Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi         2018/1007 E.  ,  2018/7436 K."İçtihat Metni"14. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11.09.2017 gün ve 2015/15957 Esas - 2017/5991 Karar sayılı ilamıyla onanmasına/bozulmasına karar verilmişti. Davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R HUMK’nun 440/III-2 maddesine göre, istisnaları hariç olmak üzere, sulh hukuk mahkemesi kararları karar düzeltmeye tabi değildir. Bu dava da yasanın öngördüğü istisnalardan olmadığına göre karar düzeltme istemi incelenemez. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, gereksiz yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Hukuk Dairesi K A R A R Dava tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan (TMK mad. 1007) tazminat istemine ilişkin olup, ... Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin ... bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre TMK.1007 maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 5.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 5.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi’nin 02/02/2021 tarih 2020/8954 E- 2021/817 K. sayılı içtihadında açıkça belirtildiği üzere TMK’nun 1007.maddesine dayalı tazminat davalarında taşınmazın mülkiyetinin kaybedildiği tarihteki niteliğinin, dava tarihindeki değerinin belirlenmesi gerekmektedir....

        Öte yandan davacı vekili mahkemesine sunmuş olduğu cevaba cevap dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde davalarının TMK 1007 maddesine dayandığını bu itibarla tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklı olarak davalının sorumlu olacağını ileri sürmüş ise de öncelikli olarak TMK 1007 maddesinden kaynaklı olarak uğranılan zararın tazmini için açılan davalar Maliye Hazinesine karşı açılması gerekmektedir. Oysaki davacı eldeki T3 karşı yöneltmiştir. Kaldı ki davacı dava dilekçesinde hiç bir şekilde TMK 1007 maddesine ilişkin bir açıklamada bulunmamış diğer bir anlatımla uğradığı iddia ettiği zarara ilişkin olarak TMK 1007 maddesinden kaynaklı hukuki sebebe dayanmamıştır. Bu nedenle de davacının bu yöndeki istinaf sebepleri kabul edilmemiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15/10/2015 tarihli ve 2014/546 Esas - 2015/410 Karar sayılı hükmün, tapu iptali ve tescil istemi yönüyle onanmasına, tazminat istemi yönüyle bozulmasına ilişkin olan Yargıtay (Kapatılan) 16....

          Tapu Sicil Müdürlüğünce haciz, tapu kaydına işlenmediğinden, davacının alacağını tahsil edemediği ve tazminat istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK.nun 38. maddesi "Kişisel durum sicilinin tutulmasından doğan zararlar, kusurlu memura rücu edilmek kaydıyla Devletçe tazmin edilir" hükmünü; sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi ise "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur" hükmünü içermektedir. Dava konusu olayda, tapu kaydı üzerine haciz şerhinin işlenmemesi nedeniyle Devletin kusursuz sorumlu olduğu bir zararın oluştuğu muhakkak olup, bu zararın tazmininin ise Devletten istenebileceği gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 25.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Yalova 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/524 E. - 2017/247 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesi gereğince tazminat davasının zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla duruşma için belirlenen 03.....2013 günü temyiz eden davacılar vekili ile alayhine temyiz olunan davalı idare vekili Av.......'in yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R – Dava, 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir....

                Dava, TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi, tapu sicilinin aleniliği ve tapu siciline güven ilkelerinin yansımasının sonucu olarak, mülkiyet hakkı ya da başkaca bir ayni hak edinen kişinin, bu sicilin tutulması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, buna göre "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” Medeni Kanunun 1007. maddesi gereğince davalı sıfatı Hazinenin olup, Hazine Müsteşarlığının davalı sıfatı bulunmadığından Hazine Müsteşarlığı aleyhine açılan davanın husumetten reddi gerekeceği hususu düşünülebilir ise de Yüksek Hukuk Genel Kurulunun HGK.2011/9-718 E. - 2012/36 K. sayılı kararında da değinildiği üzere, HMK’nın 124/4. maddesindeki, “Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir....

                  UYAP Entegrasyonu