ile bedelinin davalılardan tahsili istemi ile açıldığına, ... kadastrosunun 14/12/1994 tarihinde 6 ay süre ile ilân edildiğine, bundan sonra 10 yıl içinde ... kadastrosunun iptali yönünde açılmış bir dava bulunmadığından ... kadastrosunun kesinleşmiş olduğuna ve ... Yönetimi hakkında açılan davanın hakdüşürücü süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile davalı ... Yönetimi bakımından verilen hükmün onanması gerekmiştir. 2. Hazine aleyhine açılan tazminat davasının husumet yönünden reddine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacılar, taşınmazlarının bir bölümünün ......

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2020/9 ESAS 2021/236 KARAR DAVA KONUSU : 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararların 4721 sayılı TMK'nın 1007 maddesi gereğince tazmini istemine ilişkindir....

            Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; kıyıların Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup, özel mülkiyete konu olamayacağından tazminat talep edilemeyeceğini, davacı tarafın tazminat talep edebilmesi için tapu kaydının iptal edilmesi gerektiğini, kıyı kenar çizgisi belirlendikten sonra buna göre dava açma ve kıyı kenarda kalan taşınmazların Hazine adına tescilini talep etme yetkisinin idarede olduğunu; ancak tapusu iptal edildikten sonra taşınmaz sahibinin tazminat davası açabileceğini, 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesinden kaynaklanan davalarda tazminat hesabı yapılırken 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda belirtilen ilkelerin uygulanamayacağını, açılan davada davacı vekilleri yararına nispi değil maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılmasını, 4721 sayılı Kanun 1007 nci maddesi gereği açılacak davaların değerlendirme tarihinin tapunun iptal edildiği tarih olduğunu, tapu henüz iptal edilmediği için...

              UYAP Entegrasyonu